İslam'ın bilim merkezi Granada: Endülüs gezi rehberi

İspanya'da 8 ve 11'inci yüzyıllar arasında varlığını sürdüren Emeviler döneminde kalma Endülüs bölgesi, İslam tarihinin rönesans döneminin yaşandığı yerler olarak geçer. Özellikle bilim -sanat alanında yapılan devrim niteliğindeki buluşların yanı sıra günümüzde halen dimdik ayakta duran mimari eserler görenlerde hayranlık uyandırıyor. İşte İslam rönesansının yaşandığı Emevi toprakları...

İslam'ın bilim merkezi Granada: Endülüs gezi rehberi
İslam'ın bilim merkezi Granada: Endülüs gezi rehberi
GİRİŞ 21.02.2020 10:43 GÜNCELLEME 21.02.2020 10:43

İspanya‘nın güneyindeki Endülüs Bölgesi, bu toprakların adeta incisi. Hem tarihi hem de kültürel statüsü açısından İslam medeniyetleri içerisinde oldukça önemli bir yerde bulunan Endülüs toprakları, İslam'ın altın çağı ve rönesans olarak adlandırılan döneme ev sahipliği yaptı. Özellikle bilim ve sanat alanında pek çok üretimin sağlandığı bu çağdan günümüze gelen en somut miraslar ise bölge topraklarında halen ayakta bulunan muhteşem yapılar.

Dönemine göre oldukça muazzam bir işçilik ile yapılan saraylar, hanlar ve binalar, İslam'ın altın çağının parıltısını günümüze taşıyor. Hemen herkes tarafından görülmesi ve idrak edilmesi gereken Endülüs bölgesini gelin birlikte gezelim.

ALTIN ÇAĞIN DOĞDUĞU TOPRAKLAR

 

 

Endülüs bölgesini anlatmadan önce kısa bir tarih turu yapmamak olmaz. Zira bölgenin bugüne gelişini takip edebilmek adına Endülüs'ün fethini ve sonrasını bilmek gerekiyor. 755 yılında Müslümanlar tarafından fethedilen topraklar, hükümdar II.Hakem zamanında bilim ve sanat ile harman oldu. Özellikle bu dönem sonrasında yaşanan gelişmeler ile kültürel atılımlar, sanat faaliyetleri ve bilim araştırmaları yeni ufukların açılmasını sağladı.

Tarih kitaplarında "İslam'ın altın çağı" olarak geçen bu devir sayesinde dünya medeniyetleri bilimde ulaşılan noktaya gelebildi. Pek çok ilim, bilim adamının yetiştiği bu coğrafyalar, bugün İslam mimarisinin en gözde eserlerine ev sahipliği yapıyor. Bakmaya doyamayacağınız, her bir detayını ince ince izleyeceğiniz İslam mimarisinin en güzel eserleri burada bulunuyor.

ENDÜLÜS'TE GEZİLECEK YERLER

Sevilla, Granada, Cordoba, Malaga, Cadiz, Huelva, Jaen ve Almeria şehirlerinden oluşan Endülüs bölgesinde gezilecek pek çok yer bulunuyor. Özellikle şehirlerin hemen her yerinde yükselen asil İslam mimarisi, renk cümbüşü ve görsel şölen oluşturuyor.

Endülüs'te gezilecek yerler diye internette arattığınızda karşınıza El Hamra, Alcazar gibi saraylar çıkıyor. Dışardan bakıldığında zarafetin içerisinde gizli olan asalet, dünyaya ve günümüz mimarisine örnek olacak cinsten. 

Bugün aradığımız bu estetik anlayışının en güzel örneklerini sizler için derledik. İşte Endülüs'gte gezilmesi gereken 10 yer.

- El Hamra Sarayı

Endülüs denildiğinde akla ilk gelen yapı elbette yüzyıllar boyunca Emevi Devleti'nin karargahı olmuş El Hamra Sarayı geliyor. Saray dediysek aklınıza gelen tipik soğuk Avrupai binaları düşünmeyin, zira El Hamra'dan başlayacağınız seyahat, size rüya gibi bir tur yapmayı vadediyor.

Kendine has süslemeleri ve cennetten bir parça izlenimi uyandıran bahçesiyle bu dünyadan olamayacak kadar güzel bir görüntüye sahip olan El Hamra Sarayı tüm ihtişamıyla yüzyıllardır ayakta duruyor.

İslam Sanatının içerisindeki zarafete gizli asaletin en güzel örneklerinden olan El Hamra Sarayı Endülüs'te görülmesi gereken yerlerin başında geliyor.

- La Mezquita 

Endülüs denilince akla gelen bir diğer yer de Cordoba'da bulunan La Mezquita. Endülüs Emevileri’nin kentte inşa ettirdikleri 600 camiden biri olan yapı, Emevi mimarisinin en güzel örneklerinden biri. Her ne kadar Emevi devletinin yıkılmasından sonra La Mezquita katedrale dönüştürülmüş olsa da mimari özelliklerini büyük oranda korudukları katedralin her duvarında farklı süslemelere sahip onlarca şapel bulunuyor.

- Real Alcázar

Günümüzde İspanya Kralı tarafından da kullanılan bu saray, aktif olarak kullanılan yapıların en eskisi konumunda. Sonradan eklenen bölümleriyle bir hayli görkemli hale gelmen Alcazar, ihtişamı ve zarafeti ile bölgenin en önemli eserlerinden biri.

Alcazar Sarayı'na girişler normalde ücretli ancak kentte perşembe günleri, halk günü şeklinde. Bu nedenle saraylara girişlerin bedava olması durumu o gün yürürlüğe sokulurken, perşembe günü buraya gelerek sarayı dilediğiniz gibi gezebilirsiniz.

- Granada Katedrali

Çoğunluğu dini yapılardan oluşan bölgedeki binaların arasında en çok dikkat çekenlerden biri de Gırnata Sultanlığı’nın yıkılmasından hemen sonra inşa edilen Granada Katedrali.

İspanyol Rönesans stili ile inşa edilen ve gotik tarz ile harmanlanan mimari yapı, oldukça gösterişli bir kapıya sahip. Burada Kraliyet Şapeli‘ne geçebilir ya da kent, katedral ve kraliyet ailesine ait görsellerin sergilendiği müze bölümlerini ziyaret edebilirsiniz.

- Sevilla Katedrali ve Giralda Çan Kulesi

Temellerinde Emevi Devleti'nden kalma caminin bulunduğu Sevilla Katedrali, 42 metrelik dik bir yapı ile inşa edilmiş Gotik mimariye sahip dünyanın en büyük katedralidir. 

Hemen yanı başında yükselen Giralda Çan Kulesi ise katedralin yerini aldığı camiden günümüze ulaşabilen tek bölüm olmuş.Katedrale gelen birçok gezgin etkileyici kent manzarasının tadını çıkarmak için kulenin üst kısmına çıkmanızı muhakkak tasiye ediyoruz.

- Puente Nuevo

Ronda’nın tarihi bölümü La Ciudad ile modern tarafı El Mercadillo‘yu birbirine bağlayan Puente Nuevo kentteki bulunan tarihi köprüler içerisindeki en yenisi konumunda. 

Guadalevin Nehri’nin oluşturduğu 120 metre derinliğindeki vadinin aşılmasını sorun olmaktan çıkaran köprü, manzarası nedeniyle kente gelen gezginlerin uğrak noktalarından bir tanesi. 

- Pueblos Blancos

Endülüs’te “Beyaz Köy” denildiğinde akla ilk olarak Malaga’daki Ronda geliyor. Ancak Cadiz sınırları içerisinde de eşsiz güzellikte beyaz badanalı evlerle kaplı küçük yerleşimler bulunuyor.

Deneyimli gezginlerin uğrak noktası olan, bölgeye ilk defa gidenlerin ise genelde şans eseri adlarını öğrendikleri Beyaz Köyler ya da yerel dildeki karşılığıyla Pueblos Blancos, aslında hem Müslümanlar hem de Hıristiyanlar tarafından savunma amacıyla inşa edilmiş. Ancak günümüzde muhteşem atmosferleri ile popüler cazibe merkezleri haline gelmiş durumdalar.

- Costa del Sol

Fransa’nın Côte d’Azur Bölgesi’ne benzer yapıdaki Costa del Sol, son 60 yıl içerisinde artan popülaritesi ile Malaga‘ya gelen gezginlerin uğrak noktası haline gelmiş durumda.

100 kilometrelik sahil şeridini kaplayan bölgede eskiden kendi halinde olan balıkçı kasabaları, günümüzde kültürel açıdan zengin, eğlence dolu ve kimi kısımlarında lüksün öne çıktığı yerleşimlere dönüştüklerinden beri her yaştan gezgini kendilerine çekmeyi başarıyor.

- Marbella 

Malaga’ya yakın , sakin yerlerden biri olan Marbella Türkiye'nin Bodrum'u gibi. Plajlarla çevrili alışveriş merkezleri, yatlarla dolu bir limanı ve lüks yaşam yerleri bulunan bu yer herkese hitap etmese de oldukça güzel ve görülmesi gereken bir liman kenti.

 

- Cabo de Gat

Endülüs gezilecek yerler listenizi noktalamadan önce doğal güzelliklerine şahit olabilmeniz adına Almeria gezinize Cabo de Gata‘yı eklemenizi tavsiye ederim.

Endülüs’teki en geniş kıyı koruma alanı olan ulusal park, Avrupa’nın en eski jeolojik oluşumlarından bir kısmına ev sahipliği yapıyor. Bu volkanik oluşumların tamamına yakını Sierra del Cabo de Gata‘nın püskürttüğü lavlar sayesinde meydana gelmiş.

 

Sürdürülebilir turizmin desteklendiği Nijar Ulusal Parkı‘nda kuş gözlemi, doğa fotoğrafçılığı, keşif gezileri, dalış turları gibi aktivitelere katılarak keyifli zaman geçirebilirsiniz. Alternatif olarak bölgedeki köyleri de ziyaret edebilirsiniz.

- Granada Ulu Camii

Granada Ulu Camii tarihi olmasa da kültürel olarak ve şehrin en önemli eserlerinden biri. Özellikle İslam toplumları için değerli bir manaya sahip olan bu cami, Granada'nın 1492’de düşmesinden 5 asır sonra 2003’te inşaedilen ilk cami konumunda.

Granada Ulu Camii'de ezan, Endülüs İslam dönemi eserlerinden El Hamra Sarayı'na karşı okunuyor. Buraya geldiğinizde muhakkak namaz kılmanızı önerir, namazınızın ardından El Hamra'ya bakan avluda manzarayı doyasıya seyredebilirsiniz.

ENDÜLÜS'TE NE YENİR?

- Tapas: İspanyol mutfağının en önemli yiyeceklerinden olan tapas, daha Sevilla köklenli bir yiyecektir. Özellikle bizdeki meze ile benzer özellik gösteren tapas, hemen her restoranda bulunuyor. Atıştırmalık da olabilecek olan Tapas ile karnınızı oldukça ucuza doyurabilirsiniz.

- Gaspaço: Soğuk içilen bir çorba olan Gaspaço, ülkenin en çok bilinen çorba türüdür. Geleneksel bir yemek olan Gaspaço, domates, ekmek, sarımak, zeytinyağı ve çeşitli sebzelerin püre haline getirilmesi ile yapılır. Soğuk tüketildiği için zaman zaman buz ile de servis edildiği oluyor.

- Salmoreho: Cordoba'nın yöresel çorbası olan Salmoreho da tıpkı Gazpacho gibi soğuk tüketilir. İçerisinde et parçaları ile haşlanmış yumurta konularak servis edilen çorba, oldukça lezzetlidir.

- Çuro: Bir çeşit hamur işi olan Çuro, tatlı ve sade olarak servis ediliyor. Tatlı olanı çikolata sosuyla birlikte verilirken, sade olan da tek başına oldukça lezzetli. Özellikle bizdeki pişiye benzerliği ile dikkat çeken Çuro, kahvaltılıklarda da peynir ile de tüketilebiliyor.

ENDÜLÜS'E NASIL GİDİLİR

Endülüs'e gidiş için havayolları şirketlerinin birkaç farklı rotası bulunuyorr. Ancak gerek fiyat, gerekse performans açısından bizim tavsiyemiz Malaga üzerinden bölgeye giriş yapmanız. Özellikle Malaga'ya uçuşlar diğer yerlere göre nispeten daha uygun olurken Sevilla'da fiyatlar daha pahalı.

ENDÜLÜS'TE NEREDE KALINIR?

Endülüs denildiğinde pek tabii büyük bir coğrafya oluyor, ancak her bir kenti en az ikişer, üçer gün kalmayı hak edecek derecede güzellikte. Her ne kadar diğer seyahat planlamalarınız için size otellerde kalmanızı önermiş olsak da burası aslında otelden ziyade ev kiralamalar için daha uygun.

Sevilla'nın Cordoba'nın Granada'nın tarihi evlerinde kalmak, sokaklarında gezintiye çıkıp kayboma fikri bize daha sıcak geliyor. Zira ekonomik olarak da ev kiralamarlı bu bölgede otellere nazaran daha uygun fiyatlarda. 

ENDÜLÜS'E HANGİ MEVSİMDE GİDİLİR?

Endülüs kentlerine gidilebilecek en güzel mevsim bahar aylarıdır. Özellikle nisan, mayıs aylarında çiçek açan, rengarenk bir tablo gibi görünen kent, sonbaharda ise sararıp kızıllaşan dökülmüş yapraklar ile ayrı bir güzelliğe bürünüyor. Bunun yanı sıra Aralık ayında da gelmeniz durumunda buradaki yeni yıl kutlamalarını, festivalleri izleyebilme imkanına sahip olacaksınız.

Endülüs kentlerini muhakkak görmenizi tavsiye ederiz. Zira İslam kültürünün en nadide örnekleri burada sizleri bekliyor.

 

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL