Tarih denen ilme hayranım. Ne yapıyor, ne ediyor “hainle” “kahramanı”, “şerefli” ile “şerefsizi” bir turnusol kağıdı gibi ortaya çıkartıyor. Zira, geçmişte Osmanlı’ya ihanet edip “gavur”la işbirliği yapan birkaç Arap soysuzun torunlarını da aynı ihanet üzre suçüstü yaptırıyor.

 Geçenlerde Suudi Arabistan'da yayın yapan Saudi 24 televizyon kanalında canlı olarak yayınlanan tartışma programında, konu Osmanlı-Türkiye ve Fahrettin Paşa'ya getirildi. Konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan Amid El-Şehri adı yorumcu;

"Türkler, şu anda kendi topraklarında yaşamıyor. Onların asıl toprakları Maveraünnehir bölgeleri. Doğudaydılar. Osmanlı sömürgeciydi. Osmanlı'nın hilafet devleti değildi. Bölgede yaşananların sebebi yine Osmanlı’dır. Osmanlı devleti, kendilerinin iddia ettikleri gibi hilafet devleti değildi. Osmanlı, sömürge ve dikta devletiydi. Geri kalmışlık, açlık, hastalık, korku ve katliam sadece onların yönettiği ülkelerde hüküm sürdü, bu yüzden kabileler onlara karşı direndi." diye konuştu.

Bu boynundaki tasmanın ucu Avrupa ve Amerika’da olan “fino”nun unuttuğu ya da bildiği halde ifade etmek işine gelmediği bir hakikat ver ki;

Osmanlı hiç sömürgeci olmadı. Bilakis bu aciz Arabistanlıya bu sözleri söyletenler onları ve topraklarını sömürdü.

İspatlayayım mı?

İtalya, Libya’da 50 sene kaldı kalmadı. Libya’da herkes İtalyanca biliyor.

Fransızlar, Cezayir’de 50, Moritanya’da 100 sene kaldı herkes Fransızca biliyor.

Belçika, Kongo’da ve Orta Afrika’da 100 sene kaldı tüm Orta Afrika Fransızca biliyor.

Bu örnekler böyle uzar. Peki biz Afrika’da ne kadar kaldık;

Sıkı durun;

Tam 400 sene. Evet, tam 400 sene.

Ama, 400 sene kalmamıza rağmen bir tek Arap, Türkçe bilmiyor. Öğretmedik. Zira biz sömürgeci değildik.

Avrupa’nın cins kafası Montaigne, “Denemeler” isimli eserinde şöyle söyler;

“Osmanlı AHMAK bir millettir. Evet. Osmanlı ahmak bir millet. Zira, bir çok ülkeler zapt ediyor fakat,  hiç birini sömürmüyor. Yer altı madenlerini kullanmıyor, insanlarını insanlarını köleleştirmiyor. Tam tersi o topraklara para yatırıyor. Köprü yapıyor, hastane yapıyor, çeşme yapıyor, han yapıyor, aş evi yapıyor.

Ben anlamıyorum. Bir ülke para harcamak için neden başka bir ülkeyi zapt ediyor.

İşte bize sömürgeci diyen bu soysuz Arabistanlı gazeteci boynundaki tasmayı tutan Fransa’yı bilse, biraz Fransız Edebiyatı okusa, efendisi olan Montaigne’den de onun yazdığı Denemeler”den de haberdar olur.

Bizim sömürgeci olmadığımızı tarih söylüyor, hakikat söylüyor, Avrupalılar söylüyor,

Ama ne yaparlarsa yapsınlar hepsi boş. Allah nurunu tamamlayacak ve “ümmet” birliği sağlanacaktır.

Sevgili dostlar, sakın ha… Aman ha… Oyuna gelmeyelim. Bu üç beş ne idüğü bilinmez Avrupa finolarına bakarak “Ümmet” duygumuza halel gelmesin. Zira, biz Arap milletini Sudan’da Reisi tekbirlerle karşılayan Sudanlı Araplardan, Çadlı kardeşlerimizinden ve duayı dudaklarından, yaşı gözlerinden eksik etmeyen Arap kardeşlerimizden öğrendik.

Bu ümmet sevgimizi üç beş haçlı yalakası soysuzdan sebep bozacak değiliz.