Referans kaynağım

  • GİRİŞ29.06.2018 07:30
  • GÜNCELLEME30.06.2018 10:13

Her müslümanın referans kaynağı islam ve islami değerlerdir. Bu, benim müslüman olmamın bir gereğidir. Ne parti, ne cemaat, ne dernek, ne vakıf, ne devlet başkanı veya başka bir kişi herhangi bir karar almam ve karar vermem sırasında benim ölçüm olamaz ve olmamalıdır da.

Kıldan tüyden bahanelerin arkasına sığınarak bir yalanı ve yanlışa sahiplemek, onu desdeklemek, savunmak ve onlarla bereber olmak gibi bir kaygı ve tasamız, tutuculuk ve taassubumuz da olmamalıdır.

Bir  kişi ve topluma olan öfkemiz ve kinimizden dolayı o kişi ve topluma, cemaat ve millete de adaletsiz davranamayız.Neden ve niçin, nerede ve hangi zaman diliminde olursa olsun bizim zalime ve zulme ortak olmamız, onlara yar ve yardımıcı olmamız hayal bile edilemez.

Bizim dostluğumuz da, düşmanlığımız da Allah için, Allahın ölçüleri ve sınırları içinde olmalıdır.Allahın biz insanlar için çizdiği sınırları, ölçüleri reddedip aşarak kendimize başka bir alan oluşturmak, yol ve yöntem aramak gibi bir görev, yetki ve sorumluluğumuz da yoktur.

Ortada inanlarla inanmayanlar arasında apaçık bir savaş varken, bütün yerli ve yabancı  düşmanların inanan bir kişi ve gruba saldırdığı apaçık ortada iken, her ne pahasına olursa olsun ben bir müslüman olarak kardeşlerimin yanında olmak, orada yerimi almak, orada konumlanmak, islamın ve müslümanların kılına zarar gelmemesi için elimden geleni yapmak zorundayım. Ben bunun için bir partiyi desteklerim, bir lideri sahiplenirim, o parti ve hareketin yanında yerimi alır, konumumu ve duruşumu belirlerim.

İslamı ve islami değerleri yok sayan ve yok eden batı uşağı taşeronlarla el ele veremem, yanayana gelemem. Ülkem ve milletim, medeniyetim ve kültürüm, tarihim ve coğrafyam  için çalışan, davası ve kavgası olan bir lider ve grubun, hareket ve çalışmanın her ne pahasına olursa olsun yanında olur, asla vatan ve millet, islam ve ümmet düşmanı çapulcuların cephesinde yer alamam. Milleti şer cephesi ve Firavun düzanine çağıran akılsız ve ahmak müslümanların, at gözlüklü cemaat liderleri, abi, üstad, hoca veya kanaat önderlerinin  yalan ve yanlışlarına alet olamam, onay veremem.

İçindeki kin ve öfke, hırs ve intikam duygusundan dolayı inkar ve şer cephesiyle el ele kol kola kuzu sarması olan, ille de milletvekili olayım, parlementoya gireyim, ne olursa olsun da mecliste bulunayım, şu kişi ve parti gitsin de ne olursa olsun derdi ve sevdasında olanların uçarı sevdalarına kapılamam. Müslüman olarak benim akidesi salt islam değil de cahili sistemler olanlarla direkt veya dolaylı olarak aynı şeyleri düşündüğüm söylenemez, eylem ve söylem olarakta onlardan ayrı bir düşünce ve düş dünyasına sahibim.

Her fert ve toplum kendi dininin, inanışının, milletinin, ümmetinin ilke ve doğruları yolunda yürümek için mücadele ettiği bir dünyada yaşıyoruz. İslam ülkelerinde yapılan seçimlerde bir partiye oy vermek gibi bir düşünce ve duruş o kimseyi dinden çıkarmaz veya dindar yapmaz. Ama, o şahıs ve toplum ülkesinin ya geleceğini karartmak veya aydınlık adına kendi iradesini ortaya koyar. Bir oy ile; medeniyetimizin inşa ve ihyasına katkıda bulunur bir oy ile; millet ve ümmet binasının duvarına bir tuğla koyarak ona destek olur.

Seçimimizi yaparken, kararımızı verirken milletin ve ümmetin menfaati ve geleceğini düşünerek yapmak, milleti ve ümmeti kucaklayan bir karar vermek her müslüman için görev ve sorumluluktur.

Bu seçimde de, gelecek seçimlerde de islamın ve Müslümanların maslahatı her zaman bizim şahıslarımızın ve ailemizin, parti, grup ve cemaatimizin çıkar ve menfaatından önde gelir ve önde gelmek zorundadır.İslam düşmanlarının ekmeğine yağ sürmemek, inancımız, itikadımız ve hayat tarzımız ve anlayışımızda YOK’ tur.Benim bir oyum/ her oyum medeniyetimizin inşasına bir tuğla ve harç koymak islamın, ülkemizin ve milletimizin düşmanlarına bir taş atmakla eş anlamlıdır.

Her zaman oyumu bu inanç, bu anlayış ve bu mantık içinde kullanıyor, her zaman zaman duruşumu bu çizgide sergilemeyi kendim, ülkem ve coğrafyam, istiklalim ve istikbalim için bir sorumluluk, zorunluluk ve vebal olarak görüyorum.

Selam ve dualarımla.

Arif Altunbaş, Haber 7

 

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat