İran'da asıl hedef ne?

  • GİRİŞ02.01.2018 07:13
  • GÜNCELLEME03.01.2018 07:21

İran’da sokaklar karışık. İran’da neler oluyor sorusunun cevabı da tıpkı sokaklar gibi karışık. Önce hedeftekilerle bu işlerin arkasındakiler kimler, ona bakmak lazım.

AYAKLANMANIN İLK SEBEBİ RUHANİ’NİN KEMER SIKMA POLİTİKASI
19 Aralık’ta İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani yeni bir ekonomik tedbir paketi açıkladı.
Benzine yüzde 50 zam yapıldı.
34 milyon kişiye yapılan yardımda kesintiye gidildi.
Buna karşın Ruhani 2018 bütçesinde silahlı güçlere ayrılan payı arttırdı.

HALKTAN KESİP ORDUYA PAY VERİNCE UYARILDI AMA DİNLEMEDİ
Cumhurbaşkanı ekonomi danışmanları, pakete karşı çıktı.
Bunun sosyal bir patlamaya yol açabileceği uyarısını yaptı.
Ancak Ruhani paketi çekmedi, ekonomik tedbirden geri adım atmadı.
Sonrasında da Meşhet kentinde olaylar patlak verdi ve birkaç gün içerisinde ülke geneline yayıldı.

2009’DA DA OLMUŞTU
2009 Haziran ayındaki seçimi Ahmedinecat kazandığında reformcular seçime hile karıştırıldığı iddiasıyla ayaklanmıştı.
O ayaklanma sert şekilde bastırılmış, Musavi ve Kerrubi gibi reformcu liderlere ev hapsi cezası verilmiş, dini otorite Hamaney’in “seçimi Ahmedinecat kazandı” açıklamasıyla olaylar son bulmuştu.

AMERİKA 2009’DAKİ OLAYLARI DESTEKLEMİŞTİ
Amerika Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, 2009’daki İran muhaliflerinin ayaklanmasına destek vermişti. Hatta ABD Dışişleri Bakanlığı Farsça twitter hesabı açmıştı.

2009 İLE BUGÜN ARASINDAKİ FARK, LİDERLER
2009’da ABD’nin hedefi Ahmedinecat’tı. ABD’nin başında da Obama vardı. 2013’te Ahmedinecat gidip yerine Hasan Ruhani geldiğinde Obama İran’a yönelik ambargoyu kaldırdı.
Ruhani ile Obama yönetiminin arası, ABD-İran ilişkilerinde ezber bozan cinstendi.

TRUMP-OBAMA VE AHMEDİNECAT-RUHANİ
Obama’nın istemediği Ahmedinecat’tı. Desteklediği ise Hasan Ruhani.
Bugün Obama yerine ABD’nin başında Trump var. Trump ise geldiğinden beri İran’ı hedef alıyor.
Ve bugünkü ayaklanma sürecini ABD resmi ağızdan destekliyor.

HASAN RUHANİ ABD İÇİN NE İFADE EDİYOR?
Hasan Ruhani 2013’te seçildiğinde Batı’daki İran algısı değişmeye başlamıştı. Türkiye’nin Ahmedinecat döneminde başlattığı ancak batının reddettiği nükleer müzakere, 2013’te Ruhani ile birlikte Türkiye’nin saf dışı bırakılması suretiyle hayata geçirilmişti.

RUHANİ’NİN ABD İLE YAKIN TEMASI
Hasan Ruhani 1986’daki İrangate olayının önemli bir figürüdür. ABD’nin ambargoya rağmen İran-Irak savaşı sırasında İran’a silah satarken, Tahran yönetimi adına pazarlık masasında dönemin İran Cumhurbaşkanı Rafsancani’nin danışmanı olan Hasan Ruhani oturuyordu.

RUHANİ’NİN MOSSAD İLİŞKİSİ VE MOLLALARI ŞİKAYETİ
30 Ağustos 1986’da Paris’te bir otelde Hasan Ruhani ile İsrail ajanı Amiram Nir arasında bir görüşme kayda geçmişti. O görüşmede Ruhani, Batı’ya Humeyni’yi şikayet ediyor, “Humeyni’ye karşı çok yumuşaksınız, üstüne gitseniz o 100 adım geri kaçar” diye taktik veriyordu.

BUGÜN HEDEF RUHANİ Mİ YOKSA HAMANEY Mİ?
Şu açık ki Batı’nın İran’da dini otorite olan problemi, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile olandan çok daha fazla. Ruhani ile 30 yıl öncesine dayanan bir diyalogları var, İran’daki dini otoriteye karşı ortak paydada buluşuyorlar.
Bugün İran’daki ayaklanmada göstericiler hem Ruhani’yi hem de Hamaney’i hedef alıyor. Burada net cevap aradığımız sorular, Ruhani ile Hamaney aynı yerde mi duruyorlar, Batı ikisini de aynı mı görüyor, yoksa arada bir tercih söz konusu mu?

İRAN’IN YAYILMACI POLİTİKASININ SÜRECE ETKİLERİ
ABD 2001’de Afganistan’ı işgal etti, meydanı İran’a bıraktı. 2003’te Irak’ı işgal etti meydan yine İran’a kaldı. 2011’de Arap Baharı çıktı, İran Suriye’yi, Yemen’i ele geçirdi. Lübnan’la birlikte toplam 5 başkent İran etki alanına girdi. Tüm bunlar başta Suudi Arabistan olmak üzere Arap ülkelerinin tepkisine yol açtı. Arada bir çok kriz yaşandı. Yemen’de hali hazırda 3 yıldır Suudi Arabistan ile İran arasında devam eden bir vekalet savaşı var.

İRAN GÖSTERİCİLERİNİN 5 BAŞKENTLİ POLİTİKAYA BAKIŞI OLUMSUZ
İran’da bugün sokağa dökülen kalabalık ise Suriye politikasına da Lübnan veya Yemen politikasına da tepki gösteriyor. Çünkü 2011’den bu yana ciddi bir ekonomik kriz var. İran halkı “ben burada para bulamıyorken, devlet Suriye’ye para harcıyor, bana ne Suriye’den” diyerek tepki gösteriyor.

ABD İRAN’IN YAYILMACI POLİTİKASINDAN RAHATSIZ MI ACABA?
ABD İran’da ekonomik krizle başlayan ve en önemli argümanı “bize ne Suriye’den, Yemen’den” olan ayaklanmayı destekliyor. Ancak aynı ABD’nin İran’ın Suriye, Lübnan, Yemen ve Irak’a yayılmasından çok rahatsız olduğunu söyleyemeyiz. ABD’nin 2001’den bu yana Ortadoğu’da attığı her adım, İran’a yayılacak alan açtı. Eğer ABD baştan buna karşı olsaydı, İran’a bu olanağı tanımazdı. Bugün gerçekten karşı çıkıyorsa İran’a verilen süre ve limit doldu denilebilir.

Yorumlar2

  • 1 Fakir 6 yıl önce Şikayet Et
    Humeyni rejiminin ABD'de karşılığı Reagan ile başlayan Neo-Liberal politikalardır, Trump ile ABD'de Neo-Liberal politikalar terkedilmektedir, dolayısıyla Humeyni rejiminin tasfiye edilmesi yaşanan sürecin doğal bir sonucudur.
    Cevapla
  • hüseyin 6 yıl önce Şikayet Et
    Hayır hacı asıl sebep siyonistlerin İslamı bölüp parçalamaları başka nasıl sömürücekler.
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat