Avrupa Parlamentosu, PKK’ya yine arka çıktı. Türkiye’ye Afrin’den çekilmeye çağırdı, Zeytin Dalı harekatının durdurulmasını isteyen tasarıyı kabul etti.

AP’nin PKK sabıkası bir hayli kabarık. Avrupalı parlamenterler henüz bir ay kadar önce yine PKK terör örgütü için skandal bir karara imza atmıştı.

20 Ocak’ta PKK teröristlerini hedef alan Zeytin Dalı Harekatı başladı.

8 Şubat’ta Avrupa Parlamentosu, Türkiye’de PKK terör örgütünün propagandasını yapanlara yönelik hukuki süreçlerin durdurulmasını istedi. “Yani Türkiye’de isteyen PKK propagandası yapsın” denildi.

15 Mart’ta aynı Avrupa Parlamentosu bu kez Zeytin Dalı harekatı durdurulsun diye karar aldı. Skandal tasarıda PYD-PKK’nın terör örgütü olmadığı savunuldu.

Avrupalı Parlamenterler, Zeytin Dalı harekatından önce de PKK’lıydı.
Buna bir çok örnek var.

29 Mart 2016’da Belçika’nın başkenti Brüksel’deki Avrupa Parlamentosunun da bulunduğu alanın önünde PKK teröristleri çadır kurdu. O terör çadırı günlerce orada kaldı. Avrupa Parlamentosu, PKK’lıların terör propagandasına destek verdi.

12 Temmuz 2016’da Belçika’nın başkenti Brüksel’deki Avrupa Parlamentosu teröristleri bu kez kapıda değil direk içerde ağırladı. Türkiye’deki kanlı darbe girişiminden 3 gün önce Avrupa Parlamentosunun koridorlarında PKK’lı teröristlerin fotoğraf sergisi açıldı.

6 Temmuz 2017’de Avrupa Parlamentosu Türkiye’nin PKK ile mücadelesinden rahatsız oldu ve Türkiye’yi tehdit etmeye kalktı. Skandal bir karar alındı. Türkiye ile müzakereleri dondurma tasarısı kabul edildi. Gerekçe terörle mücadelemizdi, terörle mücadelede reform yapmadığımız için bizi üyelikle tehdit ediyorlardı.

Avrupa Birliği, Avrupa Parlamentosunu terörist yuvası haline getirdi.
AP’nin teröre destek veren bu eylemlerini sayarken, bu süreçte PKK-PYD terör örgütü elebaşlarının bir çok kez Avrupa Parlamentosunda ağırlandığını hatırlatmakta da fayda var.

Özellikle firari elebaşı Salih Müslim ve PYD’nin Avrupa Sorumlusu Halit İsa defalarca Avrupa parlamentosunda terör propagandası yaptı.

2016 ve 2017 AB ilerleme raporlarında da Türkiye’ye sözde düşük not verilirken gerekçe yine Türkiye’nin PKK terör örgütüyle mücadelesiydi. Türkiye’ye sık sık “terörle mücadelede reform” çağrıları yapıldı. Yani açık açık “teröristlerin üzerine bu kadar gitmeyin” denildi.

Bu konuda daha önce Türkiye’yi üyelikle tehdit eden AB Zeytin Dalı harekatının başlamasının ardından 16 Şubat 2018’de yine aynı konuyu gündeme getirdi.
AB Dışişleri Bakanları, Türkiye’ye zaten mülteci anlaşması ve geri kabul anlaşmasından dolayı vermekle yükümlü oldukları vize muafiyeti için “terörle mücadeleyi yumuşatırsanız, vizeyi serbest bırakırız” diye skandal bir öneride bulundular.