O iki isim de İsrail'in korumasında

.

  • GİRİŞ16.11.2018 08:31
  • GÜNCELLEME17.11.2018 09:20

Kaşıkçı soruşturmasında Suudi başsavcı en tepedeki iki ismi akladı.
Suud el Kahtani ile Ahmed el Asiri.
Biri Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın sağ, diğeri ise sol kolu olarak biliniyor.

 

 

2 Ekim günü İstanbul başkonsolosluğuna gelen 15 kişilik infaz timi ile beraber toplam 21 kişi Kaşıkçı cinayetinden suçlu bulundu. Bunlardan 5’inin idamı istendi.

Soruşturmada Suud el Kahtani ile Ahmed el Asiri’nin isimleri de geçti.
Ancak Suudi Başsavcının açıklamaları bu iki kişiyi aklamaya yönelikti.

 

 

El Kahtani’ye soruşturma bitene kadar yurt dışına çıkış yasağı verildi.
Hakkında net bir suçlama yapılmadı.

El Asiri ise sadece infaz timine “Kaşıkçı’yı Riyad’a getirin” talimatı vermekle itham edildi.
Cinayet emrini verdiği yönündeki iddialar kesin bir dille yalanlandı.
Hatta El Asiri’nin “getirin” demesine rağmen infaz timinin kendi kararıyla Kaşıkçı’yı öldürdüğü vurgulandı.

Oysa Ahmet el Asiri’nin olay günü İstanbul’daki infaz timiyle Riyad’dan yaptığı görüşmenin kaydı ortaya çıkmış, o kayıtta Asiri’nin “Kaşıkçı’nın kellesini bana getirin” dediği belgelenmişti.

Bu iki isim cinayetten suçlansa o zaman Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a kaçış yolu kalmayacaktı.
El Kahtani ile el Asiri’yi aklamak aynı zamanda Muhammed bin Selman’ı aklamak anlamına geliyor.
Şu an için yapılan da bu.

Peki Suud el Kahtani ile Ahmed el Asiri kim?
Önce el Kahtani’den başlayalım.
Suud el Kahtani, Muhammed bin Selman’ın medyadan sorumlu danışmanı.
İsrail ile ortak çalışıyordu.
İsrail’den elde ettiği yazılım sayesinde Muhammed bin Selman’a muhalif olan isimleri takip ediyordu.
Cemal Kaşıkçı’yı Ağustos ayında İsrail menşeili yazılım sayesinde takibe almıştı.
Kaşıkçı’nın Kanada’daki bir arkadaşıyla yaptığı görüşmeleri tek tek dinledi. O görüşmelerde Kaşıkçı’nın twitter üzerinden MBS karşıtı bir kampanya başlatma planı yaptığını öğrendi.

Ahmed el Asiri ise MBS’nin özel istihbaratçısıydı.
İsrail istihbaratıyla ortak hareket ediyordu.
Mossad’la yakın teması vardı.
El Kahtani ile beraber İsrail yardımı sayesinde Cemal Kaşıkçı’nın attığı adımları öğrendi. Sonrasında da Kaşıkçı’yı İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna yönlendirme planını hazırladı.

Bu iki isim MBS tarafından korunuyor. Çünkü bunlar suçlansa MBS de cinayetin azmettiricisi olarak açığa çıkacak.
Dahası da var.
Bu iki ismi asıl koruyanlar İsrailliler.

MBS bir buçuk yıl önce birinci veliaht oldu. Ondan bu yana da İsrail’le birlikte hareket etti. Aradaki teması sağlayan ise el Kahtani ile el Asiri’ydi.
Bu iki isim MBS’nin diğer bağlantılarını da çok iyi bilen kişiler.
Çünkü ilişkinin bir de BAE ve ABD ayağı var.
Orada da BAE’nin Washington büyükelçisi Yusuf el Uteybe ve Lübnan asıllı işadamı George Nader ile birlikte çalışıyorlar.
Bunların icraatı sadece Kaşıkçı ile sınırlı değil.
Suud el Kahtani ile Ahmed el Asiri, son bir buçuk yıldır Amerika’da İsrail lehine yapılan tüm çalışmaları organize eden isimler. Bu faaliyetlerle ABD yönetimine İsrail adına istedikleri her kararı aldırıyorlar. Bunların içerisinde Trump’ın Kudüs’ü başkent ilan etme ve İran’la nükleer anlaşmadan çekilme gibi dünya dengelerini alt üst eden, İsrail çıkar odaklı kararlar var.

Yani İsrail, Trump üzerindeki etkisini Trump’ın damadı Jareed Kushner ile kuruyor.
Ardından BAE’yi devreye sokup, Muhammed bin Selman’ı Suudi Arabistan’ın en güçlü adamı yaptırıyor. Tabi bunun karşılığında MBS de İsrail politikalarına destek veriyor. Aradaki tüm bağlantılar ise MBS’nin sağ ve sol kolları olan Ahmed el Asiri ile Suud el Kahtani üzerinden yürütülüyor.

O nedenle Kaşıkçı cinayetinde özellikle Ahmed el Asiri’nin deşifre olması en çok İsrail’i rahatsız etti.
Bu ikisi, belki çok fazla şey bildikleri için ileriki bir zamanda kimselerin ruhu duymadan ortadan kaldırılabilirler.
Belki de İsrail’in kirli işlerine çok yaradıklarından faaliyetlerine daha örtülü şekilde devam edebilirler.

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat