Fransa’da 2 haftadır polis şiddeti zirvedeydi. Bugün olduğu gibi geçen yıl da ondan önceki yıl da yine sokaklarda polis şiddeti vardı. Ve tıpkı bugünkü gibi onlar olduğunda da Batı dünyasından ses çıkmamıştı.

Fransa “kadına şiddet” denince dünya sıralamasının üst sıralarında olan bir ülke.
Her yıl en az 220 bin kadın saldırıya uğruyor. Her gün 25 kadın şiddete hedef oluyor.
Bunlar kenarda kalsın.

Bir de devlet eliyle uygulanan şiddete özellikle de kadınlara yönelik şiddete bakalım.
Mesela günlerdir Fransa’daki sarı yelekliler hareketinin başlattığı ekonomik kriz sebepli hükümet karşıtı gösterileri ve o gösterilerde polisin uyguladığı sert müdahaleleri konuşuyoruz.

Paris sokaklarında izlediğimiz o polis şiddeti sadece bugüne özel bir durum değil.
Yakın geçmişten birkaç örneği hatırlarsak, şunu da göreceğiz, Fransa’da kadına şiddet bizzat polisler tarafından da yapılıyor.

Tarih: 23 Nisan 2017
Fransa bugün olduğu gibi geçen yıl da karışıktı, sokaklarda hükümet karşıtı gösteriler vardı.
Paris’teki o gösterilere Fransız polisinin müdahalesi yine çok sert olmuştu.
2 polis önündeki biri kadın 2 göstericiye saldırıyor, polislerden biri erkek olanın yüzüne biber gazı sıkarken, diğeri kadını tekmeliyordu.

Tarih: 24 Nisan 2017
O gösteriler günlerce sürmüştü. Bir gün sonrasında ise bu kez polislerden birinin önündeki bir kadını kafasından tutup yere savurduğunu görmüştük.

Tarih: 26 Mayıs 2016
Fransa 2016’da da karışıktı. Bu kez Fransız polisini bir kadının boğazını sıkarken görüyorduk.

Bugün Fransa’nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron.
2017’de de o vardı, tepkiler Macron’aydı.
2016’da Macron, ekonomi bakanıydı.
Çıkardığı işçi yasası, binlerce işçiyi sokağa dökmüş, aylar süren gösteriler düzenlenmişti.
Kadın, erkek yüzlerce gösterici dayak yemiş, yüzlercesi yaralanmış, bir o kadarı göz altına alınmıştı.

Üç yıldır devam eden bir süreç var Fransa’da.
Son olarak yakıt zammıyla patlama noktasına geldi.
Ama Fransa hükümeti yine şiddete başvurup, sokağa çıkanları susturdu.

Dün de manzara aynıydı. Bugün de aynı.
Sokaklar kaynıyor, polis şiddet uyguluyor, medya susuyor, liderler hiçbir şey olmamış gibi davranıyor.

Türkiye’de darbe kalkışmasına müdahale edildiğinde kıyameti koparanlar, uyduruk kadına şiddet dedikodularıyla gündem oluşturanlar, Fransa’da bilhassa kadınlara yönelik şiddete Fransız kalıyor.