Fransa Cumhurbaşkanı Macron bir geri adım daha attı, asgari ücrete 100 Euro zam yaptı. Peki bu hamle sarı yelek ateşini söndürmeye yetecek mi yoksa hükümet karşıtı gösteriler devam mı edecek?

Macron’un “ekonomik olağanüstü hal” açıklamasının ardından Fransa’da sokaklar durulmuş değil. Geniş katılımlı büyük gösteriler Cumartesi günleri yapılıyor. Hafta içi olmasına rağmen sokaklarda yine eylemler vardı. Bu hafta sonu neler olacağı konusunda ise önemli gelişmeler yaşandı.

Olaylar akaryakıt zammıyla patlak vermişti.
O zam önce askıya alındı ardından geri çekildi.
Tansiyon düşmedi.
Sonra Macron asgari ücrete 100 Euro zam yaptı.
Ama bu da yetecek gibi görülmüyor.

Çünkü sokağa dökülen Fransızların meselesi asgari ücrete yapılan 100 Euro ya da benzindeki 10 centlik indirim değil.
Asıl mesele zenginle fakir arasındaki uçurum.

Sarı yelekliler Fransa Cumhurbaşkanına “varlık vergisi” talebinde bulunmuşlardı.
Milyon dolarlık zenginlerin ödemesi gereken bir vergi bu.
Macron milyonerleri o vergiden muaf tuttu.
Benzin zammıyla birlikte hareketlenen sokak ise “vergiyi bizden değil zenginlerden almalısın” diye haykırıyor.

Ancak Macron asgari ücrete 100 Euro zamla yırtmaya çalıştı. Zenginlerden alınması istenen servet vergisi yönündeki talepleri reddetti, “bunu yapamam” dedi.

Gösteriler Fransa genelinde yapılıyor. Merkez ise Paris ve Paris’in ünlü Şanzelize caddesi.
Çünkü sokağa dökülen bu kitlenin çoğu taşradan geliyor, köylü ve çiftçi ya da işçi. Kısacası dar gelirliler elbette Paris sosyetesinden de değiller.
Diyorlar ki “çalışan biziz, ağır vergileri ödeyen biziz üstelik karnı doymayan da biziz buna karşın en lüks lokantalarda yiyen, en lüks kafeteryalarda kahvelerini yudumlayan biz değil zengin züppeler”.

Ekmek kavgası veren bu kitle binlerce Euro’luk çantaların satıldığı mağazaların sağlı sollu uzandığı Şanzelize’de eylem yapıyorlar.
Çünkü 30 gün çalışıp kazandıkları paranın üzerine Macron’un verdiği 100 Euro’yu da ekleseler, ceplerindeki para Şanzelize’de ailecek felekten bir gün geçirmeye bile yetmeyecek.

Fransa’da halkın büyük çoğunluğu için durum böyle. Yüzde 10’luk bir tabaka Fransa’nın, Paris’in güzelliklerinden istifade ederken milyonlarca kişi bundan mahrum.

O nedenle “benim gidemediğim restorana zengin de gidemesin” diye Şanzelize’de eylem yapıyorlar, “benim satın alamadığım kıyafeti sen de alama” diye lüks mağazaları hedef alıyorlar.

Mısır’da Hüsnü Mübarek, Tunus’ta Zeynel bin Abidin Ali, Libya’da Kaddafi, Suriye’de Beşar Esed bunların hepsinin ülkelerinde ayaklanma çıktığında sokağa dökülen milyonların dilinde tek gerçek vardı, “siz zenginsiniz biz fakiriz”. Şimdi aynı gerekçeyle Fransız halkı sokaklarda.

Göstericilerin sayısı yüzbinlerle ifade ediliyor.
Ama aldıkları destek milyonlarca.
Herkes sokağa çıkmayabilir ama sokağa çıkanlarla evlerinden onları destekleyenlerin dertleri ortak.
Böyle olunca da Fransa’daki gelir dağılımı adaletsizliğine baş gösterenlerin oranı bir hayli artıyor.

Kısacası Macron geri adım attı ama sokağın asıl derdi olan zengin-fakir arasındaki uçuruma çare bulmak için kılını bile kıpırdatmadı.

Durum böyle olunca sarı yeleklilerden “devam” sesleri yükselmeye başladı. Dün Paris’te caddelerde yürüyüşler düzenlendi. Özellikle de lise ve üniversite öğrencileri sokaklara döküldü.
Çünkü hükümet üniversite harçlarına yeni zamlar getiriyor. Bu nedenle 120 okulda eğitime ara verildi.

Hafta içi yaşanan bu hareketlilik hafta sonu yapılan gösterilen süreceğine işaret ediyor. Zaten sarı yelekliler hareketinden bir çok kişi “Macron’un açıklamalarından tatmin olmadık, gösterilere devam edeceğiz” dedi.