Kendi oylarını yeniden saydırmışlardı

  • GİRİŞ04.04.2019 08:53
  • GÜNCELLEME04.04.2019 08:54

Amerikan yönetimi İstanbul’daki seçimle ilgili, “itiraza gerek yok, sonucu kabullenin” diye racon kesiyor.
Bir, sen hangi hakla benim yerel seçimime karışmaya kalkıyorsun?
İki, sen değil miydin daha 5 ay önce ülkendeki ara seçimde sonuca itiraz edip, oylarını yeniden saydırıp, kendi senatörünü kazandıran?

 

 

6 Kasım’da ABD’deki ara seçimlerde Florida’da sandığa itiraz edildi.
İtirazı yapan ABD Başkanı Trump’ın partisi Cumhuriyetçilerin adayı Rick Scott’tı.
Seçimi Demokratlar kazanmıştı.
Ancak Cumhuriyetçilerin adayı itiraz edince oylar yeniden sayıldı.
İkinci sayım sonunda sandıktan bu kez itirazın sahibi olan aday Rick Scott çıktı.
ABD Başkanı Trump da itiraz hakkını savunup, “ilk günden bu yana Rick Scott asla bırakmadı. Böyle cesurca ve başarılı bir kampanya yürüttüğün için tebrikler Rick” diyerek senatörünü tebrik etti.

Buradan anlaşılan şu, ABD’nin seçim sonuçlarına itiraz etmeye yönelik bir takıntısı yok.
İtiraz “edilebilir” bir eylem.
Amerikalılar bunu kendi içlerinde yapıyor.
Avrupalılar da öyle.
Peki ya İstanbul’da Ak Parti seçim sonucuna itiraz edince Amerikan yönetiminden neden ses geliyor?

 

 

ABD Dışişleri Bakanlığının sözcüsü “meşru sonucu kabullenin” dedi.
Ona göre itiraza gerek yokmuş, meseleyi büyütmeden İmamoğlu İBB’nin yeni başkanı olarak kabul edilecekmiş.

Tabi bu Amerikalıya söylenecek çok söz var.
Zaten Ankara’daki muhatapları gereken yanıtları kendisine verdi.

Ama mesele Amerikalı bir sözcünün bizim yerel seçimimizin sonucuyla ilgili ahkam kesmesi değil aslında.
Bu densizliği yapınca cevabını alır.
Asıl mesele Amerikan yönetiminin, kendi işine gelmediği anlarda başka ülkelere reaksiyon verme alışkanlığı.

Konu Ak Parti’nin itirazına yapılan olumsuz yorum da değil.
Konu ABD’nin hala Türkiye’nin içişlerine karışılamayacağını anlayamamış olmasıdır.

Şayet ABD’li sözcü yorum hakkını CHP’den yana değil de Ak Parti lehine kullanmış ve “itiraz varsa oylar yeniden sayılmalı” gibi bir cümle kurmuş olsaydı da bu fikir değişmez, “sana ne be adam, ister itiraz ederiz ister kabul ederiz, sen kendi işine bak” derdik.

Oy hırsızlığının ayan beyan ortada oluşu, itirazın yasal çerçevede kanuni bir hak oluşu gibi söylemlerle Ak Parti’nin yaptığı işin meşru olduğunu falan izah etmeye gerek dahi yok.
Sadece Amerikan yönetimi şunu bilmeli, bizim ülkemizdeki bir konuyla ilgili olumlu da olsa racon kesemezsin.

Daha evvel yaptılar. Hepsinde de cevaplarını aldılar.
15 Temmuz kanlı darbe girişiminde, 16 Nisan referandumunda, 24 Haziran seçiminde aynı tavır vardı.
Rusya’dan S400 satın alırken de PKK terör örgütüyle mücadele ederken de parmak sallayan ABD’yi görüyoruz.
Eyvallah o parmağı sallamak sizin alışkanlığınız.
Vazgeçemiyorsunuz.
Dilediğiniz kadar sallayın ama bilin ki sizin parmağınızın da sözünüzün de raconunuzun da bizim ülkemizde hükmü yok, bunların hepsi artık tedavülden kalktı.
Bir yerel seçimle, şaibeli bir sonuçla, bir iki belediye başkanıyla da eski günlere döneceğinizi sanıyorsanız hiç boşuna hayal kurmayın.


 

Yorumlar3

  • enver 5 yıl önce Şikayet Et
    içimizdeki hainleri de bertaraf etmeyi biliriz inşallah. buna güvenimiz var.
    Cevapla
  • Ercan ÇUKUR 5 yıl önce Şikayet Et
    Çok isabetli ve yerinde bir yazı. Kaleminize kuvvet....
    Cevapla
  • Vurucu 5 yıl önce Şikayet Et
    Nokta...
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat