İstanbul'u ketenpereye getiriyorlar, siz hala

  • GİRİŞ10.04.2019 09:02
  • GÜNCELLEME11.04.2019 08:58

24 Eylül 2017 Almanya genel seçimleri.
Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde ırkçı parti AFD’nin oylarının Alman Demokratlar İttifakı’na kaydedildiği öne sürüldü. İtiraz üzerine oylar yeniden sayıldı.
AFD ikinci sayımın ardından hanesine 2000 oy daha yazdırdı.

 

 

28 Ekim 2018 Almanya Hessen eyalet seçimleri.
Frankfurt’ta seçim sonucuna itiraz edildi. Yeniden sayım yapıldı, 900 oyun yanlış yazıldığı ortaya çıktı.

3 Ekim 2018 Kanada eyalet seçimleri.
İki senatör adayı arasındaki fark oranına göre oylar otomatik olarak yeniden sayılıyor, kural böyle.
Saint John Harbour eyaletinde de öyle oldu.
Fark az olduğundan oylar yeniden sayıldı Barry Ogden kaybettiği senatörlüğü ikinci sayımın ardından rakibi Gerry Lowe’dan aldı.

 

 

6 Kasım 2018 ABD ara seçimleri.
Florida’da Demokrat Bill Nelson, seçimi Cumhuriyetçi rakibi mevcut Florida Valisi Rick Scott'a kaybetti. Ancak Rick Scoot itiraz edince oylar yeniden sayıldı. Neticede Trump’ın partisi Cumhuriyetçilerin adayı ikinci sayım sonunda seçimi kazandı. ABD Başkanı Donald Trump da senatörünü "ilk günden bu yana Rick Scott asla bırakmadı. Böyle cesurca ve başarılı bir kampanya yürüttüğün için tebrikler Rick” diye kutladı.

ABD’de de bunun örnekleri çok.
Eyaletlerin neredeyse tamamında oyların yeniden sayımı itiraz olmasa bile yapılabiliyor.
Bir çok eyalette iki parti ya da aday arasındaki fark yüzde 1 ise oy sayımı itiraz olmasa da otomatik olarak yenileniyor. Bazı eyaletlerde de 0,5 oranında farka bakılıyor.

İngiltere’de de seçim sonucuna itirazlar ve oyların yeniden sayımı ile ilgili kanunlar var. 1996’dan bu yana yürürlükte olan seçim düzenlemeleri, her seçime katılan siyasi partilere ya da adaylara seçim sonuçlarına itiraz hakkı veriyor, itiraz için de 30 gün süre tanınıyor.

Dünyanın neresine giderseniz gidin, seçim sonucuna itiraz bir haktır.
Bu değişmez.
Türkiye’de bunu daha önce de bugün de CHP de yaptı ve yapıyor, diğer partiler de.
Ama Ak Parti itiraz edince kıyamet kopuyor.

CHP ve müttefikleri yeniden sayıma şiddetle karşı çıktı.
YSK’yı da baskı altına aldı hatta tehdit etmeye kalktı.
Neticede ortada delil varken Ak Parti’nin itirazı reddedildi.

CHP ve müttefikleri dışında bu süreci başından bu yana imha etmeye çalışan başkaları da vardı.
Bunları iki kategoriye alabiliriz.
Birincisi Ak Parti bünyesinde yer almış olup sonradan yolunu değiştirenler.
Örnek Yaşar Yakış.
Şöyle bir laf etti, “ketenpereye getirip son anda seçimi alacaklar” dedi.

Yaşar Yakış bey, hiç yakışmayan bir üslupla “ketenpere” dedi, katakulli yoluyla seçimin İmamoğlu’na verilmeyeceğini iddia etti.

Dünyadan onlarca, yüzlerce örnek var, bütün dünya ketenpereci mi, yani?
Oyları çalınan Ak Parti’yken, ketenpereye getiren taraf Ak Parti midir yoksa oyları çalanlar mı?
Ya da hak aramayı itibarsızlaştıranlar mı?

İkinci kategoride de maalesef Ak Parti’nin hak arama çabalarını itibarsızlaştıranların yolunda giden Ak Parti içerisindeki AKP’lilerin de olduğunu görüyoruz.
“Kaybettik, kabullenin” diyorlar.
“Tebrik edelim” diyorlar.
İlkeden bahsediyorlar.
“Bu işi uzatmayalım, biz zarar görürüz” diye iddia ediyorlar.
“Yeniden sayım büyük risk” diyorlar.
“Hele ki seçim iptalinin dönüşü felaket olur” diyorlar.
“Hadi aldık İstanbul’u, peki bunu nasıl izah edeceğiz” diyorlar.
“Hatayı kendi içimizde arayalım” diyenler bile var.

ABD, Avrupa, CHP, HDP, İP, SP alayı korkuyor, Ak Parti kazanacak diye.
Peki size ne oluyor?
Hakkını aramak ne zamandan beridir ilkesizliktir?
Hakkını savunmak ne zamandan beri, izah edilemez bir durumdur?
Gasp edilen hakkına hukuk yoluyla sahip çıkmaya çalışmak ne zamandan beri, risktir?

Aslında bu hep böyleydi.
2013’te Gezi olayları çıktığında da “risk” diyorlardı.
17 Aralık’ta da.
7 Haziran’dan sonra da.
16 Nisan 2017 referandumunda da.
Burnumuzun dibine PKK terör devleti kurmaya kalktıklarında Fırat Kalkanı harekatına başlayınca da.

Yahu siz hala anlamadınız mı, birileri ketenpereye getirmiş, İstanbul’u gasp etmeye kalkıyor.
Gasp girişimi resmen ortaya çıkarılmış.
Neden, hangi akla hizmet, ne münasebet, bu hak aranmayacakmış?

Oylar farklı farklı yöntemlerle çalınmışken, bunca hukuksuzluğa imza atılmışken, İstanbul’u neden başı boş bırakacakmışız?

Yorumlar1

  • Gülşen AYAN 5 yıl önce Şikayet Et
    Tebrikler, mükemmel bir yazı olmuş, aynen katılıyorum.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat