Neymiş, neymiş? ABD, terör örgütü PKK’nın üç yöneticisi Murat Karayılan, Cemil Bayık ve Duran Kalkan’ın başlarına 12 milyon dolar ödül koymuş!

 

-Bunun adı, aklımıza hakaret etmektir.

Göz boyamaya yönelik işbu “göstermelik” ödül koyma atraksiyonu, yeni bir oyalama taktiğidir. Zerre kadar samimiyeti yoktur. Psikolojik savaş kapsamında icra edilen bir gösteridir, numaradır. Dahası, tezgâhtır.

 

PKK’nın derin patronu olan Haydut Devlet ABD, uzun yıllardır bu terör örgütü yöneticilerini Türkiye’ye saldırtıyor. PKK, tepeden tırnağa Sam Amca’sına ait ve kanlı saldırılarını Washington’ın emir komutası altında gerçekleştiriyor.

Zaten ellerinde olan, “elemanları” konumundaki, dahası “tepe tepe kullandıkları” terörist elebaşıları için güya “ödül koyup” aslında bizlerle alay ediyorlar!

Amerikan Devleti sözcülerinin “Türkiye’nin PKK ile mücadelesine destek verdikleri” yolundaki “gelmiş, geçmiş yahut şimdiki” bütün açıklamaları; aşağılık bir yalandan ibarettir ve “düzenbazlık” eseridir.

BUNLARI UNUTMADIK

Mesela, 2007 sonunda; ABD PKK’ya karşı Türkiye ile “anlık istihbarat paylaşımında” bulunacağına söz vermişti!

Buna mukabil; 3 Ocak 2008 tarihinde PKK’nın Diyarbakır’daki askeri servis aracına yönelik bombalı saldırısında, “ABD’nin PKK terör örgütüyle istihbarat paylaşımı yaptığı” ortaya çıkmıştı! O terör saldırısında yedi şehit vermiştik…

-Türkiye’deki muhiplerinin, işbirlikçilerinin, etki ajanlarının ABD’si; işte böylesine kahpe bir devlettir!

*

ABD, tam teşekküllü bir terör devletidir. Dünyada ve bölgemizde Terör’ün Mühendisi’dir: PKK’lı, YPG’li teröristlerin alayı Amerikan Devleti’nin komutası ve de himayesi altındadır…

Türkiye’nin etkili sınır ötesi harekâtları nedeniyle, “Murat Karayılan’ın -geçtiğimiz Şubat’ta- Kandil’deki ininden Suriye’nin Haseke kentine nakledildiği; orada ABD’nin koruması altında olduğu” yollu haberleri de buraya ekleyelim…

Vaziyet böyleyken; ABD’nin ödül koyma işindeki tezgâhını, “hangi saik ile yaptığı” sorusu akla geliyor!

Tam da burada; Türkiye’nin mevzubahis üç terör örgütü yöneticisinin başlarına -daha evvel- 4 milyon liralık ödül koyduğunu hatırlayalım…

2015’in 24 Temmuz’undan bu tarafa PKK’ya karşı mücadelede çok başarılı sonuçlar alındı. Alınmaya da devam ediliyor. Son dönemde ise İçişleri Bakanlığı’nın Arananlar Listesi’ndeki belli başlı teröristlerin çoğu ya yakalandı ya da öldürüldü.

ABD’nin “başlarına ödül koyduğunu!” açıkladığı üç terör örgütü yöneticisinin de -tez zamanda- “aynı akıbetle karşı karşıya olabileceğini” öngörmek ise zor değildir...

Buradan hareketle; ABD, himayesinde bulunan bu üçlünün başlarına ödül koyma “numarasıyla” bir nevi “rol kapma” girişimine hazırlık yapıyor olabilir! Bunu, bekleyip göreceğiz.

NASIL SUNUYORLAR?

İçerideki Amerikan Muhipleri ise şu “ödül koyma gösterisinden” hareketle psikolojik harp taktiği çekerek haydut ABD’yi sanki PKK’nın terör yöneticilerine karşı çıkıyormuş, onların gerçekten haklanmasını istiyormuş gibi bir pozisyonda sunuyorlar!

İçeride bu algı harekâtını sergileyenler; ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde PKK devleti kurma girişimlerine karşı tavır koymadıkları gibi Washington’a tek kelime dahi etmiyorlar!

SAHTEKÂRLIĞIN ŞAHİKASINA ÇIKTILAR

Terörün Mühendisi ABD; PKK terör örgütünün Suriye’deki uzantısı olan YPG’yi terör örgütü olarak görmüyor!

Bu zırvayı; en son, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi olan “diplomat bozuntusu” James Jeffrey seslendirdi!

Şu sıralar, adına yapılan bir film gösterimde olan Müslüm Baba; uzun yıllar önce bir filminde “Cinayet işleyebilirim ama asla adam öldüremem!” repliğiyle konuşuyordu!

Haydut Devlet ABD’nin; PKK ve YPG hakkındaki “düzenbazlığa dayalı” çelişkisi de bu repliğe benziyor!

*

2016’dan bu yana Menbiç’te Türkiye’yi oyalamaya devam eden Kahpe ABD; 1 Kasım’da, burada TSK ile “ortak devriye” başlattı! 2 ve 3 Kasım’da ise PKK-YPG ile devriye gezdi!

YENİ ŞAFAK GAZETESİ