Trump'ın vergi hamlesi Türkiye'yi nasıl etkileyecek? Ticaret Bakanı Bolat'a sordum
- GİRİŞ04.04.2025 09:00
- GÜNCELLEME06.04.2025 09:16
Dünya ticaretinde ilginç bir dönem başlıyor.
İlginç derken, çekirdekleri alıp karşısına geçip izleyeceğimiz türden bir dönem değil tabi bu.
Belirsizliklerle dolu, sürprizlere açık ve tedirgin edici yönleri çok olan bir süreç.
ABD Başkanı Donald Trump, Pazartesi imzaladığı kararname ile, dünya ticaret düzenini kökten etkileyecek/sarsacak bir devrin başlangıç vuruşunu yaptı.
Günlerdir beklenen konuşmasını yapmak üzere kürsüye elinde bir tablo ile çıkan Trump, Çin’den ABD’ye ithal edilen ürünlere %34, Avrupa Birliği’nden ithal edilen ürünlere %20 gümrük vergisi getirildiğini açıkladı.
ABD dışında üretilen otomobillerin tümüne %25 gümrük vergisi getireceklerini duyuran Trump, “Bugün kurtuluş günü, ABD’nin altın çağı geliyor.” Şeklinde iddialı cümleler de kurdu.
Trump’ın yaptığı açıklamalara da baktığımızda, esasen “Biz sizden mal alıyorsak, siz de bizden mal alacaksınız” şeklinde basitleştirebileceğimiz bir yaklaşımla hareket ettiği söylenebilir.
Zaten yüksek vergi uygulama kararı aldığı ülkeler ve bölgeler, ABD’nin ticaret açığının yüksek olduğu yerlerden oluşuyor.
Eh, ABD’ye ait 33 trilyon dolar borcun nerelerden nasıl oluştuğuna dair bir fikir de veriyor bu rakamlar.
Ve Trump’ın aldığı kararların gerekçesine dair de.
TİCARET BAKANI BOLAT: DÜNYA TİCARETİ 6 AY-1 SENE FIRTINALI GEÇEBİLİR
Peki ya bu yeni kararlar, ekonomisinin ana kolonlarından biri ihracat üzerine oturan Türkiye için nasıl bir anlam ifade ediyor?
Türkiye bu yeni durumdan nasıl etkilenecek?
Dün bu konuları konuştuğum Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, ABD’nin bu kararıyla birlikte Dünya ticaretinde 6 ay ile 1 sene arasında fırtınalı bir havanın karşımıza çıkabileceğinden söz etti.
Ticaret Bakanı böyle demişse, Türkiye’nin bu risklere karşı kendi uluslararası ticaretini korumak, tehditlerden uzak durmak, fırsatlardan yararlanmak gibi bir stratejiyle hareket edeceği düşünülebilir.
Trump’ın yeni gümrük tarifesinden Türkiye’de %10 la nasibini aldı.
ABD ile Türkiye arasındaki ticaret verilerinde ABD’nin 2,4 milyar dolar ticaret fazlası olduğunu dile getiren Bolat, bu yönüyle, alınan kararın Türkiye’ye karşı bir haksızlık olduğunu ancak, %10 ile en düşük tarifenin uygulandığı ülkeler kategorisinde olması hasebiyle, Türkiye’ye özel negatif bir durumdan söz edilemeyeceğini vurguluyor.
Bolat, Dünya ticaretinde ciddi belirsizliklerin olacağı önümüzdeki dönemde Türkiye’nin lehine de, aleyhine de bir takım gelişmelerin olabileceğini söylüyor.
Buradan da anlaşılacağı üzere Ankara, önümüzdeki dönemi bu anlamda dikkatli bir şekilde, bu kararların artı ve eksi yönlerini tartarak yönetmek istiyor.
Tabi, ABD yönetimiyle bu kararlardan dolayı herhangi zıtlaşma içine girileceği de düşünülmemeli.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Trump arasında Mart ortasında gerçekleşen telefon görüşmesinde ticari ilişkilerin geliştirilmesinin de ele alındığını biliyoruz.
Yeni ABD yönetimi ile ilk üst düzey yüz yüze resmi temas olarak gerçekleşen iki ülkenin dışişleri bakanları (Rubio/Fidan görüşmesi) arasındaki görüşmede de, ticari ilişkilerin güçlendirilmesi ele alındı ve yapılan açıklamalarda buna dönük atıflar vardı.
BOLAT: BOYKOT İŞE YARAMADI. VATANDAŞ CHP’NİN DEĞİL, BİZİM SÖZÜMÜZE İTİBAR ETTİ
Bu arada…
Dünkü görüşmemizde Ticaret Bakanı Bolat’la CHP’nin yaptığı boykot çağrısının sonuçlarını da konuştuk.
Bolat, CHP’nin boykot çağrısında bulunduğu 2 Nisan tarihi ile ilgili ticaret verilerini anlattı.
Bolat Dedi ki:
“1 Nisan’da 14 milyar lira olan günlük alışveriş rakamı, CHP’nin boykot çağrısı yaptığı 2 Nisan’da 28 milyar lira olarak gerçekleşti.”
Ticaret Bakanı Bolat bu veriden yola çıkarak, “Boykot hiçbir şekilde işe yaramadı. CHP’nin değil, bizim çağrılarımız rağbet gördü” şeklinde bir değerlendirmede bulundu.
Bu rakamlar boykot çağrısının sahibi CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in önüne de gelmiş olmalı ki, kendisi, “Biz boykot deyince hepsi panikle alışverişe çıktılar” şeklinde bir değerlendirme ile, 2 Nisan’daki alışveriş rakamlarındaki artışı kendi lehine yorumlamaya çalıştı.
Bu arada ilgimi çeken bir bilgi daha vereyim.
Bakan Ömer Bolat, 6-7 senedir AK Parti’ye karşı kırgınlığı/kızgınlığı olan tanıdıklarından telefonlar da almış.
Arayanlar, CHP’nin boykot çağrısı ve son günlerdeki agresif tutumuna dönük tepkilerini getirip, rahatsızlıklarını beyan ettikten sonra, AK Parti’ye dönük rezervlerini gözden geçirmeye dönük cümleler kurmuşlar.
Bu örnekler üzerinden genele teşmil yorumlar yapılabilecekse eğer, CHP’nin çağrısının kendi lehlerine bir sonuç üretmediği, üretmeyeceği gibi AK Parti/Cumhur İttifakı tabanında bir kenetlenmeye yol açtığı/açacağı aşikâr şekilde düşünülebilir.
Mehmet Acet / Haber7
Yorumlar4