Yaşar Baş
Yaşar Baş
ALINTI YAZAR

İnsan utanır yav?

GİRİŞ 26.02.2021 GÜNCELLEME 26.02.2021 YAZARLAR

Özgürlük çağrısı yapan, ifade hürriyetinden söz eden rektör eskilerine bakın. 

Bunlar arkalarına aldıkları karanlık güç odaklarının verdiği hızla hukuk, kanun, hükümet, yasa, anayasa ne varsa hepsini yerle bir eden 28 Şubat’ın alacakaranlığının arta kalanları. 

Özgürlük ve hukuk kelimelerini kullanırken utanmaları gerekir ama nerde?

Şimdi “kayyum rektörler” diye bağırıyorlar ya. O zamanın kayyum rektörleri de aralarında. 

İnsanda utanma diye bir kaygı yoksa söyleyecekleri için hiçbir kayıt da olmuyor. 

Ben bunların aklına uyan bazı akılsızlara şaşırmıyorum artık.

Kayyum rektörü protesto ettiğini sanan eblehlerin anti-emperyalist sloganları arasına Tayyip Erdoğan rektör atayacağına ABD el koysun sloganlarını da alması hiç şaşırtmıyor beni.

Bunların ağababaları da böyleydi. Bu ülkenin anti-emperyalist bloğunun finansörü Soros’tur. Bu kadardır bunların emperyalizm karşıtlıkları.

Dün Afrin’de ABD silahları ile anti-emperyalist savaş yaptığını düşünen eblehler kadar ancak bunların zekâ düzeyi.

Biz unutmadık da bu alacakaranlık kuşağının arta kalanları mahut bildiriyle kendilerini bir kez daha hatırlattılar.

Van, Kırıkkale, Afyon, Çanakkale ve Denizli’de seçimle göreve gelen rektörler görevden alınıp, yerine kayyum olarak atananlardan bazıları da bu bildiriyi düzenleyenler arasında. 

Samsun’da seçimi açık farkla kazanan aday yerine, dörtte birinden bile daha az oy alan adayın atanması üzerine, Atatürk Anıtına çiçek bırakan öğretim üyelerinin nasıl cübbeleri yırtılarak yerlerde sürüklendiğini, nasıl gözaltına alındığını, nasıl yargılandığını, nasıl disiplin cezaları verildiğini de çok iyi biliyoruz.

Öğretim üyeleri cezalandırılırken, gerekçe Anayasanın verdiği yetki ile Cumhurbaşkanı tarafından atama yapılmasını protestonun en ağır suç olacağı resmî yazıya yazılmıştı.

Şimdi o rektör yani Ferit Bernay, protesto hakkından falan söz ediyor. Belli ki yüzü de kızarmıyor.

O zamanlar Ondokuzmayıs Öğretim Üyeleri Derneği kurulmuştu da, Ondokuzmayıs kelimesinin, üniversite adında geçtiği ve bu nedenle üniversitenin izni olmadan bu adın kullanılamayacağı iddiasıyla adliyenin yolunu da tutmuşlardı.

İşte şimdi protesto hakkından, ifade hürriyetinden, hukukun üstünlüğünden söz edenler bunlar. Hukuk derken yüzleri kızarması gerekiyor aslında. 

Bu alacakaranlıktan kalmaların ne dediğinin de bir önemi yok aslında. Sadece ellerine fırsat geçse yeniden neler yapacaklarını anlamak için bir gösterge. Armudun sapı ve üzümün çöpüne takılanlar, bir takım itiraz noktalarından hareket ederek çekip gitme kararında olanlar şunu çok iyi bilmeli ki, bunların eline yeniden fırsat geçse bırakın hukuku hava gibi su gibi ihtiyaçlarınızı bile elinizden almaya yemin etmiş bir grup var karşımızda.

28 Şubat’ın alacakaranlık kuşağından arta kalanlar bana sadece bunları hatırlattı. 

Yeniakit

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL