Depremzede nine hatıralarıyla dolu yıkık evinden ayrılamıyor
MÜSLÜM ETGÜ - Adıyaman'ın Samsat ilçesinde meydana gelen depremde kerpiç evi yıkılan 75 yaşındaki Zeynep Küçük, çocuklarının ısrarına rağmen kent merkezine gitmek yerine gelin geldiği köyden ayrılmamak için AFAD'dan temin edilen çadırda yaşamını sürdürüyor.
ABONE OLSamsat'ta depremden etkilenen köylerin başında gelen Taşkuyu'da yaşayan Zeynep Küçük'ün, 9 çocuğunu dünyaya getirdiği iki katlı kerpiç evi 3 gün önce yaşanan depremde zarar gördü.
Tek başına yaşadığı evi kullanılmaz hale gelen ve eşyaları büyük ölçüde zarar gören Küçük, çocukları tarafından Adıyaman'a götürülmek istendi. Yarım asır önce eşi tarafından inşa ettirilen, hatırılarının bulunduğu evin çevresinden ayrılmak istemeyen Küçük, yakınlarınca ikna edilemeyince yıkık binanın yanına AFAD'dan temin edilen çadır kuruldu.
Birkaç parça eşyasını yerleştirdiği çadırda yaşamaya başlayan Küçük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 50 yıl önce gelin olarak geldiği evde mutlu ve üzüntülü günler yaşadığını söyledi.
Eşinden hatıra olarak kalan evi çok sevdiğini ve köyden ayrılmaya gönlünün razı olmadığını dile getiren Küçük, şunları kaydetti:
"Burası bana eşimden yadigar olarak kaldı. Yaşamımın büyük bölümünün geçirdiğim evimi çok seviyorum. Depremde evim kullanılmaz hale gelmesine rağmen buradan ayrılmak istemiyorum. Bu evimizde aç kaldığımız günlerimiz de oldu, mutlu günlerimiz de oldu. Evimin yıkılmasına çok üzüldüm. Allah'tan gelen baş üstüne, şimdi korkudan evime giremiyorum. Yanında kurduğumuz çadırda yaşayacağım ama yine de buradan gitmeyeceğim. Burada iki ineğim var. Burası doğup büyüdüğüm yer, nasıl vazgeçebilirim. Çocuklar çok ısrar ediyor ama gönlüm buradan gitmeye razı değil."
- "Annemi anlıyorum"
Mehmet Emin Küçük de tüm kardeşlerinin köyden ayrıldığını ve annesinin evde tek başına kaldığını söyledi.
Depremin meydana geldiği gün köyün büyük ölçüde hasar gördüğünü öğrendiklerinde büyük korku yaşadıklarını ve annesinin hayatından endişe ettiklerini ifade eden Küçük, daha sonra köye ulaştıklarında yalnızca evin yıkıldığını gördüklerini anlattı.
Baba yadigarı kerpiç evin yıkılmasına üzüldüklerini ancak annesinin hayatta kalmasına şükrettiklerini dile getiren Küçük, "Annem bize 'Ben toprağa basmadan yaşayamam ve bundan dolayı evimi ve köyümü terk edemem' diyor. Evini çok seviyor. 'Bülbülü altın kafese koymuşlar ah vatan' demiş. Annemin gençliği bu evde geçti, çocuklarını bu evde yetiştirdi, onu da anlıyorum." diye konuştu.