Terör, arıcı ve besicileri mağdur etti
ŞENER TOKTAŞ/İBRAHİM YALDIZ - Bitlis merkez ve ilçelerinde yaşanan terör olayları, kentteki arıcı ve besicileri mağdur etti.
ABONE OLHizan Bal Üreticileri Birliği Başkanı Seyithan Ekinci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçenin coğrafi yapısının dağlık olduğunu belirterek terörle mücadele nedeniyle bazı dağ ve yaylaların güvenlik bölgesi ilan edildiğini anlattı.
Terör nedeniyle sıkıntı yaşadıklarını ifade eden Ekinci, şöyle devam etti:
"Yayla ve meralara çıkılamıyor. İlçemiz oldukça dağlık bir yapıya sahip. Güvenlik nedeniyle yaylalara çıkamayacağımız için de bal verimimiz düşecek, arıcılarımız mağdur olacak. Bu bölgenin bu tür şeylerden tamamen arındırılmasını ve bu güvenlik bölgelerin kaldırılmasını istiyoruz. Bu olayların sona ermesiyle yüksek kesimlere çıkarak daha fazla bal elde edeceğiz. Son zamandaki olaylar, arıcıları ve hayvan sahiplerini çok etkiledi. İnşallah bu bölgeler teröristlerden arındırılacak ve güvenli bölge haline gelecek. Biz de artık yaylalara çıkıp istediğimiz şekilde bal elde edebileceğiz."
- "Üretim düşerse, fiyat artar"
İlçedeki arıcılardan Feyzullah Erdem ise terör olaylarından dolayı mağdur olduklarına işaret ederek yaylalara çıkamamaları halinde bal üretiminin düşeceğini aktardı. Erdem, şunları söyledi:
"Yaylalarımıza çıkışlarımız serbest olursa bal üretiminde iyi bir yere geleceğimize inanıyoruz. Güvenlik nedeniyle yaylalara çıkamazsak Hizan'daki bal üretiminde mutlaka düşüş yaşanacak. Üretimin düşmesi fiyatın yükselmesine neden olacak. Bu nedenle yetkililerin ilçede arıcıların yaylalara çıkmasını sağlanması için girişimlerde bulunmasını bekliyoruz. Eğer bu gerçekleşmezse bu yıl bal üretiminde ciddi düşük olacak. Üretim düşerse fiyat mutlaka artacak."
- "Olayların bitmesini istiyoruz"
Hizan'daki besicilerden Mahir Hergül de 1990'lı yıllarında yaşanan güvenlik bölgesi yasaklarından dolayı ellerindeki bütün hayvanlarının telef olduğunu anımsattı. Hergül, şunları kaydetti:
"O dönemden bu yana yine hayvan sayımızı çoğalttık. Ancak bu olayların devam etmesiyle yine 1990'lı yıllardaki gibi elimizde hayvanımız kalmayacak. Bine yakın küçükbaş, 50 de büyükbaş hayvanımız var. Bu hayvanlarımızı yaylara götürüp otlatıyorduk. Yaylaların yasaklanması bizi çok etkiledi. Yaylalara çıkamıyoruz. Yani ortada çok büyük bir sıkıntı var. Ailemizin geçimini hayvancılıkla sağlıyoruz. Bu olayların çözülmesini istiyoruz. Olayların bitmesini istiyoruz. Önceden yaylalara huzur içinde gidiyorduk. İl Özel İdaresi de yaylalara kadar yollarımızı açıyordu. Tekrar o günlerin gelmesini istiyoruz."