Patlıcan musakka davasında karar çıktı!

Atık yemekleri izinsiz götüren aşçı, tazminatsız kovuldu, ancak Yargıtay atık yemekleri izinsiz götüren aşçıya tazminat ödenmesine hükmetti

ABONE OL
GİRİŞ 28.12.2017 10:22 GÜNCELLEME 28.12.2017 10:23 ÜLKE'DE BUGÜN
Patlıcan musakka davasında karar çıktı!

Bursa'da çalıştığı işyerinde artan patlıcan musakka ve bayat ekmekleri patronun izni olmadan 'ihtiyaç sahibi komşulara ve hayvanlara yedirmek' iddiasıyla yakalanan aşçı, tazminatsız olarak kovuldu. 'Hırsızlık' iddiasıyla hakkında açılan davadan beraat eden aşçı, 11 yıl süren hukuk mücadelesini kazandı. Patlıcan musakka davasında son sözü söyleyen Yargıtay, davacının hırsızlık ve emniyeti suistimal kastının olmaması, davacı tarafından alınan şeylerin atık ekmek ve yemek olması sebebiyle aşçının iş sözleşmesinin feshinin haksız olduğuna, davacının kıdem ve ihbar tazminat ödenmesi gerektiğine hükmetti.

Filmlere konu olacak olay Ekim 2006'da Bursa'da yaşandı. İşyeri bekçisi, bir gün aşçının motosikletinde bir şeyler gizlediğini görünce durumu işverene bildirdi. Motosikletin üzerindeki poşette ekmek parçası ve yemek kabı gören patron durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen Bursa Emniyet Müdürlüğü ekipleri, motosiklette yaptıkları aramada poşetler içerisinde ekmek ile madeni kap içerisinde fabrikadan arta kalan 2 liralık bir porsiyon 'patlıcan musakka' bulunduğunu tutanakla kayıt altına aldı.

İşveren, 'güveni kötüye kullanmak' ve 'hırsızlık'la suçladığı aşçının sözleşmesini feshederek aşçıyı tazminatsız kovdu. İş yerinde arta kalan ekmek ve yemekleri ihtiyaç sahibi komşularına götürdüğünü söylemesine rağmen hırsızlıkla suçlanan aşçı hakkında Bursa 15. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Kendisine isnat edilen suçu işlemediği gerekçesi ile beraatine karar verilen aşçı, tazminatını almak için bu kez işveren hakkında dava açtı.

"MUSAKKAYI KOMŞUYA, BAYAT EKMEKLERİ TAVUKLARA VERİYORDUM"

Bursa 4. İş Mahkemesi'nde görülen davada konuşan aşçı, davalı işveren tarafından hileli bir yol izlenilerek ve hiç işlemediği bir suç isnadında bulunularak iş akdinin haksız olarak feshedildiğini öne sürdü. Bursa 15. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ceza davasından beraat ettiğini anlatan davacı aşçı, işyerinde artan yemekleri durumu iyi olmayan komşularına, bayat ekmekleri ise tavuklarına götürdüğünü iddia edip kıdem ve ihbar tazminatının davalıdan tahsilini talep etti.

Savunma yapan işyeri avukatı ise davacının yaklaşık 3-4 aydır hakkında yapılan şikayet üzerine takibe alındığını hatırlatarak, "Birgün diğer işyerine yemek götürdüğünde motorsikletine birşeyler gizlediğinin görülmesi üzerine olayın ortaya çıktığını görüyoruz. Olay günü torbada ekmek parçalarını gördüklerini ayrıca motorsikletin kapalı yerini açmamakla birlikte içinde bir kap olduğunu ve kap içinde de sıcak birşey olduğunu anlamaları üzerine durumu polise bildirdik. Malzemeyi işvereninden habersiz olarak işyerinden gizli olarak alan davacının iş akdi haklı nedenle feshedilmiştir. Davanın reddi gerekir." diye konuştu.

İncelenen ceza dosyasında davacı işçinin yeterli delil elde edilemediğinden beraatine karar verildiğine dikkat çekilen Bursa 4. İş Mahkemesi kararında, olaya dair tutanaklarda olay günü motosiklette fabrikadan arta kalan patlıcan musakka bulunduğu hatırlatıldı. Tutanağın davacı işçi tarafından imzalandığının vurgulandığı kararda; davacının duruşmada bu tutanağı okumadan imzaladığını beyan ettiğini ve artık yemekleri poşet içerisinde bulundurduğunu söylediği hatırlatıldı.

"KOMŞULARINA GÖTÜRSE DAHİ İZİNSİZ ALAMAZ"

Davacının soruşturma aşamasında alınan ifadesinde arama neticesi kendi uhdesinde bulunduğu tespit edilen yemekleri maddi durumu kötü ve yaşlı olan komşusuna vermek için aldığını beyan ettiğini, ancak duruşmadaki ifadesinde motosikletin arkasında poşet içerisinde bulunan yemeği tavuklarına götürdüğünü beyan ettiği dile getirildi. Davacının yargı sürecindeki tüm beyanlarının çelişkili olduğuna kanaat getiren mahkeme kararında, "Suçun subutuna ve cezalandırılmasına yetecek bir delil bulunmadığı düşünülse dahi tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere davacının öncesinde de bir takım güven sarsıcı davranışlarının söz konusu olduğu ve işverene bu durumun sözlü olarak iletildiği anlaşılmaktadır. Kendisine yemek artıklarını götürebileceği yönünde açık bir izin verilmemiştir.

Davacının bu tip davranışlarının 3 aydır devam ettiği, götürülen yemeklerin artık yemek olmayıp, sıcak yemek olduğu, yemek artıklarının işyerinde köpeklere verildiği anlaşılmaktadır. Davacının komşusuna yardım için dahi olsa işyerinden arttığını iddia ettiği yemekleri işverenin açık izni olmadan ve işyerinin huzurunu kaçıracak ve düzenini bozacak şekilde işyerinden çıkartması eyleminin işverenin işçiye olan güvenini sarstığından işverence haklı nedenle feshedildiğinden davanın reddine karar verilmiştir." denildi.

"SÖZLEŞMENİN FESHİ HAKSIZ" KARARI

Davacı aşçının kararı temyiz etmesiyle dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, emsal bir karara imza attı. İşverenin, iş sözleşmesine aykırı davranışta bulunan işçiye yaptığı eylemle orantılı bir yaptırım uygulaması gerektiğinin vurgulandığı Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi: "Yapılan eylemle orantılı olmayan ve ölçüsüz olarak nitelendirilebilecek bir yaptırım mazur görülemez. Sonuç itibariyle fesih de bir cezadır. Dosya içeriğine göre;davalı işveren tarafından, aşçı olarak çalışan davacının ekmek parçaları ile işyerinde yapılan yemeğin işyerinden çıkarmak istemesi olayı nedeniyle iş akdinin feshedildiği ve aynı zamanda suç duyurusunda bulunduğu anlaşılmaktadır. Ceza yargılaması sonunda 'çöpe atılacak' olan yiyecek atıklarını ziyan olmaması ve hayvanlara vermek amacı ile işyerinde çıkarması eyleminde hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma ya da hırsızlık kastı ile hareket etmediği, bu konuda yeterli delil bulunmadığı gerekçesi ile beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.

Davacının yargılandığı ceza davası dosyasında olaya ilişkin tanık olarak dinlenen bekçinin ifadesinde, bazen ekmek bazen de yemek götürdüğünü gördüğünü, en son günde şüphelenince polise haber verdiklerini beyan ettiği ortadadır. Emniyetin tespitinde ise davacının motosikletinde bayat ekmekler ile bir porsiyon 2 TL'lik yemek olduğunu tespit edilmiştir. Davalı şirket yetkilisi de bayat ekmekler ile arta kalan yemekleri fabrikada bulunan köpeklere verdiklerini,davacının artık olmayan yemeği izinsiz olarak götürdüğünü beyan etmiştir.

Davacının ise bayat ekmekleri fabrikaya ekmek getiren şahıstan aldığını, yemeğin de artık yemek olduğunu, ekmek aldığı şahsın ifadesinde davacıya bayat ekmek götürdüğünü beyan ettiği tespit edilmiştir. Tüm bu maddi ve hukuki olgulara ve özellikle bekçinin önceden de bu şekilde olayın yaşandığını görmesi, davacının hırsızlık ve emniyeti suistimal kastının olmaması, davacı tarafından alınan şeylerin artık ekmek ve yemek olması, olay nedeniyle davalı işverenin bir zarara uğramaması karşısında bu davranışa bağlanan fesih yaptırımı ağır bir sonuç olacaktır. Fesih yetkisinin ölçülülük ilkesine aykırı olarak kullanılması nedeniyle iş sözleşmesinin feshi haksız olup, davacının kıdem ve ihbar tazminat isteklerinin kabulü yerine reddi hatalıdır. Temyiz olunan kararın, bozulmasına oy birliğiyle karar verildi."