Yeşilçam'ı karıştıran film! Çekimlerde ölünce...

İki yıldan beri figüranlık yapan 23 yaşındaki Suphi Özkaya'nın, 'Önce sev, sonra vur' filminin çekimleri sırasındaki ölümü Yeşilçam'da çeşitli söylentilere yol açtı. Hiçbir günahı olmadığı halde Yılmaz Köksal, bu dedikoduların bir numaralı hedefi haline geldi.

ABONE OL
GİRİŞ 28.11.2018 10:53 GÜNCELLEME 28.11.2018 11:24 ÜLKE'DE BUGÜN
Yeşilçam'ı karıştıran film! Çekimlerde ölünce...

48 yıl önce meydana gelen olayın ayrıntıları

Geçen hafta içinde figüran Suphi Özkaya'nın ölümü Yeşilçam'da bomba gibi patladı ve çeşitli dedikoduların, söylentilerin çıkmasına sebep oldu. Olayları daima gerçek yönüyle ve en doğru şekilde vermeyi prensip edinmiş ulan Ses mecmuası, bu olayın da peşine düştü, olayın kahramanlarıyla teker teker konuştu ve çeşitli yorumlara sebep olduğu için bir esrar perdesine bürünen Suphi Özkaya olayını aydınlatmaya çalıştı. 

Kadri Film Şirketi, «Önce Sev, Sonra Vur» filminin bazı sahnelerini çekmek için  önce İznik'e, sonra Bursa'ya gitmişti, işte ne olmuşsa Bursa'da Uludağ'da  teleferikte çekilen kavga sahnelerinde olmuş ve Suphi Özkaya isimli figüran  (soldaki fotoğraf), çıktığı elektrik direğinde 2100 voltluk cereyana kapılarak  ölmüştü. Olaya hemen Bursa Savcısı el koydu ve bütün film ekibinin ifadeleri alındı. 

Bursa'da çekilen "Önce Sev, Sonra Vur" filmi, teleferikte  çekilen tehlikeli teleferik sahneleriyle dikkat çekiyor. 

Verilen ifadelerden anlaşıldığına göre, figüran Suphi Özkaya, hiçbir işi  olmadığı halde, kendi kendine verdiği bir kararla 6-7 metre yüksekliğindeki  elektrik direğine tırmanmış, oradan o esnada teleferikte kavga sahneleri  çekmekte olan Yılmaz Köksal'ı seyretmeye başlamıştı. 10 dakika kadar direkte  kalan Suphi Özkaya tam aşağı inecekken sağ elinin baş parmağından cereyana  kapılmış ve 2100 voltluk cereyanın etkisiyle havaya fırlayarak yere düşmüştü, Bu  sırada aşağıda bulunan filmin prodüksiyon amiri Necip Koçak ile çekimi yarıda  bırakıp olay yerine gelen aktör Adnan Mersinli hemen Suphi Özkaya'yı  sırtlamışlar ama; ne var ki 23 yaşındaki talihsiz figüran hastaneye gidemeden 
yolda ölmüştü. 

Olay, polis ve savcılık kayıtlarına bu şekilde geçtiği halde Yeşilçam'da tamamen  aksi şekilde dedikodular, söylentiler  dolaşmaya başladı. Yeşilçam'daki  söylentilere göre, Suphi Özkaya, kendi hatası neticesinde ölmemiş, teleferikte  çekilen kavga sahnelerinde Yılmaz Köksal'ın yerine dublörlük yaparken, 15  metreden yere düşmüş ve beyni parçalanıp, boynu kırılarak ölmüştü. 

Diğer bir dedikoduya göre ise Yılmaz Köksal'ın bütün filmlerinde dublörlük yapan  Suphi Özkaya, bundan önce de defalarca ölümle burun buruna gelmiş, fakat her  defasında kıl payıyla ölümden kurtulmuştu. 

Bu dedikodu ve söylentiler karşısında olayın bir numaralı sorumlusu haline gelen  Yılmaz Köksal ne düşünüyor, ne söylüyordu acaba? 

Kadri Film'in Beyoğlu'nda Eren Han'daki yazıhanesinde bulduk Yılmaz Köksal'ı.  Rengi sapsarı, gözleri uykusuzluktan kıpkırmızı. Çok üzgün olduğu her halinden  belli. 

«Yukarıda Allah var» diyerek başlıyor söze... «6 yıllık sinema hayatımda yalnız  bundan bir yıl önce oynadığım bir filmde dublör kullandım. O da sadece bir sahne  içindi. Allah gani gani rahmet eylesin, Suphi Özkaya, benim iş hayatımın dışında  çok sevdiğim bir kardeşimdi. Bugüne kadar birçok filmde beraber oynadık ama,  benim hiçbir zaman dublörlüğümü yapmadı. Çekilen filmler meydanda. Benim dublör  kullandığımı ispat eden varsa çıksın ortaya.» 

Biz bunları konuşurken filmin prodüktörü Kadri Yurdatap, rejisörü Natuk Baytan  ile kameramanı Kaya Ererez ve Suphi Özkaya öldüğü zaman yanında bulunan Adnan  Mersinli ile Necip Koçak giriyorlar odaya. Dedikodulardan hepsi üzgün. Natuk  Baytan, «Buyrun stüdyoya gidelim» diyor... «Eğer teleferikte çekilen sahnelerde  Yılmaz Köksal'ın yerine Suphi Özkaya oynamışsa ben cebimden yarım milyon lira  tazminat vermeye hazırım!»

Cahit Poyraz/ 17 Temmuz 1971 - Türk Nostalji

YILMAZ KÖKSAL KİMDİR?

Yılmaz Köksal, 26 Kasım 1939 tarihinde polis bir babanın oğlu olarak Kırşehir‘de doğmuştur. Aslen o zaman Adana‘nın ilçesi olan Osmaniye‘lidir. İlkokulu Adana’da bitirdi ve İstanbul‘a geldi. Tophane Sanat Enstitüsünde okudu. Abisi Yücel Köksal ise çizgi roman çizeridir.

Arzusu denizci astsubay olmakmış ama boyu olması gerekenden 1cm. kısa olması sebebiyle olamamış. Bir süre sivil gemilerde çalışarak Avrupayı dolaşmış.

Tunç Başaran‘ın 1965 yılında sinemaya uyarladığı, Orhan Kemal‘in “Murtaza” eserinde “Dubara” rolünü oynayarak sinemaya geçti. Uzun süre ikinci derecede rollerde oynadıktan sonra 1970’de Çetin İnanç‘ın yönettiği “Çeko” adlı filmle baş rol oyunculuğuna geçti.

Sinema oyunculuğunun yanı sıra sahneye de çıktı.1980’de Muzaffer İzgü‘nün aynı adlı eserinden Tümay Dane‘nin TRT televizyonuna uyarladığı “Mahmut Mangal” adlı Tv dizisinde baş rolü oynadı. İlerleyen yıllarda oyunculuğunu sinema ve Tv dizilerinde sürdürdü.

1965’ten 2005’e kadar 182 filmde oynamıştır. Yılmaz Köksal, birçok film senaryosu da yazmıştır.

Yılmaz Köksal, Özden Köksal ile evli olup 2 çocuk babasıdır. 22 Ekim 2015 yılında vefat etmiştir

Filmleri :
2010 – Nene Hatun
2010 – Cümbür Cemaat Aile (Hayrettin)
2009 – Yahşi Batı (Şerif Çeko)
2009 – Adanalı (Kemal)
2008 – Selena (Battal Gazi)
2007 – Merhaba /Dim Çayı Sevdalıları
2006 – Gizli Tünel
2006 – Memleket Hikayeleri -Ahçik
2005 – Torun ve Torunu 2 (Köroğlunun Torunu)
2005 – Torun ve Torunu 1
2004 – Yusuf Yüzlü (Paşa)
2004 – Mavi Rüya
2002 – Bir Akıllı Bir Deli
2002 – Zerda (Ökkeş)
2002 – Karaoğlan (Otmar)
2000 – Biri Yer Biri Bakar
2000 – Hemşo (Zülfikar)


1999 – Güneşe Doğru
1999 – Kahpe Bizans (Sepetçioğlu)
1997 – Sevimli Dostlar (Bayram)
1997 – Yaşam kavgası(TV filmi)
1997 – Canısı (Yılmaz)
1996 – Leş Kargaları
1996 – Çapraz Ateş
1994 – Kara gün
1994 – Kaygısızlar (Yılmaz Usta)
1993 – Komşular
1993 – Sevginin Bittiği Yer
1992 – Nehirler Denize Akar
1991 – Kurdoğlu
1988 – Acı gurbet
1988 – Ağlamaya değer mi?
1987 – Acı çekenler
1987 – Acı hayat
1987 – Yıkılan yuva/Evlat
1984 – Üç süpermen olimpiyatlarda
1982 – Kırmızı kelebek
1982 – Leyla ile Mecnun
1981 – Acı gerçekler
1981 – Günah defteri
1981 – Takip
1980 – Affedimeyenler
1979 – Yıkılış
1978 – Çilekeş
1976 – Aybiçe kurt kız
1975 – Kahramanlar
1974 – Asrın kralı
1974 – Maceraya bayılırım
1974 – Destan
1973 – Dağ kurdu
1973 – Kurşunla selamlarım
1972 – Acı zafer
1972 – Asılana kadar yaşayacaksın
1972 – Çapkın hafiye
1972 – Cesurlar
1972 – Dağların oğlu
1972 – Delioğlan
1972 – Kan ve kin
1971 – Alâaddin’in lâmbası
1971 – Çılgınlar ordusu
1971 – Kara Memed
1971 – Kurşun Memed
1971 – Önce sev sonra öldür
1971 – Sevimli hırsız
1971 – Vahşetin esirleri
1971 – Zehir hafiye
1970 – Çeko
1970 – Ali ile Veli
1970 – Avare
1970 – Avare aşık
1970 – Bırakın öldüreyim
1970 – Cehennemde şenlik var
1970 – Gülüm Nuri
1970 – Ham meyva
1970 – Hoş Memo
1970 – Kaderin ağları
1970 – Kanıma kan isterim
1970 – Kan ve kurşun
1970 – Kiralik katiller
1970 – Ölüm çemberi
1970 – Öp beni
1970 – Püsküllü bela
1970 – Sevimli serseri
1970 – Vur, okşa ve öp
1970 – Zagor
1969 – Allah’ın aslanı Ali
1969 – Asılacak kadın
1969 – Berduş
1969 – Dağlar bulutlu efem
1969 – Dağlar şahini
1969 – Dikenli hayat
1969 – Güney ölüm saçıyor
1969 – Gurbette ölenler
1969 – Hazreti Ali
1969 – Kanlı gelinlik
1969 – Kan su gibi akacak
1969 – Kendi düşen ağlamaz
1969 – Metehan
1969 – Mezarımı taştan oyun
1969 – Satılık gelin
1969 – Sayılı kabadayilar
1969 – Sürgünler
1968 – Gönüllü kahramanlar
1968 – Dağları bekleyen kız
1968 – Bozkırlar şahini Targan
1968 – Gökbayrak
1968 – Gültekin Asya kartalı
1968 – Hakanların savası
1968 – İngiliz Kemal
1968 – İstanbul tatili
1968 – Kara pençe
1968 – Maskeli beşlerin dönüşü
1968 – Maskeli beşler
1968 – Nuri Bey Mafyaya karşı
1967 – Cango – korkusuz adam
1967 – Fantom İstanbul’da buluşalım
1967 – Gençlik türküsü
1967 – İdam günü
1967 – Kader bağı
1967 – Kan davası
1967 – Kanlı takip
1967 – Kara davut
1967 – Kimsesizim
1967 – Malkoçoğlu – krallara karşı
1967 – Namus borcu
1967 – Osmanlı kabadayısı
1967 – Şeyh Şamil
1967 – Şoför parçası
1966 – Affedilmeyen
1966 – Beş findıkçı gelin
1966 – Bu şehrin belalısı
1966 – Eli maşalı
1966 – Konforlu Necla
1966 – Malkoçoğlu
1966 – Ölüm yolcuları
1966 – Şafakta üç kurşun
1965 – Horasan’dan gelen bahadır
1965 – Horasan’in üç atlısi
1965 – On korkusuz kadın
1965 – Murtaza

HABER7 / Derleme Nusret Odabaş