Esed rejiminden İdlib mutabakatına darbe

Türkiye-Rusya arasında 17 Eylül 2018'de varılan mutabakata rağmen saldırılarına devam eden Beşşar Esed rejimi güçleri, 'İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde ilk kez toprak ele geçirdi.

ABONE OL
GİRİŞ 07.05.2019 13:56 GÜNCELLEME 07.05.2019 14:51 DÜNYA
Esed rejiminden İdlib mutabakatına darbe

Suriye'deki Beşşar Esed rejimi güçleri, "İdlib Gerginliği  Azaltma Bölgesi"nde Türkiye ve Rusya'nın mutabakatı neticesinde silahtan  arındırılmış bölgedeki El Çenabire köyünü ve Osman Tepesi'ni ele geçirdi.

 

 

Esed rejimi askerleri ve İran destekli terörist gruplardan oluşan  rejim güçleri, "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi"ndeki Kifrenbude ilçesine bağlı  El Çenabire köyü ve stratejik Osman Tepesi'ne (Tel Osman) dün sabah erken  saatlerde sızma girişiminde bulunmuş, Özgür Suriye Ordusu'nun karşılık vermesi  üzerine yoğun çatışmalar başlamış ve rejim güçleri saldırılarını şiddetlendirmişti.

Birleşmiş Milletler (BM), Suriye'de Beşşar Esed rejimi ve destekçilerinin, 29 Nisan'dan bu yana saldırılarını yoğunlaştırdığı Hama'nın kuzeyi ve İdlib'in güneyinde yüz binlerce sivilin hayatının tehlikede olduğu uyarısında bulundu.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) Sözcüsü Ravina Shamdasani, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında, "Güvenilir haberler, hükümet (rejim) ve müttefik kuvvetlerinin, 'Gerginliği Azaltma Bölgesi' içindeki İdlib'in güney kırsalı ve Hama'nın kuzey kırsalında saldırılarını yoğunlaştırdığını gösteriyor." dedi.

Sözcü Shamdasani, rejim ve destekçilerinin saldırılarına Heyet Tahrir Şam tarafından karşılık verebileceğine, bunun da bölgedeki şiddeti ve yerinden edilmeleri daha da körükleyebileceğine işaret etti.

Şiddetin en çok sivilleri vurduğunun altını çizen Shamdasani, BM İnsan Hakları Ofisi'nin elde ettiği bilgilere göre 29 Nisan'dan bu yana 27 sivilin öldüğünü, 31 sivilin de yaralandığını belirtti.

REJİME ULUSLARARASI HUKUKA UY ÇAĞRISI

Shamdasani, yaşamını yitiren sivillerin çoğunun kadın ve çocuklardan oluştuğuna dikkati çekerek özellikle okul ve hastane gibi sivil unsurlara yönelik yerden ve havadan saldırıların ciddi hasarlara yol açtığı bilgisini paylaştı.

"29 Nisan'dan bu yana, Suriye'de Hama'nın kuzeyinde ve İdlib'in güneyindeki askeri gerginliğin artmasının, orada yıllarca hayatta kalmaya çalışan yüz binlerce yerinden edilmiş insanı ciddi bir tehlikeye soktuğu konusunda endişe duyuyoruz." ifadesini kullanan Shamdasani, çatışmalardan kaçan sivillerin yüksek güvenlik riski altında olduğu uyarısını yaptı.

Ravina Shamdasani, tarafları uluslararası insan hakları hukukuna uyma, orantılılık ilkelerine saygı duyma, sivil ve sivil altyapı tesislerinin korumaya davet etti.

İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi sınırları içindeki sivil yerleşimlere son 5 günde düzenlenen saldırılarda en az 71 sivil hayatını kaybetti.

Suriye İnsan Hakları Ağı'nın nisan ayı raporunda, Esed rejiminin saldırılarında 127 sivilin, Rusya'nın hava saldırılarında ise 13 sivilin öldüğü belirtilmişti.

Savaş uçaklarının havadan da destek verdiği operasyonda rejim güçleri,  iki gün süren yoğun çatışmalar neticesinde söz konusu iki bölgeyi ele geçirdi.

 

 

Osman Tepesi ve El Çenabire köyü, Lazkiye'ye açılan Gab Ovası'na ve  Hama'nın kuzey kırsalındaki yerleşimlere hakim olmalarıyla stratejik önemde  bulunuyor.

Çok sayıda kayıp veren rejim güçlerinin ele geçirdiği alanlarda  savunma hatları oluşturduğu öğrenildi.

Rejim güçleri, Türkiye ile Rusya arasında söz konusu bölgedeki  ateşkesi sağlamlaştırmak için 17 Eylül 2018'de Soçi'de imzalanan mutabakata  rağmen saldırılarına devam ediyor. Astana anlaşmaları çerçevesinde, Esed  rejiminin garantörü olan Rusya'nın rejim saldırılarını önleme yükümlülüğü  bulunuyor. Askeri muhalifler ise Soçi mutabakatının öngördüğü bölgeden ağır  silahlarını 10 Ekim 2018'de çekmişti.
 

KAYNAK : AA