Atina Müslümanların haklarını gasp ediyor!
Yunanistan’da yaşayan Türklerin eğitim, din ve etnik kimliğinin tanınmasına ilişkin sorunlar yıllardır devam ederken, Atina yönetimi sorunları çözmek yerine Türk azınlığa yönelik baskılarını artırıyor.
ABONE OLYunanistan’ın Batı Trakya bölgesinde 150 bine yakın Türk azınlık yaşıyor. Hakları 1923 Lozan Antlaşması kapsamında teminat altında tutulan Batı Trakya Türkleri, Türkiye’nin 1974’te Kıbrıs’a düzenlendiği barış harekatından sonra Atina yönetimlerince yapılan hak ihlalleri ile karşı karşıya kalıyor. Batı Trakya Türk azınlığının karşılaştığı en büyük sorunu, Yunanistan’ın kabul etmediği etnik kimliğin inkarı oluşturuyor. Yunanistan, buradaki Türk azınlığını sadece dini adlandırma yaparak “Müslüman azınlık” olarak tanımlıyor. 1950’lerde, Yunanistan resmi olarak “Türk azınlığı” ifadesini kullanıyordu.
Ülkede 1980’lerde isminde “Türk” kelimesi geçen dernekler dahi yasaklandı.
DİN İŞLERİNE MÜDAHALE
Batı Trakya Türk azınlığının diğer bir problemi de Yunan devletinin azınlığın din işlerine müdahale etmesi. Yunanistan’ın atadığı müftülerin, Müslümanlar üzerinde miras ve aile gibi konularda karar verme yetkisi bulunuyor ancak haziran ayında yayınlanan yeni bir cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Yunan tarafınca müftülerin özerkliği kısıtlandı.
Müslümanlar üzerinde baskı oluşturan bir diğer konu ise, “240 imam” yasası. İmam ve dini eğitmen atanmasında Hristiyan Yunan memur ve kamu çalışanlarına söz hakkı veren bu kanun, Müslüman azınlığın dini özgürlüğünü sınırlıyor.
OKULLARI KAPATIYOR
Batı Trakya’da, 1951 Türk-Yunan eğitim anlaşması doğrultusunda işletilen Türkçe-Yunanca çift dilli ilkokul, ortaokul, lise düzeyinde azınlık okulları bulunuyor.
Ülkede anaokulu eğitimi zorunlu hale gelirken, son yıllarda azınlık anaokullarının açılması ihtiyacı ortaya çıktı. Bu ihtiyaca rağmen Yunan tarafı, çift dilli anaokullarına izin vermiyor, bu karar da azınlık kesimlerince protesto ediliyor. Eğitim Bakanlığı, temmuz sonunda, Batı Trakya’da öğrenci sayısının yetersiz olmasını gerekçe göstererek 5 azınlık okulunun daha kapatılmasını kararlaştırdı.
ONİKİ ADALAR'DAKİ TÜRKLER
Ege’deki Rodos ve İstanköy adaları Lozan anlaşması esnasında İtalyan egemenliğinde olduğundan, Yunanistan bu adalarda yaşayan Türkleri azınlık olarak tanımıyor.
Oniki Adalar'ın parçası Rodos ve İstanköy’de (Kos) yaklaşık 6 bin Türk yaşıyor. Burada yaşayan Türklerin kendi okulları yok ve asimile politikalara maruz bırakılıyorlar. Son olarak Kos İslam Vakfına ait İstanköy Adası'ndaki 34 dönümlük arazi, Kos Vakıf Malları İdaresi onayıyla 181 bin avro karşılığında bir turizm şirketine satıldı. Aynı araziye, 10 yıl önce açık artırmayla satılması gündemdeyken, 350 bin avro teklif verilmiş fakat arazi satılmamıştı.
VATANDAŞLIKTAN ATILIYORLAR
Yaklaşık 60 bin dolayında Batı Trakya Türkü ve Oniki Adalar'daki Türklerin bazıları, Yunanistan vatandaşlık kanununun 19. maddesi gereğince 1955 ile 1998 yılları arasında Yunan vatandaşlığından çıkarıldı.
ATİNA'DA CAMİ YOK
Ülkenin en kalabalık iki şehri Atina ve Selanik’te henüz faal bir cami mevcut değil.
Oysa Atina'da, çeşitli milletlerden aralarında göçmenlerin de bulunduğu yüz binlerce Müslümanın yaşadığı biliniyor.
Özellikle Avrupa başkentlerinden sadece Atina’da bir cami olmaması dikkati çekiyor. Atina’da inşaat halinde bir cami var ancak konum ve görünüş itibarıyla Müslümanların beğenisini kazanamadı.
BARTHOLOMEOS BALIKESİR'DE AYİN YÖNETTİ
Yunanistan’daki Müslüman azınlıklar asimilasyona uğrarken, Türkiye’de yaşayan Hıristiyanlar özgürce ibadetlerini yapabiliyorlar. Fener Rum Patriği Bartholomeos, Balıkesir'in Erdek ilçesindeki tarihi Kirazlı Manastırı'nda ayin yönetti.
ABD, Romanya, Yunanistan, Almanya, İstanbul ve Gökçeada'dan gelen çok sayıda kişinin katıldığı ayin, yaklaşık iki saat sürdü.
Katılımcılara seslenen Bartholomeos, şöyle konuştu: "Yurtdışından gelenler, Türkiye'de bütün kolaylıkları ve büyük bir misafirperverlik bulacaklardır. Onun için geliyorlar, hoş gelsinler. Cumhurbaşkanı'mızın geçenlerde dediği gibi bizim burada gönüllerimiz ve kapılarımız her zaman açıktır. Emin olunuz ki her sene bizimle beraber Kirazlı Manastırı'na gelenler, memleketimizden en iyi intibalarla ayrılıp Türkiye'nin elçisi olmaktadır. Sizleri bir kere daha sevgi ve hayır dualarımızla selamlıyor, hepinizi ve güzel memleketimizi Allah'a emanet ediyoruz."