Türkiye'nin karşısına çıkartmayı planladığı ordu pazarda salatalık satıyor
Haber7 yazarı Taha Dağlı "Mursi savaş ilan etmişti, Sisi o davayı da sattı" adlı köşe yazısında, bir İsrail projesi olan ve Mısır'ı susuz bırakacak baraj yapımına Mursi'nin nasıl karşı çıktığını ancak gelinen noktada Sisi'nin hiçbir şey yapmadığını yazdı. Dağlı ayrıca, Mısır Ordu mensuplarının çarşı ve pazarda geçimini sağlamak için ticaretle uğraşmak zorunda kaldığı görüntüleri yayınladı.
ABONE OLİşte Taha Dağlı'nın o yazısı;
Tarih: 11 Haziran 2013
Mısır darbesinden 3 hafta önce.
Gündemde Nil Nehri üzerinde kurulması planlanan ve bir İsrail projesi olan Rönesans Barajı var.
Mısır Cumhurbaşkanı şöyle demişti; "Nil nehrinin bir damlası eksilirse, bunun için kan dökeriz."
Barajın adresi Etiyopya.
Arka planda ise İsrail vardı.
O baraj kurulduğunda, Nil suları Etiyopya’da toplanacak, başta Mısır olmak üzere bir çok ülke susuz kalacaktı.
Mursi buna öfkeliydi.
Nil nehri bir kırmızı çizgiydi.
3 hafta sonra darbe oldu.
Mursi zindana atıldı, yerine ise Sisi geçti.
Ve şimdi o baraj artık tamamen faaliyete giriyor.
Yaklaşık 2 hafta sonra Etiyopya, Nil Nehri üzerine inşa edilen Rönesans barajında, su toplamaya başlayacak.
Yüzlerce yıllık Nil sularında, bir darbe yapılıyor.
Nil meselesi yıllardır devam eden bir tartışma.
Etiyopya kendine göre haklı.
Uzlaşma sağlanabilir miydi, belki evet.
Ama olmadı.
Etiyopya’nın arkasında BAE var.
Son yıllarda inanılmaz derecede lobi faaliyetleri gerçekleştirdiler.
Nil’den gelen suyla ilgili Etiyopya’yı aşan ve 7 yıl önce Mursi’yi bu derece öfkelendiren asıl mesele ise suyun İsrail’e gidecek olması.
Yani Mısır’ın suyunu İsrail gasp edecek hem de Etiyopya üzerinden.
Mısır kuraklığa, susuzluğa mahkum olacak, İsrail’in önümüzdeki yıllar için suyu bir de bu yolla garanti altına alınmış olacak.
Mursi, 17 Haziran 2019’da zindanda son nefesini verene kadar bedel ödedi.
Sisi ise Mursi’nin can verdiği davayı tek celsede sattı.
Zaten beklenen, olması gereken de buydu.
Mursi, bu ve benzeri nedenlerden dolayı darbeye hedef olup, ortadan kaldırıldı.
Sisi de bu ve benzeri İsrail ya da diğer güçlerin çıkarları doğrultusunda darbeyle başa getirildi.
Mursi, üzerine düşeni yaptı, şehit oldu.
Sisi de üzerine düşeni yapıyor. Onun görevi de Mısır’ın tüm zenginliklerini lime lime edip, peşkeş çekmek.
Etiyopya barajına sessiz kaldı.
Suudi Arabistan’a 2 adayı kendi eliyle verdi.
Akdeniz’deki deniz yetki alanlarında ülkesinin sınırları gasp edilmesine rağmen sırf İsrail çıkarı için gıkını çıkarmadı.
Mısır, resmen Kuzey Kore’ye döndü.
Sisi göreve geldiğinden beri tek bir hastane ya da okul inşa ettirmedi.
Buna karşın tam 28 yeni cezaevi açtı.
İstihbaratı tamamen ele geçirdi.
Ordudaki Nasırcıları, Mübarekçileri hepsini tasfiye etti.
2013’te darbeyi destekleyen binlerce kişi şu an bin pişman, hepsi Sisi’den nefret ediyor.
Mısır’da ekmek karneyle satılıyor.
Ekonomik şartlar çok ama çok ağır.
Sina’daki terör sorunu çözülemedi.
Ve tüm bunlara rağmen Sisi, asıl savaş açması gereken yer Etiyopya iken Libya’da yeni bir taşeronluğa soyunuyor, ülkesini Libya’da Türkiye’nin karşısında bir savaşa sürüklemeye kalkıyor.
Sisi’yi 7 yılda öyle bir kullandılar ki, Mısır’ın başına Netanyahu bizzat kendi geçse, daha iyisini yapamazdı.
SİSİ’NİN LİBYA’YA GÖNDERMEYE ÇALIŞTIĞI ASKERLER SOKAKLARDA SALATALIK SATIYOR
Ve son bir not. Sisi, IMF’den aldığı borç paraları, silaha yatırdı. Ordusunu silahlandırdı, Libya’ya salmayı planlıyor. Peki o ordunun askerleri ne durumda?
Mısır’da sosyal medyaya yansıyan görüntüler Mısır askerlerinin halinin içler acısı olduğunu gösteriyor. Mısır’da asker eskiden beri ticaretle iç içedir. Ordunun şirketleri vardır. Sisi’nin ülkeyi getirdiği son durumda ise tüccar askerlerin artık seyyar satıcılığa düştüğünü gösteriyor. Sokaklarda tezgah açıp, salatalık satan Mısır askerlerinin bu durumuna her kesimden tepki yağıyor. Mısırlı esnaf, askerin seyyar satıcılık yapmasına “bizim ekmeğimizle oynuyorlar” diye isyan ediyor. Halk ise “savaş çıksa cepheye bu askerler mi gidecek” diye endişeli.