Polonya ve Ukrayna'dan "Kuzey Akım 2" tepkisi

Polonya Dışişleri Bakanı Zbigniew Rau ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmytro Kuleba, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, kararın Ukrayna ve Orta Avrupa'da güvenlik tehdidine yol açacağı uyarısında bulundu.

Açıklamada, Kuzey Akım 2 anlaşmasının ilgili ülkeler arasında imzalanmasından kısa bir süre sonra Rusya'nın Ukrayna topraklarını işgal ettiği, varılan bu anlaşmayla bölgede yaşanan krizin daha da derinleşeceği belirtildi.

Açıklamada, "Bu karar, Ukrayna ve Orta Avrupa için siyasi, askeri ve enerji tehdidine yol açtı. Aynı zamanda Rusya'nın Avrupa'nın güvenliğini istikrarsızlaştırma potansiyelini artıracak. NATO ve Avrupa Birliği üyesi ülkeler arasındaki ayrışmayı sürdürecek." değerlendirilmesi paylaşıldı.

POLONYA'DAN AÇIKLAMA

Polonya Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Blazej Spychalski, basına yaptığı açıklamada, "Bugün Rusya bu boru hattının inşasında fiilen kazandı." dedi.

Spychalski, söz konusu anlaşmayla Rusya'nın Avrupa gaz piyasasında önemli bir etkiye sahip olacağını ve ciddi gelir elde edeceğini sözlerine ekledi.

Polonya ve Ukrayna gibi ülkelerin yapımına tepki gösterdiği Kuzey Akım 2 boru hattı projesinin tamamlanmasına izin veren anlaşma Almanya ve ABD arasında dün imzalanmıştı.

KUZEY AKIM 2 PROJESİ

Maliyetinin yaklaşık 10 milyar avro olması beklenen Kuzey Akım 2 projesiyle yılda 55 milyar metreküplük Rus gazının Baltık Denizi üzerinden Almanya'ya sevk edilmesi planlanıyor.

Ukrayna, Polonya ile Baltık ülkelerinin inşasına karşı çıktığı projenin ortakları arasında proje sahibi Gazprom'un yanı sıra Shell, OMV, Engie, Uniper ve Wintershall gibi şirketler yer alıyor. Projeye karşı çıkan ülkeler, Kuzey Akım 2'nin Avrupa ülkelerinin Rusya'ya bağımlılığını artıracağını belirtiyor.

1 Nisan'da yapılan açıklamada, Rus enerji şirketi Gazprom'un, Kuzey Akım 2 Doğal Gaz Projesi'nin yüzde 95'ine denk gelen 2 bin 339 kilometrelik boru döşeme işini tamamladığı bildirilmişti. ABD yönetimi, mayısta Kuzey Akım 2 boru hattı projesini inşa eden Alman "Nord Stream 2 AG" şirketi ve şirketin CEO'su Mathias Warnig'in projeye yönelik uygulanan yaptırımlardan muaf tutulduğunu açıklamıştı.