Rusya'dan bazı birlikleri geri çekme kararı: Putin hazır, Rezil oldunuz
Rusya-Ukrayna krizinde yeni gelişmeler yaşandı. Moskova, tatbikatı sona eren bazı birliklerin üslerine dönmeye başladığını belirtirken, Rusya'dan yapılan yeni açıklamalarda, işgal planlarının olmadığı ima edildi.
ABONE OLKremlin'den sabah yapılan son dakika açıklamasında; Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in müzakere ve diyaloğa her zaman hazır olduğu vurgulandı. Açıklamada ayrıca, Ukrayna ile yaşanan krizin, Rusya'nın güvenlik kaygıları çerçevesinde ele aldığı sorunlardan sadece biri olduğu belirtildi.
TATBİKATI BİTEN BİRLİKLER ÜSLERİNE GERİ DÖNMEYE BAŞLADI
Öte yandan Rusya Savunma Bakanlığı, tatbikatlar kapsamında görevlerini tamamlayan bazı askeri birliklerin, bağlı bulundukları üslere dönmeye başladıklarını duyurdu.
Kremlin'den öğleden sonra yapılan açıklamada ise, "Her zaman askerlerimizin tatbikatlardan sonra üsse döneceğini söyledik. ABD'nin 24 saat içinde saldırı başlatacağımız uyarıları asılsız. Minsk Barış Sürecine bağlılığımızı sürdürüyoruz" denildi.
İLK GÖRÜNTÜLER: BAZI BİRLİKLERİN ÜSLERİNE DÖNMEYE BAŞLADI
NATO'DAN "ASKERLER ÇEKİLMEYE BAŞLADI" AÇIKLAMASINA CEVAP
"Rusya'nın bazı askeri birliklerinin döndüğü" açıklamasına cevap veren NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, "Ukrayna sınırlarında Rus askeri personelinin azaldığına dair bir işaret görmedik. Ukrayna konusunda ihtiyatlı iyimser olmak için zemin var. Moskova'dan gelen son açıklamalar diplomasinin devam edeceği yönünde. NATO-Rusya ilişkilerini tartışmaya hazırız" dedi.
"REZİL VE YOK EDİLMİŞ OLARAK"
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rus ordusuna ait bazı birliklerin askeri üslerine geri dönmesine atıfta bulunarak, söz konusu gelişmenin Batılı ülkelerin yürüttüğü propagandalara bir yanıt olduğunu savundu:
"15 Şubat 2022, Batı'nın savaş propagandasının başarısız olduğu gün olarak tarihe geçecek. Tek bir kurşun atılmadan, rezil ve yok edilmiş olarak."
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ise, "Ukrayna'yı işgal iddiaları bilgi terörü" dedi.
RUSYA'DAN UKRAYNA'NIN DOĞUSUNDAKİ İKİ ÖZERK BÖLGEYİ TANIMA HAMLESİ
Öte yandan Rusya Federasyonu Devlet Duması, Ukrayna'nın doğusunda bulunan ayrılıkçı Luhansk ve Donetsk bölgelerinin Rusya tarafından tanınması lehinde karar aldı. Karar Putin'e gönderilecek.
Putin'in ise, bunu bir koz olarak kullanması bekleniyor. Zira bölgede Rus nüfusu çok daha fazla. Putin bu kozla, Batı ve Kiev'den istediklerini almak için bastıracaktır. Alamadığı takdirde ise bu kararı onaylayarak, iki sözde cumhuriyetinin olası referandumla kendilerine katılmasının önünü açmış olacak.
ABD: FIRSAT PENCERESİ VAR
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Ukrayna'daki krizin diplomasi yoluyla çözülebilmesi için halen imkan olduğuna işaret ederek, "(Rusya) Devlet Başkanı Putin nihai bir karar verdi demiyoruz. Bu krizi diyalog ve diplomasi yoluyla çözmek için halen bir fırsat penceresi var. Ancak Rusya eğer siyasi karar verilirse hızlı ve agresif şekilde Ukrayna'ya karşı harekete geçebilecek şekilde kendisini konumlandırmış durumda" dedi.
FRANSA: SALDIRMAK İÇİN TÜM KOŞULLAR OLUŞTU
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Ukrayna-Rusya krizinde gerilimin arttığını, bu gerilimin acil şekilde düşürülmesi gerektiğini söyledi. Putin'in Ukrayna'nın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne sahip olmasını engellemek istediğini ifade eden Le Drian, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırı düzenlemesi için tüm unsurların oluştuğunu belirtti.
GERGİNLİK HAD SAFHADA
Rusya ile Ukrayna arasında 2013-2014 yıllarında başlayan kriz, bugün savaşın eşiğine kadar gelmiş durumda.
Moskova Ukrayna'nın doğu sınırına yığınağı her geçen gün artırırken, bir taraftan da savaş çıkmasın diye diplomasi trafiği de hızlandı.
2014'te Kırım'ı ilhak eden ve Ukrayna'nın doğusundaki Donbass bölgesinde "Donetsk Halk Cumhuriyeti" ve "Luhansk Halk Cumhuriyeti" adı altında iki küçük özerk yönetim kurulmasına arka çıkan Moskova yönetimi, Kiev'in NATO üyeliğine karşı çıkıyor ve bunu savaş sebebi sayacağını belirtiyor.
Putin geçtiğimiz günlerde Macron ile yaptığı basın toplantısında, olası bir savaşın kazanacağı olmayacağını belirterek, ellerindeki nükleer silahlara vurgu yapmıştı.