Mehmet Acet: Rusya bazı hedeflerinden vazgeçtiğini zımnen ilan etti
Yeni Şafak'taki köşe yazısında; Türkiye'nin diplomatik bir merkez haline geldiğini vurgulayan Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet, Sergey Şoygu'nun Ukrayna işgali için yaptığı son açıklamalarını değerlendirdi.
ABONE OLRusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in sağ kolu ve sır küpü olarak bilinen Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Ukrayna işgali başladıktan sonra uzun süre ortalıktan kaybolunca, hakkında bir sürü şayia çıkmıştı.
Ordunun başındaki adam savaş sırasında gözlerden ırak kalınca, bu durum doğal olarak "Ruslar için işler iyi gitmiyor" yorumlarını destekleyecek şekilde kullanıldı.
Şöyle diyeyim:
Putin ve Şoygu, Ukrayna için işgal planlarını, ta yaz aylarında, tatil yaptıkları Sibirya'da kafa kafaya verip birlikte hazırlamışlardı.
"Putin için en önemli adam kimdir" diye sorulsa, Sergey Lavrov'dan (Dışişleri Bakanı) daha önce Şoygu akla gelir.
Bütün bu bilgileri, Şoygu'nun dün yaptığı şu açıklamasının altını çizmek adına aktardım:
"Özel operasyonun ana hedefinin ilk bölümü tamamlandı."
MÜZAKERELERİN BAŞINDAN BERİ EN ANLAMLI İLERLEME
Dün, İstanbul Dolmabahçe'de bir araya gelen Rus ve Ukrayna heyeti arasındaki müzakerelerin başladığı saatlerde yapılan bu açıklama, o masadan çıkabilecek sonuçlara dair de bir fikir veriyordu.
Nitekim öğleden sonra 4 saatlik görüşme turunun ardından yapılan açıklamalar, "Kısmi ateşkesin önü açıldı" şeklinde yorumlandı.
Görüşmelerin bitiminde Rus tarafından "Diyalog şartlarını oluşturmak için Kiev ve Çerniçiv şehirlerinin çevresindeki askeri aktiviteleri askıya alacağız" açıklaması geldi.
Ukrayna heyetinin temsilcileri, "Müzakerelerde bazı maddeler üzerinden uzlaşabildik" açıklamasını yaptı.
Gelinen noktanın, kaydedilen ilerlemenin en iyi özetini, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun açıklamalarında bulduk.
Bu açıklamalara göre;
- Mesafe kat edildi ve bazı konularda uzlaşı ve ortak anlayışa varıldı.
- Müzakerelerden bu yana en anlamlı ilerleme kaydedildi.
- Daha zor meselelerin üst seviyelerde ele alınması ve önce bakanlar, ardından iki ülke liderlerinin (Putin ve Zelenskiy) bir araya gelmeleri gündemde.
ATEŞKES SÜRECİNDE TÜRKİYE’NİN PAHA BİÇİLEMEZ ROLÜ
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan NATO Liderler Zirvesi için gittiği Brüksel'den dönüşte yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Putin'e "Barış için atılacak adımın mimarı sen olmalısın, onurlu bir çıkış yap, diyeceğim" demişti.
Ankara, bir yandan Rusya'nın Ukrayna işgaline net bir şekilde karşı çıkıp, öbür yandan Batı’nın uyguladığı yaptırımlara dahil olmadan dengeli bir politika takip ediyor.
Bu tutum, bu savaşta Türkiye'yi "diplomasinin merkezi" haline getirdi.
Herkesin taraflardan taraf seçtiği, kimi ülkelerin pis hesaplar yapıp, savaş büyüsün ve yayılsın diye ortalığı kızıştırdığı bir ortamda, bu dengeli tutum sonuç üretirse eğer, öyle bir durumun paha biçilemez bir değerinin olacağı ortada.
Ülkelerin pozisyonları bir yana, savaş nedeniyle evlerini barkların terk eden milyonlarca insan için umut olmanın ne kadar büyük kıymet arz ettiğini düşünebiliyor musunuz?
Son yıllarda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın rehberliğinde gelişen, olgunlaşan, dış politikaya başka başkentler değil de, Ankara'nın öncelikleri üzerinden bakılması/yaklaşılması kararlılığının ürettiği büyük bir değer bu.
Erdoğan, dünkü müzakerelerin açılış konuşmasını yaparken, "Tüm uluslararası platformlarda iki tarafın (Rusya-Ukrayna) da hakkını, hukukunu koruyan adilane bir yaklaşım sergiledik" ifadelerini kullandı.
Her iki taraf için de güven telkin eden sözler bunlar.
"SAHADAKİ GÜCÜNÜZÜN GÖLGESİ MASAYA DÜŞMEDİĞİ SÜRECE..."
Rusya Savunma Bakanı Şoygu'nun yukarıda aktardığım "Özel operasyonun ana hedefinin ilk bölümü tamamlandı" şeklindeki açıklamasına geri dönelim.
ABD eski dışişleri bakanlarından Henry Kissinger'ın üzerinde durduğumuz meseleyle örtüştürebileceğimiz bir sözü var.
Şöyle bir söz:
"Gücünüzün gölgesi diplomasi masasına düşmediği sürece, o masada konuştuklarınız lakırtıdan öteye geçmez."
Suriye'deki deneyimler Rusların, masadaki müzakereleri sahadaki gerçeklikler üzerinden yürüttüğüne dair işaretler vermişti.
Bir ayı aşan sürenin sonunda Ukrayna sahasındaki "gerçeklikler" de, Moskova'yı yeni bir durum değerlendirmesi yapmaya itmiş olmalı.
Şöyle de düşünülebilir:
Şoygu "Özel operasyonun ana hedefinin ilk bölüm tamamlandı" derken, Financial Times'ta çıkan haberde dendiği gibi, baştaki hedeflerin bir kısmından vazgeçtiklerini zımnen ilan etmiş oluyor.
Dün yapılan Kiev ve Çirniçiv şehirleri ve çevresindeki askeri faaliyetlerin askıya alınacağı açıklaması bu bakımdan önem taşıyor.
Kısmi bir ateşkes için uygun zemin yakalanmış gibi duruyor.