Sırbistan-Kosova krizi: NATO ve Türkiye için çok ciddi sorun oluşturur
Sırbistan ile Kosova arasında krize sebep olan gelişmeleri yorumlayan uzmanlar; Rusya'nın bölgedeki varlığına dikkati çekerek, olası çatışma risklerini değerlendirdi.
ABONE OLHaber7.com / Gamze TÜRK
Sırbistan ile Kosova arasında geçtiğimiz gece sınırda artan gerginlik; NATO'nun "müdahale ederiz" açıklaması ve Kosova'nın, Sırbistan'a karşı aldığı kimlik kartı kararının uygulanmasını 30 gün ertelemesi sonrası dindi.
Her ne kadar kriz bir gün sürse de iki tarafın tehdit düzeyini aniden artırması; bölgedeki derin görüş ayrılıklarının nasıl da birdenbire sıcak çatışmaya dönebileceğini bir kez daha hatırlattı.
Biz de Haber7 olarak; uzun yıllardır sıcak temas riskinin her daim olduğu Balkanlar'daki Kosova krizini uzman isimlerle konuştuk.
CİHAT YAYCI: TÜRKİYE VE NATO İÇİN BİR RİSK
"Bu Ukrayna savaşı öncesinde, daha doğrusu 2014'te Rusya'nın Kırım'ı işgalinden sonra gündeme gelmişti. Kosova konusu Sırbistan konusu gündeme gelmişti. Rusya da Sırbistan vasıtasıyla orta Avrupa'da kendine müzahir büyük Sırbistan'ı hayal ediyor. Büyük Sırbistan hayalini hem Kosova'yı alarak hem de Bosna Hersek’i parçalayarak gerçekleştirmeyi düşünüyorlar. Bunun Sırbistan'dan başlatılacak bir kıvılcımla Bosna Hersek ve Kosova'ya sıçrama ihtimali yüksektir. Bu hem Avrupa güvenliği için hem NATO için hem de Türkiye için çok ciddi sorun oluşturur. NATO bu konuya müdahale olacağını söyledi."
NOT: Kosovo Force (KFOR) olarak adlandırılan ve NATO önderliğinde Kosova'daki güvenliği sağlamakla görevli çok uluslu barış gücünün içinde Türk askeri de var. KFOR, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 1244 sayılı kararından iki gün sonra, 12 Haziran 1999'da Kosova'ya girdi.
DOÇ. DR. OĞUZHAN BİLGİN, BÖLGEDEKİ RUS GÜCÜNE İŞARET ETTİ
"Açıkçası biz Balkanlar'daki gerilimin özellikle de Ukrayna'yı işgal girişiminden sonra daha çok Bosna'da artmasını beklerken haber Kosova'dan geldi. Kosova'da özellikle Sırpların yoğun yaşadığı bölgede hükümetin ciddi bir egemenlik sorunu yaşadığı anlaşılıyor. Kosova hükümeti kendi hukuku ve kendi egemenliğini bu bölgede uygulamaya çalıştığı zaman da bölgedeki Sırplar ve Sırbistan'dan bir tepkiyle karşılaştı. Aslında Kosova, Bosna, Sırbistan bu bölgede yaşanan gelişmeler, sadece bu bölgeyi ilgilendirmiyor. Bunun Batı-Rusya mücadelesiyle ve yine Rusya-Türkiye arasındaki mücadelelerle de alakası var. Balkanlar güç sahnesi. Hal böyleyken de Sırbistan, Bosnalı Sırplar ve Kosovalı Sırplar Rusya'nın önemli oranda etki alanında bulunuyor. Özellikle Bosnalı Sırplar ve Kosovalı Sırplar, Rusya'nın Donetsk, Lugansk, Donbas bölgesinde yarattığı durumu Kosova ve Bosna’da uygulamaya çalışıyorlar. Putin de AB ülkelerini bu durum üzerinden tahrik etmeye çalışıyor. Tabii bu noktada da Sırbistan bölgede önemli bir aktör konumunda. Yalnız Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, doğrudan Rusya'nın her dediğini yapacak, talimatlarını izleyecek bir aktör değil. Daha çok dengeleri gözeten bir denge siyasetçisi, yani Batı'yla, Avrupa ülkeleriyle, Türkiye ile ilişkileri sürdürmeye çalışan birisi. Sırbistan bölgedeki istikrarı sürdürmesi bakımından da hiçbir şekilde kendini diyaloga kapatmıyor. Nitekim gelişmelerden sonra diyalog mekanizmaları çalıştı. Vucic'in özellikle Türkiye ile olan ilişkileri bu noktada önem kazanıyor. Yani Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Vucic arasındaki yoğun görüşme trafiği ve iyi ilişkiler, bölgedeki istikrar için ve bölgedeki aralıklar içinde önemli bir avantaj. Vucic kendi ülkesindeki aşırı faşizan grupları, muhalefeti dizginlemek, onların da gücünü konsolide etmek durumunda. Zor bir denge gözetmek durumunda kalıyor. Ben bölgedeki gerilimin önümüzdeki süreçte de artacağını düşünüyorum. Çünkü hem Bosnalı Sırplar hem Kosovalı Sırplar hem de ırkçı Sırplar Vucic üzerine ciddi anlamda baskı kuruyorlar. Bunun üzerine Rusya’nın kurduğu baskı ekleniyor. Rusya Avrupa'nın yumuşak karnı olarak bu bölgeyi görüyor ve bu noktadan Avrupa'yı rahatsız etmek istiyor."
FERHAT PİRİNÇÇİ: GERGİNLİĞİN ARTMASINI İSTEYECEK TARAFLAR VAR
"Ben bu aşamada çatışma ve gerginliğin artmasını beklemiyorum. Bu sorun yeni ortaya çıkan bir sorun olmadığı gibi çözülmemiş olan bir sorun. Burada gelirin artmasını engellemek için Kosova yönetiminin attığı adımı önemli. Kosova devleti var. Bayrağıyla, sınırlarıyla var. Ancak 150'den fazla devlet Kosova’yı tanımasına rağmen Sırbistan ve tabii ki onu destekleyen Rusya sebebiyle BM Güvenlik Konseyi'nin onayı almadı, üye olamadı. Bu noktada aslında Sırbistan'ın doğrudan bir müdahalesi yok. Ondan ziyade Kosova sınırları içinde yaşayan Sırpların ortaya çıkartmış olduğu bir gerginlik söz konusu. Bölgesel istikrarı daha fazla bozmamak adına taraflar bence gerekli adımları attılar. Zaten Kosova'nın ertelemesi bunun göstergesi. Ama tabii ki öte yandan gerginliğin tırmanmasını isteyecek taraflar da bulunmakta. Bekleyip göreceğiz gibi görünüyor."