İtalya ve Almanya arasında gerginlik

İtalya'da 22 Ekim'de göreve gelen Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümetinin, ülkenin Akdeniz'de STK'lerin yürüttüğü göçmen kurtarma operasyonlarına yaklaşımında önceki hükümete nazaran değişiklik sinyalleri gözleniyor.

Sağ hükümetin İçişleri Bakanı Matteo Piantedosi'nin 23 Ekim'de Alman bayraklı "Humanity 1" ve Norveç bayraklı "Ocean Viking" gemisinin kurtardıkları göçmenleri bayrak ülkelerine götürmeleri yönünde verdiği notaya Almanya'dan yanıt geldi.

İtalyan basınındaki haberlere göre, Alman hükümeti, İtalyan hükümetine cevaben denizde hayat kurtarmanın önemini hatırlatan ve birçoğu tıbbi müdahaleye ihtiyaç duyan göçmenlere acil ve hızlı şekilde yardım etmesine yönelik nota verdi.

Bunun üzerine İtalya da Almanya'ya verdiği notada, SOS Humanity isimli STK'ye ait "Humanity 1" isimli gemisinin Akdeniz'de kurtardığı göçmenlerin nitelikleri ve geminin faaliyetlerine ilişkin detaylı bilgi isterken konunun İtalya İçişleri Bakanlığının alanı olduğunu kaydetti. İtalya ayrıca, Alman bayraklı STK gemisi "Humanity 1"in durumunun takip edildiğini ve gerekirse yardım sağlamaya hazır olduklarını bildirdi.

İtalyan basını, İtalya ve Almanya'nın düzensiz göç konusunda notalar üstünden karşı karşıya geldiğini ve durumun iki ülke arasında "bilek güreşine" döndüğünü yazdı.

ÜÇ FARKLI GEMİNİN KURTARDIĞI YAKLAŞIK BİN GÖÇMEN GÜVENLİ LİMAN BEKLİYOR

Akdeniz'de son günlerde yaptıkları operasyonlarla ülkeler arasında tartışmalara yol açan gemilerden "Humanity 1" 104'ü refakatçisiz çocuk olmak üzere 180 düzensiz göçmeni, SOS Akdeniz isimli STK de Norveç bayraklı "Ocean Viking" gemisi 234 göçmeni, Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) isimli STK de Norveç bayraklı Geo Barents gemisiyle 572 göçmeni kurtardı.

Her üç gemi de kurtardıkları göçmenlerle açık denizde beklerken göçmenleri bölgeye en yakın "güvenli" ülke olarak tanımladıkları İtalya ve Malta'ya götürmek için söz konusu ülkelere talepte bulundu. Üç STK de kurtardıkları göçmenleri tahliye için İtalya ve Malta'ya yaptıkları çağrılara henüz olumlu yanıt alamadıklarını bildirdi.

Son olarak "Ocean Viking" gemisi, İtalya ve Malta'nın çağrılarına yanıt vermemesi dolayısıyla İspanya, Yunanistan ve Fransa'dan yardım talebinde bulundu.

Göçmen karşıtı politikalarıyla bilinen İtalya Başbakan Yardımcısı ve Altyapı Bakanı Matteo Salvini, "Ocean Viking" gemisinin bu talebine ilişkin Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Bir Norveç gemisi nereye gitmeli? Basit, Norveç'e…" ifadesini kullandı.

İtalyan basını ayrıca söz konusu üç geminin, ülke kara sularına girişinin İtalya İçişleri Bakanlığınca yasaklandığını yazdı. Haberlerde, bakanlığın, STK gemilerinin, kurtardığı göçmenleri bayraklarını taşıdıkları ülkelere götürmesinden yana olduğu belirtildi.

İTALYA'DAN DÜZENSİZ GÖÇTE "KAPALI LİMAN" POLİTİKASINA GERİ DÖNÜŞ SİNYALİ

İtalya'da kısa süre önce göreve gelen İçişleri Bakanı Matteo Piantedosi, Akdeniz'de kurtarma operasyonu yapan Norveç bayraklı "Ocean Viking", diğeri Almanya bayraklı "Humanity 1" isimli gemilerin, sınır güvenliği ve kontrolü ile yasa dışı göçle mücadele konusunda uluslararası ve İtalya'nın mevzuatlarına uygun davranmadığına ilişkin bir yönerge imzalamıştı.

İtalyan basınında, Piantedosi'nin bu yönergesi, düzensiz göç konusunda, İtalya'nın 2018-2019 döneminde uyguladığı "kapalı liman" politikasına geri dönüş sinyali olarak yorumlanmıştı.

Diğer yandan, İtalya İçişleri Bakanlığının verilerine göre, ülkeye yılbaşından bugüne kadar ulaşan düzensiz göçmen sayısı 85 bin 991'i buldu.

AKDENİZ'DE DÜZENSİZ GÖÇ SORUNU

Akdeniz'in İtalya, Malta ile Libya arasında kalan bölgesi, son yıllarda Afrika'dan Avrupa'ya geçişte sık kullanılan düzensiz göç rotalarından biri olarak öne çıkıyor.

Deniz ve hava koşullarının iyi seyrettiği günlerde söz konusu güzergahta göç hareketliliği yoğunlaşıyor.

Denizde yardım çağrısı yapan düzensiz göçmenleri, Avrupalı devletler yerine genellikle Avrupa menşeli sivil toplum kuruluşları kurtarıyor.

Akdeniz'i geçebilen ya da kurtarılan göçmenlerin Avrupa'da ilk ayak bastıkları yer, genellikle İtalya oluyor.

Göçmenler, teknelerin alabora olması sonucu ya da kalabalık nedeniyle havasız kalmak gibi nedenlerden hayatlarını kaybedebiliyor.