ABD ve Batı'da, pohpohlanan LGBT'den memnun olmayanlar da var

Kanal 7 Dış Haberler Servisi / Bartu Eken'in haberi

Son yıllarda özellikle ABD ve Batı dünyasında LGBT skandalı hükümet politikalarıyla birlikte sistematik olarak yaygınlaştırıldığını gözlemlemek mümkün.

Amerika'da 20 eyalet dışında tüm bölgelerde eşcinsel evlilik yasallaştırılmış durumda.

LGBT'liler artık sadece sokaklarda değil, okullarda ve ibadethanelerde dahi çocukların karşısına rol model olarak çıkartılıyor.

Aile değerlerini korumak isteyen muhafazakar ebeveynler ise bu konudan hem rahatsız hem de meşru yollardan çare arıyor.

Amerika'da hararetle tartışılan bu konu, son aylarda toplumun ciddi bir şekilde ayrışmasına sebep oluyor.

İlkokul çağındaki çocukların eğitim müfredatlarına kadar inen "lezbiyen, gay, transseksüel" kavramları çocukların zihinlerinde hem anlam karmaşasına neden oluyor; hem de psikolojik anlamda ciddi sorunları beraberinde getiriyor.

Okyanus ötesinde birçok okulun sene sonu programlarında "drag queen" ismiyle adlandırılan transeksüeller küçük çocukların karşısına çıkartılmış; bu durum normalleştirilmeye çalışılmıştı.

Bazı eyaletlerdeki okullar ise, siyasi ve bölücü olarak tanımladıkları LGBT'lilerin kullandığı gökkuşağı bayrağını binalarına asma uygulamasını reddediyor.

ABD'de yasalar LGBT'yi koruyup teşvik ederken halkın protestoları ise yakın gelecekte bir sonuç verecek gibi görünmüyor.

Zira ABD sadece kendi ülkesinde değil diğer ülkelerde de LGBT'nin desteklenmesi konusunda adımlar atıyor.

2024 seçimlerinde olası bir Cumhuriyetçi iktidar göreve gelirse bu durumda keskin olmasa da bazı değişikliklerin meydana geleceği öngörülebilir.

İTALYA'DA HÜKÜMET LGBT İLE MÜCADELEDE KARARLI

Avrupa'nın birçok ülkesinde de benzeri bir tablo mevcutken; İtalya'da Meloni iktidarıyla beraber LGBT ile mücadele devlet eliyle gerçekleşmeye başladı.

Geleneksel aile yapısını ciddi bir şekilde savunan, eşcinsel evliliklere ve kürtaja karşıtlığıyla bilinen Meloni'nin politikaları birçok tartışmayı beraberinde getiriyor.

İtalyan hükümetinin önceliği sözde eşcinsel ebeveynliği engellemeye yoğunlaşıyor.

Başbakan Meloni'nin koalisyonu, LGBT'lilerin evlat edinme yoluyla çocuk yetiştirmesini onaylamıyor ve ülke yasalarının çocukların iki annesi ya da babası olmasına izin vermediğinin altını çiziyor.

Hükümetin karşısında bulunanlar ise Meloni'nin radikal destekçilerini yatıştırmak için böyle bir politika izlediğini öne sürüyor.

Ayrıca Meloni'nin düzensiz göçün kontrol edilememesi ve yoksullukla mücadele gibi farklı problemlerden başka yöne çekmeyi amaçladığı ifade ediliyor.

İtalya özellikle Katolik ve muhafazakarların tüm itirazlarına rağmen 2016’da eşcinsel çiftlere yasal tanıma sağlamış; medeni birliktelik adı verilen uygulama büyük tepki toplamıştı.

AB ÜYESİ MACARİSTAN'DA LGBT RAHATSIZLIĞI

Toplumun tepkisini çeken LGBT ile hükümet noktasında mücadele eden bir başka Avrupa ülkesi ise Macaristan.

Ülkede geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren yasayla birlikte LGBT tanıtımları yasaklandı.

Uygulamayla LGBT temalı filmler ya da diziler televizyonun en çok izlendiği prime time sırasında yayınlanamıyor.

Öte yandan ilgili kitaplar 18 yaşından küçüklere yasaktır şerhi düşülerek satılabiliyor.

Yasanın onaylanmasından kısa bir süre sonra, AB Komisyonu durumdan rahatsız oldu.

LGBT bireylere yönelik ayrımcılık yarattığı gerekçesiyle ülkedeki yasayı Avrupa Adalet Divanı'na taşıdı.

Macaristan Adalet Bakanı Judit Varga ise, eğitimin ulusal hükümetlerin karar vereceği bir konu olduğunu özellikle vurguladık dedi.

Budapeşte'nin geri adım atmayacağını kesin bir dille ifade etti.

Avrupa Adalet Divanı, Komisyonu haklı bulması durumunda, Macaristan'a para cezası uygulayabilme yetkisine sahip.

Bu durum da LGBT skandalının Avrupa'da nasıl adım adım dayatmacı bir niteliğe dönüştüğünü gösteriyor.

RUSYA LGBT PROPAGANDASINA KARŞI SERT ÖNLEMLER ALIYOR

Doğu Avrupa'da LGBT propagandasına karşı en aktif rol oynayan ülke ise kuşkusuz Rusya.

Rusya Devlet Duması geçtiğimiz yıl çocuklara yönelik LGBT propagandasını yasaklayan yasayı tüm yaş gruplarını kapsayacak şekilde genişletti.

Yeni yasa bağlamında internet sitelerinde, filmlerde, kitaplarda, reklamlarda ya da halka açık yerlerde LGBT ilişkiyi teşvik ettiği düşünülen herhangi bir olay ya da eylem; ağır para cezasına çarptırılabiliyor.

Yasa kapsamında verilecek ceza bireyler için 400 bin ruble kurumlar için ise 5 milyon rubleye kadar çıkabiliyor.

Bu eylemleri gerçekleştiren ve Rusya vatandaşı olmayan yabancılar ise 15 gün hapisle karşılaşabiliyor ya da sınır dışı edilme cezasına çarptırılıyor.

Rus Meclisi konuyla ilgili geçtiğimiz günlerde yeni bir adım daha attı.

Yeni yasa düzenlemesi ile ülkede ameliyat veya medeni durum yoluyla cinsiyet değişikliği yasaklandı.

Tasarıyı savunanlar LGBT örgütlerinin "gençlere karşı yıkıcı faaliyetler yürüttüklerini ve aileye zarar verdiğini" ileri sürüyor.

Parlamentodaki ana grupların liderleri tarafından önerilen metin, "geleneksel aile değerlerini" savunan ve evliliği yalnızca "bir erkek ve bir kadının birlikteliği" olarak tanımlayan Rusya Anayasasına dayandırılıyor.

BATI ÜLKELERİNDE DE LGBT TEHDİT OLARAK GÖRÜLÜYOR

Görüleceği üzere Batı'nın tamamı toplumun tepkisini çeken LGBT'yi desteklemiyor ve kendi içlerinde gerek halk olarak gerekse hükümetler babından çeşitli mücadele yöntemleri benimsiyor.

Ancak bu mücadeleye karşı olan kurumların daha etkin olduğu düşünülüyor.

Nitekim çok uluslu şirketler ve ABD başta dahil olmak üzere birçok ülke farklı cinsel yönelimleri sapkınlık olarak nitelemiyor ve doğal olarak tanımlıyor.

İlerleyen yıllarda bu çatışmanın artacağından endişe ediliyor.