İngiltere'de, mültecileri Ruanda'ya sürme planı onaylandı
İngiltere'de, sığınmacıları Ruanda'ya göndermeyi amaçlayan planın ilk aşaması onaylandı. Kasım ayında Yüksek Mahkeme'nin reddettiği ilk planda neler değişti de yeni plan kabul edildi? İşte detaylar.
ABONE OLİngiltere'de milletvekilleri, sığınmacıları Ruanda'ya gönderme planını canlandırmak için geçtiğimiz haftalarda hazırlanan acil durum yasa teklifinin lehine oy kullandı.
Yasa teklifi Avam Kamarası'ndaki ilk oylamayı 44 farkla geçti. Ancak yasanın yeni yılda yeniden gündeme alınması ve üzerinde tekrar oylama yapılması bekleniyor.
İngiltere’de Yüksek Mahkeme, Kasım'da hükümetin sığınmacıları Ruanda’ya göndermek için hazırladığı ilk planın yasalara aykırı olduğuna hükmetmişti.
Yüksek Mahkeme aynı kararda, Ruanda'nın "sığınmacıların güvenliğine dair verdiği vaatlerin bir kısmını yerine getirmeyen, imzaladığı anlaşmalara riayet etmeyen bir ülke izlenimi verdiğini kaydetmişti.
Buna karşılık hükümet, Ruanda ile iltica sürecini güçlendirmek için Ruanda devleti ile yeni bir anlaşma imzaladı ve bu ülkenin "güvenli" olduğunu ilan ettiği yeni bir yasa teklifi hazırladı.
Hükümet, yeni yasanın göçmenleri botlarla ülkeye yasa dışı giriş yapmaktan caydırmak için tasarlandığını açıklıyor.
Başbakan Rishi Sunak, sığınma başvurusu yapanların Ruanda’ya gönderilmesini ve başvurularının bu ülkede değerlendirilmesini amaçlıyor.
Ancak oylama öncesinde Muhafazakar Parti milletvekilleri arasında yasanın içeriği konusunda anlaşmazlıklar yaşandı. Bazı milletvekilleri tasarıya karşı oy kullanacaklarını söyledi.
Muhafazakar Parti'de sola daha yakın konumlanan milletvekilleri yasanın bu haliyle kabul edilebileceğini ancak kesinlikle ötesine gitmemesi gerektiğini söylerken partinin sağındaki vekiller yasanın yetersiz olduğunu savundu ve İngiltere'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nden çıkmasını önerdi.
Oylamada toplamda 350 Muhafazakar Parti milletvekilinden 313'ü tasarının lehine oy kullanırken 37'si çekimser kaldı. Karşı oy kullanan olmadı.
Muhalefette ise tasarıya karşı oy kullanan sayısı 270, çekimser kalan sayısı ise 21 oldu.
Bu oylama, Rishi Sunak için mecliste kendisine destek olduğunu ispatlamak için bir fırsat olarak değerlendiriliyordu. Oylamayı kaybetmesi durumunda partisi içinde bir isyan yaşanabilir ve başbakanın istifası talep edilebilirdi.
Yüksek Mahkeme neden ilk Ruanda planını engellemişti?
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak bir süredir Manş Denizi’nden botlarla ülkeye yasa dışı giriş yapanların sayısını azaltmayı hedefliyordu.
Sunak, Ruanda planının ilk aşamasında sığınma başvurusu yapanların Ruanda’ya gönderilmesini ve başvurularının bu ülkede değerlendirilmesini planlıyordu.
Bu yöndeki girişimleri, sığınmacıların bulunduğu bir uçak Ruanda'ya doğru havalanmak üzereyken, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) "Buna karşı açılan davalar sonlanana kadar kimse gönderilmemeli" kararıyla boşa düşmüştü.
Ardından İngiltere Yüksek Mahkemesi Kasım'da oybirliğiyle Ruanda planının hukuka aykırı olduğuna hükmetmişti.
Mahkeme, Ruanda'ya gönderilecek sığınmacıların kendi ülkelerine geri gönderilme riski altında olacağını söylemişti. Bu da İngiltere'nin taraf olduğu, işkence ve insanlık dışı muameleyi yasaklayan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlali anlamına geliyordu.
Kararda ayrıca Ruanda'nın kötü insan hakları sicili ve geçmişte mültecilere yönelik muamelesine ilişkin endişelere de yer verildi.
Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), mahkemeye verdiği bilgide Ruanda'nın 2020-2022 yılları arasında Afganistan, Yemen ve Suriye'den gelen kişilerin sığınma taleplerinin tamamını geri çevirdiğini söyledi.
Ruanda hükümeti ise mahkeme kararını reddetti ve, "İnsani sorumluluklarımızı ciddiye alıyoruz ve bunları yerine getirmeye devam edeceğiz" dedi.
Yeni teklif neleri içeriyor?
İngiltere hükümeti, milletvekilleri tarafından onaylanması gereken yeni yasa teklifinin Ruanda'nın güvenli bir ülke olduğunu açıkça ortaya koyduğunu öne sürüyor.
Hükümet, İngiliz yargıç ve mahkemelerinin İngiltere İnsan Hakları Yasası'nın bazı bölümlerini göz ardı etmelerini istiyor.
Yeni yasa tasarına göre sığınmacılar, kişisel durumlarına bağlı olarak Ruanda'ya gönderilmelerine itiraz edebilecek.
Ancak bakanlar bireysel davalar sürerken AİHM'in Ruanda'ya gönderilecek uçakları engelleme yönündeki emirlerini görmezden gelebilecek.
Bazı Muhafazakar Partili siyasetçiler yasanın mahkemeler tarafından tekrar engellenme riski olduğunu düşünüyor. Diğerleri ise yasanın uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirtiyor.
Ruanda ile yapılan yeni anlaşma neleri içeriyor?
İngiltere 5 Aralık'ta Ruanda ile yeni bir göç anlaşması imzaladı.
İçişleri Bakanı James Cleverley, bu anlaşmanın sığınma talebinde bulunmak üzere Ruanda'ya gönderilen herhangi bir kişinin geri gönderilme riski altında olmayacağını garanti altına aldığını iddia etti.
Anlaşmanın diğer bölümlerinde ise şunlar yer aldı:
- Ruanda'nın yükümlülüklerine uymasını sağlamak için yeni bir bağımsız izleme komitesinin oluşturulması
- İngiltere'nin, İngiliz ve İngiliz Milletler Topluluğu yargıçlarının yeni bir temyiz sürecine başkanlık etmeleri için ödeme yapması
- İngiltere'nin ayrıca Ruanda'ya yerleştirilen kişilerin konaklama ve yaşam masraflarını beş yıla kadar ödemesi