İsrailli bakandan iğrenç teklif! ABD'yi bile şaşırtan skandal: Endişe verici...
İsrail Ulusal Misyonlar Bakanı Orit Strock, Sde Teiman gözaltı merkezinde tutulan bir Filistinliye tecavüz ettikleri gerekçesiyle İsrailli askerler hakkında gözaltı kararı veren askeri savcılar hakkında soruşturma başlatılmasını talep etti.
ABONE OLThe Times of Israel gazetesinin haberine göre, Strock, Sde Teiman gözaltı merkezinde tutulan bir Filistinliye tecavüz etmekle suçlanan İsrailli askerlerin davasına bakan askeri mahkeme yetkilileri hakkında İsrail Kabine Sekreteri Yossi Fuchs'a mektup yazdı.
Strock, mektubunda, davanın kabinede görüşülmesini, görevli askeri savcılar hakkında soruşturma açılmasını istedi.
Aşırı sağcı Bakan Strock, askeri başsavcının bu davadaki tutumunun "İsrail devletine korkunç stratejik zarar verdiğini" savundu.
Askeri savcıların basına davaya ilişkin bilgi sızdırdığını da ileri süren Strock, "İsrail kabinesinin, kendi yetkisi altındaki bir kurumun askerlere karşı medya kampanyası yürütmesine seyirci kalamayacağını" ifade etti.
Strock, davaya ilişkin basının eline geçen materyallerin "çarpıtıldığını" iddia etti.
Kanal 12 televizyonu, Negev Çölü'ndeki Sde Teiman gözaltı merkezinde tutulan bir Filistinliye İsrailli askerlerin tecavüzünün güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerini yayımlamıştı.
İSRAİLLİ BAKANLAR TECAVÜZCÜ ASKERLERE SAHİP ÇIKMIŞTI
İsrail askeri polisinin, bir Filistinliye tecavüz edildiği suçlamasıyla 10 İsrail askerini gözaltına almak üzere 29 Temmuz'da Sde Teiman'a gelmesinin ardından gözaltına alınacak askerlerin direnmesi sonucu olaylar çıkmıştı.
Başta aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich olmak üzere bazı İsrailli bakanlar tecavüzcü askerlere destek mesajları vermişti.
Bu mesajların hemen ardından aralarında milletvekillerinin de olduğu çok sayıda aşırı sağcı İsrailli, Sde Teiman'a baskın düzenlemişti.
Benzer gruplar, akşam saatlerinde de gözaltına alınan askerlerin götürüldüğü askeri mahkemenin bulunduğu Beit Lid üssüne zorla girmişti.
Aşırı sağcıların bir gün içinde iki askeri üsse baskın düzenlemesi İsrail'de yoğun tartışmalara yol açmıştı.
"TECAVÜZ, İŞKENCE VE TACİZ HABERLERİ OLDUKÇA ENDİŞE VERİCİ"
Beyaz Saray Sözcüsü Jean-Pierre, günlük basın brifinginde İsrail askerlerinin Sde Teiman gözaltı merkezinde alıkoydukları bir Filistinliye tecavüz etmesine ilişkin haberleri değerlendirdi.
Jean-Pierre, bu haberlere ilişkin, "Tecavüz, işkence ve taciz haberleri oldukça endişe verici. İsrail'e, tüm mahkumlara uluslararası hukuka uygun şekilde insani ve onurlu şekilde davranması gerektiği, mahkumların insan haklarına saygı duyması ve her türlü suistimal ve ihlalde sorumlu davranması konusunda açık ve tutarlı olduk." dedi.
İsrail ordusunun olayla ilgili başlattığı soruşturmayı takip ettiklerini ve bu konuyu İsrailli muhatapları nezdinde izleyeceklerini belirten ABD'li sözcü, herkesin hukukun üstünlüğüne uygun şekilde davranması gerektiğini belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller da Sde Teiman gözaltı merkezindeki tecavüz olayıyla ilgili, "Herhangi bir mahkuma cinsel taciz ve tecavüze sıfır tolerans olmalıdır. Nokta. Bu, ABD'nin temel bir inancıdır." açıklamasını yapmıştı.
"İSRAİL ASKERLERİNİN BİR FİLİSTİNLİYE TECAVÜZ GÖRÜNTÜLERİNİN TAKİBİ YAPILMALI"
BM Genel Sekreter Sözcüsü Farhan Haq, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevapladı.
Haq, İsrail hapishanelerinde Filistinlilerin maruz kaldığı insanlık dışı uygulamalarla ilgili soruya, "İnsan hakları normları bu ölçüde ihlal edildiğinde, bunun takibinin yapılması gerektiğine inanıyoruz." sözleriyle cevap verdi.
"Biz kendimiz, Filistinli tutukluların durumuyla ilgili endişelerimizle ilgili kendi raporlarımızı yayınladık." diyen Haq, "İsrail ve işgal altındaki Filistin topraklarıyla ilgilenen insan hakları meslektaşlarımız tüm bu iddiaları takip etmeye devam edecek." diye ekledi.
Söz konusu olayla ilgili "endişeleri" olduğunu söyleyen Sözcü Yardımcısı, "Temel insan hakları normlarının ihlaline ilişkin tüm bu iddiaların kapsamlı bir şekilde araştırılması ve hesap verilebilirliğin sağlanması gerektiğine inanıyoruz." ifadelerine yer verdi.
Haq, BM İnsan Hakları Konseyi'nden birçok kişinin bölgede inceleme yapmak için gerekli vizeyi İsrail'den alamadığı hatırlatılınca, "Sadece insan hakları çalışanlarından değil, aynı zamanda insani yardım çalışanlarımızdan ve sivil toplum örgütlerinin insani yardım çalışanlarından da var." dedi.
Haq, İsrail yetkililerini, İsrail'de ve ilgili bölgelerde, "çalışmalarını sürdürmeleri gereken kişilere tüm vizeleri sağlamaya" davet etti.
"SORUMLULAR HESAP VERMELİ"
Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, sosyal medya hesabından, İsrail'deki hapishane ve gözaltı merkezlerinde gerçekleşen "insanlık dışı" uygulamalara ilişkin açıklama yaptı.
Söz konusu uygulamaları "insanlığın en kötü hali" olarak nitelendiren Lazzarini, "Sorumlular hesap vermeli, mağdurlar adalete kavuşmalı." ifadesini kullandı.
Lazzarini, UNRWA'nın gözaltı merkezlerindeki insanlık dışı uygulamalara nisan ayında dikkati çektiğini, BM İnsan Hakları Ofisinin hazırladığı son raporların da bu uygulamaları detaylıca ele aldığını belirtti.
İsrailli insan hakları kuruluşu B'Tselem'in hazırladığı "Cehenneme hoş geldiniz: İsrail hapishaneleri işkence kampları ağına dönüştü" başlıklı rapora işaret eden Lazzarini, söz konusu gözaltı merkezlerinde tutulan Filistinlilerin ifadelerinin "yürek parçalayıcı" olduğunu vurguladı.
Lazzarini, bu raporda, "Filistin halkına karşı sistematik ve kasıtlı bir insanlıktan çıkarma ve işkence politikasının anlatıldığını" ifade etti.
B'Tselem'in raporunda, aralarında kadın, çocuk, doktor, akademisyen, avukat, üniversite öğrencisi ve siyasi liderlerin de bulunduğu eski tutukluların, İsrail'in Gazze'ye saldırılarını başlattığı 7 Ekim 2023'ten sonra İsrail hapishanelerinde yaşadıklarına yer verilmişti.
Söz konusu Filistinliler, cezaevlerinde tecavüz, aşağılanma, aç bırakılma, keyfi ve ağır şiddet dahil olmak üzere sürekli kötü muamele ve işkenceye dayanan sistematik bir politika uygulandığını anlatmıştı.
İSRAİL'İN "İDARI TUTUKLULUK" UYGULAMASI
İsrail, "idari tutukluluk" adını verdiği uygulamayla, suçlama ve yargılama olmaksızın Filistinlileri 1 aydan 6 aya kadar alıkoyabiliyor.
Askeri mahkemeler, "İsrail'in güvenliği için tehlike teşkil ettiğine" karar vererek tutukluya hangi suçla itham edildiğini açıklamadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.
GÖZALTINA ALINAN ASKERLERDEN 5'İ SERBEST BIRAKILMIŞTI
Gözaltına alınan 10 askerden 5'i İsrail mahkemesince serbest bırakılırken, diğerlerine ilişkin soruşturma sürüyor.
İsrail mahkemesi, bir Filistinliye tecavüzle suçlanan 5 askerin gözaltı sürelerini 11 Ağustos Pazar gününe kadar uzattı.,
SDE TEİMAN GÖZALTI MERKEZİ SIK SIK İŞKENCEYLE GÜNDEME GELİYOR
İsrail'in güneyinde bulunan, alıkonulan Gazzelilerin tutulduğu Sde Teiman gözaltı merkezi, sık sık işkencelerle gündeme geliyor.
New York Times gazetesinde geçen ay yer alan haberde, Sde Teiman gözaltı merkezinde, alıkonulan Gazzelilerin etrafı açık bir alanda gözleri bağlı olarak günde 18 saate kadar elleri kelepçeli şekilde yerde sessiz şekilde oturtulduğu belirtilmişti.
Haberde, gözaltı merkezine getirilen Filistinli tutukluların burada 3 aya kadar tutulduğu ve sorgulama süreçlerinde birçok kişinin insanlık dışı muameleye ve işkenceye maruz kaldığı kaydedilmişti.
Burada tutulan ve daha sonra serbest bırakılan bazı Gazzeliler, Sde Teiman'da maruz kaldıkları işkenceleri dile getirmişti.
İsrail askeri polisi, bir Filistinliye tecavüz ettikleri suçlamasıyla 10 İsrail askerini gözaltına almak üzere Sde Teiman'a gelmiş, gözaltına alınacak askerlerin direnmesi nedeniyle olaylar çıkmıştı.
İsrailli aşırı sağcı siyasetçiler, yüzü maskeli ve silahlı askerler ve aşırı sağcı fanatik gruplar askeri üsse baskın düzenlemişti. Benzer gruplar akşam saatlerinde de gözaltına alınan askerlerin götürüldüğü askeri mahkemenin bulunduğu üsse zorla girmişti.
Aşırı sağcıların bir gün içinde 2 askeri üsse baskın düzenlemesi, İsrail'de yoğun tartışmalara yol açmıştı.