Avrupa ülkeleri İsrail'le yolunu ayırıyor! İlk sinyaller geldi
İsrail’i haklı bulup bir yıldır Filistin’deki soykırımı sessizce izleyen Avrupa'da 42 bin kişinin şehit olmasının ardından İsrail'e karşı tavır koymaya başladığı görüldü. Fransa, Almanya ve İtalya'dan ilk sinyaller verildi.
ABONE OLFransa Cumhurbaşkanı Macron’un “İsrail bir BM kararıyla kurulduğunu unutmasın” diyerek Netanyahu’yu uyardığı belirtiliyor. İtalya Başbakanı Meloni, Lübnan’a gidiyor. Almanya’dan da İsrail’e silah ambargosu sinyalleri var.
İnsancıl ve uluslararası hukuk gibi savunduğu tüm değerleri İsrail uğruna ardında bırakan, soykırıma 1 senedir arka çıkarak silah desteğini ve ticaretini sürdüren Avrupa’nın işgalci İsrail’e karşı politika değişikliğine gittiği gözlemleniyor. Fransız basını, Lübnan’a karşı başlattığı işgal sonrası İsrail’e karşı tavır alan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, İsrail’in BM kararları ile kurulduğunu hatırlatarak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu “Bu kararlara uymaya” çağırdığını iddia etti. Fransa daha önce İsrail’e karşı silah ambargosunu Avrupa Birliği toplantılarında dile getirmiş, ateşkes çağrısında bulunmuştu. İtalya Başbakanı Georgia Meloni de Lübnan’a gideceğini duyurdu. Avrupa Birliği içerisinde Filistin davasını en yüksek sesle dile getiren İspanya, geçtiğimiz günlerde AB-İsrail arasındaki silah ve ticaret anlaşmalarının askıya alınmasını talep etmişti. Gelişmeler, İsrail'i destekleyen İngiltere-ABD ikilisiyle kıta Avrupası arasında fikir ayrılığı netleşmesi olarak değerlendirildi.
MACRON’DAN DİKKAT ÇEKEN ÇAĞRI
Fransa basınında yer alan haberlere göre, Macron kabine toplantısında İsrail'e BM kararlarına uyması çağrısında bulundu. BM'nin İsrail'in Filistin topraklarında kurulmasına zemin hazırlayan 29 Kasım 1947'de aldığı karara atıfta bulunan Macron, "Bay Netanyahu ülkesinin BM kararıyla kurulduğunu unutmamalı" ifadelerini kullandı. Macron, Lübnan ve Gazze'ye saldırıları bağlamında İsrail hükümetine "BM kararlarını göz ardı etmenin zamanı değil" dedi. Fransa'nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki beş daimi üyeden biri olması Macron'un çıkışını önemli kılıyor. Macron'un açıklamalarının ardından Fransa, kasım ayında Paris'te düzenlenecek askeri denizcilik fuarına katılımını yasakladı. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, karara tepki göstererek "Fransa Cumhurbaşkanı (Emmanuel) Macron'un icraatları Fransız ulusu ve savunduğunu iddia ettiği özgür dünyanın değerleri için bir utanç kaynağıdır" dedi. Paris, bu yılın başlarında İsrailli firmaların bir askeri ticaret fuarına katılmını da yasaklamıştı.
MELONİ LÜBNAN’A GİDİYOR
Avrupa'nın bir başka önde gelen devlet İtalya da işgalci güce karşı sesini daha çok yükseltiyor. İtalya Başbakanı Giorgia Meloni gelecek hafta İsrail saldırısı altındaki Lübnan'ı ziyaret edeceğini açıkladı. Meloni, İtalyan Senatosu'nda yaptığı konuşmada “İsrail güçlerinin tutumunun tamamen haksız olduğuna inanıyoruz” dedi ve bunu Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmaların sona erdirilmesine ilişkin BM kararının “açık bir ihlali” olarak nitelendirdi. İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani’nin de gelecek hafta İsrail ve Filistin'e giderek diplomatik temaslarda bulanacağı kaydedildi.
İRLANDA, AB-İSRAİL ORTAKLIĞINI SORGULUYOR
Diğer taraftan İrlanda Başbakanı Simon Harris, Uluslararası Adalet Divanının (UAD) görüşlerinin tüm ülkelere yükümlülük getirdiğini söyledi. Harris, "AB-İsrail Ortaklık Anlaşması'nın yeniden gözden geçirilmesi çok uygundur. Bu, İrlanda halkının da hükümetinin de görüşüdür. Ayrıca İrlanda, UAD'nin temmuzdaki tavsiye görüşü bağlamında, Avrupa'daki herkesin işgal altındaki Filistin topraklarından yapılan ticaret konusunda harekete geçmesini beklemeyecek" diye konuştu.
ALMANYA İKİ ARADA BİR DEREDE
Son bir senede İsrail’i AB içinde en fazla destekleyen Almanya’da silah ambargosu gündemde. Politico'ya konuşan bir Alman yetkili, Berlin'in İsrail'e silah ambargosu uygulanmadığı yönündeki ısrarına rağmen, üst düzey Alman liderlerinin İsrail'e silah satışını engellediğini söyledi. Koalisyonun Yeşiller Partili Dışişleri Bakanı Annelena Baerbock ve Ekonomi Bakanı Robert Haabeck’in “İsrail’e sevkiyatı yapılan silahların ihracatını azaltmaya çalıştığı” iddiaları ortaya atıldı. Scholz hükümeti, iddiaları reddederek “İsrail’e silah tedariki yaptık ve yapmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.
İsrail soykırımının, halihazırda kırılgan olan koalisyon yönetimi içinde derin bir çatlak oluşturduğu düşünülüyor. Son olarak aşırı sağcı AfD de hükümeti eleştirerek
"Gerilimin azaltılmasına katkıda bulunmak yerine yangına körükle gidiyorsunuz"
dedi.
BELÇİKA DA FİLİSTİN’İ TANIYACAK
Belçika Başbakan Yardımcısı Petra De Sutter, "Ya şimdi ya hiç" diyerek ülkesine Filistin'i tanıma çağrısında bulundu. Sutter ve partisi, yaptıkları çağrıya ilişkin teklifi Meclis'e sunacaklarını açıkladı. İsrail saldırılarının başladığı 7 Ekim 2023 sonrası Avrupa’dan İspanya, Norveç ve İrlanda ve Slovenya Filistin’i devlet olarak tanıdığını açıklamıştı.
İSPANYA’DAN AMBARGO ÇAĞRISI
Öte yandan Avrupa'da İsrail karşıtı cephenin önde gelen liderlerinden biri de Sanchez geçtiğimiz günlerde uluslararası topluma, İsrail'e silah sevkiyatını derhal askıya alması yönünde çağrıda bulunarak, "Uluslararası toplumun uyanmasının ve (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu'nun güç kullanarak yeni bir bölgesel düzen dayatma talebine karşı kararlılıkla hareket etmesinin zamanı geldi" demişti.
AB pazarında İsrail'e imtiyaz tanıyan Serbest Ticaret Anlaşması'nın askıya alınmasını da İrlanda hükümetiyle birlikte talep eden Sanchez, diğer AB üyelerinin buna yanıt vermesini istediklerini açıklamıştı. Sanchez, İsrail’in söz konusu anlaşmanın 2’nci maddesini, yani insan haklarına saygı şartını ihlal ettiğini belirtmişti.