İsrail medyası: Türkiye Ege'den Körfez'e tüm caydırıcılık sistemlerini çökertmek üzere

İsrail gazetesi Israel Hayom, Ankara'nın Somali'yi bir "vekil (Proxy) devlet" olarak kullandığını, NATO denetimi dışında füze ve nükleer teknoloji denediğini ve bölgedeki dengeleri kökünden sarsacak bir strateji izlediğini yazdı.

ABONE OL
GİRİŞ 09.12.2025 00:34 GÜNCELLEME 09.12.2025 00:34 DÜNYA
İsrail medyası: Türkiye Ege'den Körfez'e tüm caydırıcılık sistemlerini çökertmek üzere

Sömürge geçmişi bulunmayan Türkiye'nin Afrika kıtası ile ticari ilişkilerde dostane temellere dayandı derinleşen yakınlaşması bölgede kirli hesapları olan İsrail'de endişe kaynağı oldu. 

Osmanlı zamanında 500 yıl öncesi, gönderdiği donanmayla sömürgeci Portekizlilerden Somali'yi koruyan Türkler AK Parti hükümeti döneminde ülkedeki stratejik atılımlarla Kızıldeniz'de de oyunları bozmaya devam ediyor.

Ülkenin bakanlarından Türkiye'ye övgü üstüne övgü... 'Yanımızda Türk devleti var'

"TÜM DENGELERİ ALTÜST EDEBİLİR"

Savaş suçlusu Başbakan Netanyahu'nun hükümetine yakınlığıyla bilinen Israel Hayom gazetesinde yayınlanan bir analizde, Türkiye'nin Kızıldeniz'deki sessiz güç oyunlarıyla Somali'yi bir "vekil devlete" dönüştürdüğü öne sürüldü. Analist Shay Gal imzalı yazıda, Ankara'nın bu hamlesinin bölgedeki tüm stratejik dengeleri altüst etme potansiyeli taşıdığı vurgulandı.

Yazıda, Türkiye'nin Somali'deki yumuşak güçleri olan STK'lar ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) üzerinden başka planlar yürütüldüğü iddia edildi.

Ankara'nın Somali'de binlerce askeri eğiten bir üs, uzun süreli imtiyazlarla kontrol ettiği bir liman ve havalimanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adını taşıyan bir hastane ve ülkede yarım asır sonra kurulan ilk yabancı banka olan bir Türk devlet bankası aracılığıyla yönetime sızdığı belirtildi. 

AFRİKA'NIN KALBİNDE GÖZLERDEN IRAK "FIRLATMA KORİDORU"

Analizde, Somali'nin koruma ve altyapı karşılığında egemenliğini Türkiye'ye devrettiği, Ankara'nın ise bu sayede kıyı şeridi, imtiyazlar ve NATO'nun denetleyemeyeceği bir "fırlatma koridoru" elde ettiği savunuldu. Kızıldeniz'deki asıl stratejik değişimin Yemen'de değil, Türkiye'nin Somali'de kurduğu bu denizaşırı düzende yaşandığına dikkat çekildi. Husiler ve İran'ın manşetleri süslediği, ancak bir NATO üyesi olan Türkiye'nin sınırlarının çok ötesine uzanan bu güç gösterisine dünyanın göz yumduğu ifade edildi.

TÜRKİYE'NİN GİZLİ NÜKLEER PROGRAMI

Türkiye'nin Somali'deki varlığının, NATO'nun izleyemediği, Avrupa'nın şekillendiremediği ve İran'ın dahi gıpta edebileceği "ikinci bir stratejik coğrafya" inşa etme çabasının bir parçası olduğu öne sürüldü. Türkiye'nin şu an için en uzun menzilli füzesi ROKETSAN tarafından geliştirilen TAYFUN projesinin Ankara'nın on yılı aşkın süredir inşa ettiği bir mozaiğin kayıp parçası olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi:

"Ankara, Akkuyu'da Rusya destekli ve şeffaf olmayan maddeler içeren bir nükleer altyapı kuruyor. Askeri kanallar aracılığıyla Pakistan'ın nükleer ve füze uzmanlığını kendi sistemine entegre ediyor. Nijer üzerinden gizli uranyum rotaları araştırıyor. Ve şimdi de diğer tüm NATO üyelerini bağlayan denetim mekanizmalarından uzak, fırlatma sistemlerini test edebileceği uzun ve siyasi olarak korunaklı bir Afrika kıyı şeridi elde etti."

"TÜM CAYDIRICILIK SİSTEMELERİ ÇÖKEBİLİR"

Analizde, nükleer kapasiteye sahip bir Türkiye'nin bölgesel dengeleri değiştirmekle kalmayıp, bu dengeleri ayakta tutan mantığı "havaya uçuracağı" ve Ege'den Körfez'e kadar tüm caydırıcılık sistemini çökerteceği tespiti yapıldı.

Somali'de Türkiye ile imzalanan anlaşma sonrası kutlama töreni düzenlendi

ŞİMDİ "SESSİSİZ" AMA "SOMALİ'Yİ DE VURABİLİRİZ" TEHDİDİ

Yazıda, İsrail'in gelişmeleri büyük bir dikkatle izlediği ve Somali'nin kendi operasyonel menzili içinde olduğu mesajı verildi. İsrail hava üslerinden Somali'ye olan mesafenin, Yemen'e olan mesafeyle neredeyse aynı olduğu ve İran'a yönelik operasyonel erişiminden sadece biraz daha uzak olduğu hatırlatıldı. Bu durumun, Ankara ve Mogadişu için "sessizliğin rahatlık olarak yorumlanmaması gerektiği" şeklinde üstü kapalı bir uyarı olduğu dile getirildi.

İSRAİL'İN "SOMALİLAND" ÜZERİNDEN FİTNE HESABI

Analizde Türkiye'nin Kızıldeniz'deki bu hamlesine karşı bir fitne önerisi sunuldu. İran'ın desteklediği Husiler ile Türkiye'nin tarihi dostu Somali arasında sıkışan Somaliland'ın, "bölgedeki tek demokratik ve bağımsız aktör" olarak desteklenmesi gerektiği savunuldu.

Somaliland'ın, "egemenliğini satmak yerine" kendi kurumlarını inşa eden bir model olduğu, BAE'nin Berbera Limanı'na yatırım yaptığı ve hatta bölgede İsrail tarafından onaylanan üçüncü bir ülke aracılığıyla İsrail yapımı erken uyarı sistemlerinin konuşlandırıldığı bilgisi paylaşıldı.

Türkiye'ye karşı Batı'ya da çağrı yapılarak "Ya Ankara'nın Kızıldeniz'deki ikinci coğrafyasının sessizce yerleşmesine izin verilecek ya da bölgedeki demokratik kıyı şeridi olan Somaliland desteklenerek bu stratejiye karşı bir hamle yapılacak." denildi.

KAYNAK : Haber7
Ramazan Yıldız Haber7.com - Yazı İşleri Müdürü

Editör Hakkında

1981 yılında Isparta'da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Afyonkarahisar'da, lisansını İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde, yüksek lisansını Bahçeşehir Üniversitesi'nde tamamladı. Üniversitenin ardından bir süre özel sektörde araştırmacı, daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) farklı iştiraklerinde İngilizce öğretmeni, sosyolog ve idareci olarak çalıştı. İnternet haberciliğine ilk adımını 2015 yılında Türk Medya’da attı. 2020’de Haber7’de gece editörlüğüne başladı. Halen Haber7.com’da haber şefi olarak görev yapmaktadır.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR