"Karne başarısı abartılmadan sevgi ile ödüllendirilmeli"
ÖMER ÜRER - Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ataoğlu, çocukların karne başarılarının abartılmadan sevgi ile ödüllendirilmesini, başarısızlığın nedenlerinin de konuşularak çözüme ulaştırılması gerektiğini söyledi.
ABONE OLProf. Dr. Ataoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, cuma günü karnelerin alınmasıyla başlayacak yarıyıl tatili öncesinde velilere önemli görevler düştüğünü belirtti.
Velilerin, çocuklarının başarı veya başarısızlıkları karşısında dengeli bir tutum sergilemesi gerektiğini vurgulayan Ataoğlu, ödüllendirmede çocuğun doyuma ulaştırılmaması gerektiğine dikkati çekti.
- "Başarısızlığın nedenini birlikte bulmak gerekli"
Psikiyatride "ucu açık ödüllendirme" denilen, doyuma ulaştırmayan ama belirli bir seviyede tutulan ödülün sağlanması gerektiğine işaret eden Ataoğlu, şöyle konuştu:
"Maddi manevi anlamda küçük ödüllendirmeler ile seviyeli sevgi, seviyeli ödüllendirme şeklinde karne ödülü belirlenmelidir. Gerçek ödüllendirme sevgi ile yapılan ödüllendirmedir. Maddi ödüllendirmenin sınırı yoktur. Doyumu da asla yoktur. Çocuklarımızda ödüllendirmeyi abartırsak, doyuma ulaştırır ve artık onlar için maddi manevi ödüller hiçbir şey ifade etmez. Çocuklarımızın hayattaki beklentilerini kapatmış oluruz. Bu yüzden her şeyi dengeli ve seviyeli yapmamız lazım. Abartmadan yapılmalıdır. Çocuklarımıza sevgi ve güven yeterli olacaktır."
Çocuklarının karnelerinde beklentileri yüksek velilerin, zayıf ve beklenmedik not düşüklüğü karşında üzüldüklerini anlatan Ataoğlu, düşük not alan öğrenci velilerine şu önerilerde bulundu:
"Özellikle ergen dönemdeki çocuklar ve gençler dünyayı tanıma evrelerini yaşıyorlar. Bu dönemde çocuklar dikkatlerini dağıtıp, yeni maceralar, yeni hevesler, yeni öğrenmelere koyulabiliyorlar. Bu çağdaki gençler derslerini ihmal edebilir ve başarısız olabilir. Velilerin yapması gereken cezalandırma veya umursamamak değil. Bu başarısızlığın nedeni üzerine çocukları ile konuşmaktır. Başarısızlığın nedenini birlikte bulmak ve çözümünü de birlikte üretmektir. Ne yapabiliriz sorusunu birlikte sorup, birlikte cevaplamak, çözümlemek gerekmektedir. Cezalandırmaya gidersek, çocuklarımız kendine 'Başarısızlığımın karşılığını aldım.' der ve çözüm noktasında hiçbir yere ulaşılamaz."
- "Hayat planlama ve disiplin ile güzel"
Ataoğlu, durum böyle olunca düzeltilme yoluna gidilemeyeceğini vurgulayarak, "Bu ceza abartılı şekilde olursa, çocuklarımız sadece verilen cezanın içeriği ile uğraşır. Kendi yaptıklarını sorgulama ihtiyacı duymazlar. Düzelme konusunda da bir ilerleme kaydedilmez." diye konuştu.
Çocukların hem aileye hem aile büyüklerine hem de arkadaş çevresi ile edindiği sosyal ortamlara ihtiyacı olduğunun altını çizen Ataoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Çocuklarımızın karne tatilinde ne yapmak istediği konusunda önünü kapatmamamız lazım. Çocuklarımızın tatilde sosyal ortamlara ihtiyacı var. Tatil süresi planlı ve programlı şekilde geçirilmelidir. Aile ile zaman geçirilmelidir. Aile fertleri beraber olursa birbirlerini tanırlar. Birlikte olurlarsa birbirlerini anlarlar. Arkadaş grubu da ihtiyaçtır. Gençler, arkadaşları içerisinde kendi kimliklerini bulurlar. Bir laboratuvar ortamı gibi doğruyu yanlışı arkadaş grubu içerisinde bulurlar. Heves duyulan uğraşlar da zaman ayrılması gerekir."
Ataoğlu ayrıca ailelerin, tatil dönemini nasıl geçirecekleri konusunda plan yapmaları gerektiğini, hayatın planlama ve disiplin ile güzelleştiğini sözlerine ekledi.