Sınır kapılarında ''biyokaçakçılık'' önlemi

HAKAN ŞAHİN - Türkiye'nin sahip olduğu biyolojik zenginliklerin yasa dışı yollarla yurt dışına kaçırılmasını önlemek amacıyla sınır kapılarında görev yapan memurlara biyokaçakçılık eğitimi veriliyor.

ABONE OL
GİRİŞ 10.11.2015 11:30 GÜNCELLEME 10.11.2015 11:30 GÜNCEL
Sınır kapılarında ''biyokaçakçılık'' önlemi

Kapıkule ve İpsala Sınır Kapısı'nda düzenlenen eğitimlerde gümrük memurlarına, kelebeklerden sürüngen hayvanlara, endemik bitkilerden kuşlara kadar birçok tür hakkında detaylı bilgi aktarıldı.

Memurlara ayrıca Orman ve Su İşleri Bakanlığının hazırladığı ''Biyokaçakçılıkla Mücadele Rehberi'' ve içerisinde biyokaçakçılığa maruz kalan türlerin detaylı bilgileri bulunan kitapçıklar dağıtıldı.

 Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çamlıtepe, eğitimlerin ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin biyolojik çeşitlilik açısından çok zengin bir ülke olduğunu belirterek, bunun korunması için de çeşitli çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.

Bir ülkenin biyolojik veya genetik kaynaklarının izinsiz toplanması ve yurt dışına çıkartılmasının biyokaçakçılık olduğunu anlatan Çamlıtepe, canlıların Türkiye'den belgesiz yurt dışına çıkarılamayacağını vurguladı.

Biyokaçakçılığı genelde yurt dışından gelen turistlerin, araştırmacıların ve koleksiyoncuların yaptığını söyleyen Çamlıtepe, şunları belirtti:

"Biyokaçakçılık için en çok Rusya, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Almanya, Avusturya, İsveç, Hollanda, İspanya, Danimarka, Belçika, Romanya, İsviçre, Macaristan, Japonya, İsrail ve Suriye'den geliniyor. Soğanlı ve yumrulu bitkiler, kültür bitkilerinin yabani akrabaları, tıp ve eczacılıkta kullanılan ekonomik önemi olan türler, sürüngenler, amfibiler, kuşlar, yumuşakçalar, böcekler ve özellikle kelebekler gibi biyolojik zenginliklerimizi kaçırıyorlar.''

Çamlıtepe, son yıllarda biyokaçakçılıkta artış olduğuna işaret etti. 

- ''Gümrük memurlarına verilen eğitimler önemli''

Prof. Dr. Yılmaz Çamlıtepe, Edirne'nin Türkiye'nin Avrupa'ya açılan kapısı olduğunu, bundan dolayı gümrük memurlarına verilen biyokaçakçılık kurslarının büyük önem taşıdığını söyledi.

Biyokaçakçılık yapan kişilerin genelde Avrupa'ya sınır kapılarından çıkış yaptığını, son kontrol noktalarının bu nedenle çok önemli olduğunu vurgulayan Çamlıtepe, ''Gümrük memurlarına verilen eğitimler önemli. Eğer onlara ülkemizin biyolojik zenginliklerini, böceklerini, kelebeklerini tanıtabilirsek, onlar da kaçakçılığı önleme noktasında çok faydalı çalışmalar yapacaktır'' diedi. 

Çamlıtepe, biyokaçakçılıkla mücadelede en önemli adımın yerel halkın sürekli eğitime tabi tutularak farkındalık yaratılması olduğunu dile getirdi.

Mikroorganizmalar, mantarlar ve karasal omurgasızlar için ikincil adli ve idari düzenlemelerin de yapılması gerektiğini anlatan Çamlıtepe, mevzuatta biyokaçakçılığın açıkça suç veya kabahat olarak tanımlanmadığını, bunun mutlaka düzeltilmesi gerektiğini sözlerine ekledi. 

KAYNAK : AA