"Çanakkale'de neysek 15 Temmuz'da da oyduk"

CİHAN DEMİRCİ - Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığında açılan ateş sonucu bacağından yaralanan Abdullah İrgin, "Çanakkale'de neysek 15 Temmuz'da da oyduk. Nasıl ki Çanakkale ruhu devam ediyorsa 15 Temmuz ruhu da sürecek." dedi.

ABONE OL
GİRİŞ 11.07.2017 11:22 GÜNCELLEME 11.07.2017 11:37 GÜNCEL
"Çanakkale'de neysek 15 Temmuz'da da oyduk"

Darbe girişiminin olduğu gece Genelkurmay Başkanlığına giden ve yaşananları cep telefonuyla sosyal medya hesabından canlı aktaran İrgin, o gece yaşadıklarını unutamıyor.

Edirne'de ikamet eden İrgin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl 15 Temmuz'da özel bir işi için Ankara'da bulunduğunu söyledi.

Akşam Kızılay Meydanı'nda polis arkadaşlarıyla otururken uçakların alçak uçuş yaptığını gördüklerini anlatan İrgin, bu sırada arkadaşlarının, telefonla aranarak göreve çağrıldığını belirtti.

Daha sonra tankları gördüğünü, çevresindekilerden "Emniyet Genel Müdürlüğüne saldırı olduğunu" duyduğunu ifade eden İrgin, "Emniyet Genel Müdürlüğü nerede diye sorup, oraya doğru yürüdük. Bu sırada tanıdıklarımızı aradık, 'Darbe yapıyorlar, tanklar, uçaklar geçiyor' diye. Ardından müdürlüğün önüne geldiğimizde oranın ek hizmet binası olduğunu öğrendik. Kapıdaki polisler 'Bizde bir şey yok, Genelkurmay Başkanı rehin alınmış' dedi. Oraya doğru yöneldik." diye konuştu.

Genelkurmay Başkanlığı önüne geldiklerinde insanların toplandıklarını gördüklerini anlatan İrgin, şunları kaydetti:

"Sarı kapı dedikleri yer vardı, onu sonradan öğrendik, komutanımızın girdiği kapıymış. Biz o kapıyı zorlamaya başladık. Tabii o an düşüncemiz, içeri gireriz, Genelkurmay Başkanımızı kurtarırız. O zaman o hainlerin bize kurşun atacakları aklımızın ucundan geçmiyor. Çünkü biz asker doğup asker yaşayan, asker ölen bir milletiz. Bir şehit verdiğimizde evimize gidip de kendi çocuğumuzu sevemeyen bir milletiz, 'Acaba o şehidin de çocuğu var mıydı?' diye.

O düşüncelerle içeri girdik. Kapı açılacak gibi değildi, bayağı zorladık, olmadı. Yan tarafta camlarda demir parmaklıklar vardı, bunlardan birisini zorladım olmadı, ikincisini zorladım olmadı. Üçüncüsünü zorladığım zaman bu demir korkuluk camdan çıkıp üzerime devrildi. Oradaki insanlar üzerimden kaldırdılar. Sonra camı kırdım, içeri girdim, arkamdan insanlar da girdi. Oda oda rehin tutulan var mı diye aradık. O sırada canlı yayın yaptım sosyal medyadan. İnsanlarımızı bilinçlendirelim, vatanımıza, milletimize sahip çıkalım diye."

- "Vatanı korumak için sokaklara çıkmamız gerekiyordu"

Genelkurmay Başkanının odasına yaklaştıklarında, pencereden insanları çağıracakları sırada aşağıdakilerin katledildiğini gördüğünü belirten İrgin, "Camlara da ateş etmeye başladılar. Biz duvarın arkasına doğru geçtik. Sonra komutanımızın odasının arka tarafından kapı açılmadan üzerimize ateş etmeye başladılar. Mermiler kapıyı delip üzerimize üzerimize geliyor. O an gazi ve şehit olan arkadaşlarımız oldu." dedi.

Alt katlara indiklerinde de üzerlerine ateş edilmesi sonucu bacağından yaralandığını bildiren İrgin, dışarı çıktıklarında da açılan ateşin devam ettiğini ve çok sayıda yaralı gördüğünü anlattı.

Sürünerek bahçenin dışına çıktığını kaydeden İrgin, "Allah bu millete öyle bir gece bir daha yaşatmasın. O gece herkes sokağa çıkmak, vatanına sahip çıkmak zorundaydı. Nasıl ki zamanında Çanakkale'de atalarımız, dedelerimiz bu vatanı savundu, 14 yaşındaki gençler cepheye gittiyse bizim de o gün bu vatanı korumak için sokaklara çıkmamız gerekiyordu. Biz de üzerimize düşeni yaptık." diye konuştu.

- "Biz Türk milletiyiz"

İrgin, Türkiye Cumhuriyeti'nin birliği ve beraberliği için 15 Temmuz ruhunun asla bitmeyeceğini vurgulayarak, "Çanakkale'de neysek 15 Temmuz'da da oyduk. Nasıl ki Çanakkale ruhu devam ediyorsa, 15 Temmuz ruhu da devam edecek." ifadelerini kullandı.

FETÖ üyelerinin, ülkeyi bölmek, bayrağı indirmek, ezanı susturmak istediğini belirten İrgin, "Biz buna müsaade etmeyiz, biz Türk milletiyiz. Muşluyum, Kürt'üm ama Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, bu vatanın bölünmesine müsaade etmez. Bunu herkes çok iyi bilsin. Çanakkale'de anlamadılar, 15 Temmuz'da bir daha anlattık. Bir daha olursa, bir daha anlatacağız. Biz olmazsak bizden sonra gelen nesil anlatacak. Kimse bunu unutmasın." dedi.



KAYNAK : AA