Eğitimdeki sorunların kaynağı katsayı

Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, YÖK'ün katsayı kararını 2 kez durduran Danıştay'ın yetkisini aştığını belirterek, "Eğitimle ilgili ciddi sorunun anahtarı katsayı kararı olmuştur. Önemli oranda efor kaybediyoruz" dedi.

ABONE OL
GİRİŞ 20.02.2010 10:41 GÜNCELLEME 20.02.2010 10:41 EĞİTİM
Eğitimdeki sorunların kaynağı katsayı

FAZLI ŞAHAN'ın haberi

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, YÖK'ün katsayı kararını 2 kez durduran Danıştay'ın yetkisini aştığını belirterek, "Alınan bu katsayı kararı ile Türkiye'ye efor kaybettirildiğini düşünüyorum. Zaman ve enerji kaybediyoruz" dedi. Çubukçu, eğitimdeki ciddi sorunların kaynağında katsayı sorunu olduğuna dikkat çekti.

Çubukçu, Yeni Şafak'ın Ankara Bürosu'nda Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Ziya Cömert ve Ankara Haber Müdürü Abdulkadir Selvi'nin sorularını cevapladı. Gündemdeki katsayı meselesinin bir boyutunun da Milli Eğitim Bakanlığı'nı ilgilendirdiğini kaydeden Nimet Çubukçu, "Sınav sisteminin, mesleki eğitimin de yükseköğrenime geçişini planlanması gerekir. Bu sınav sistemi eğitime ilişkin tüm planlamaları doğrudan etkiliyor" dedi.

ARA ELEMAN İHTİYACI

Sanayi ve iş dünyasının ihtiyaç duyduğu nitelikli ara eleman ihtiyacının planlamasının yapılması gerektiğine dikkat çeken Çubukçu şunları söyledi: "Mesleki eğitimde Türkiye'nin geleceğine ilişkin değerlendirmeler nasıl olmalı? Hangi mesleklere ihtiyacınız var. Bütün bunların kilit noktası sınavda uygulanan sistem. Öğrencilerin küçük yaşlarda, hangi ortaöğretim kurumuna gideceklerine ilişkin tayinlerini etkileyen bir sınav sistemi var. Peki o yaşlar çocuklar için geleceklerini tayin konusunda son kararı verecekleri dönem mi?"

AZINLIKLARA UYGULANIYOR

Erken yönlendirme yöntemini uygulayan ülkelerin bunu göçmenlere ve azınlıklara karşı negatif bir hedefle yaptıklarını anlatan Çubukçu, bu uygulamalara Avrupa Konseyi'nin ciddi itirazları olduğunun altını çizdi. Çubukçu, "Meslek okuluna gittiği için yükseköğrenimde istediği alanda okuma şansı elinden alınan bir ülke örneği yok" dedi.

VİCDANLARDA KARŞILIĞI YOK

Çubukçu'nun açıklamaları şu şeklde: "Şimdi merkezi bir sınav yapacaksınız, yerleştirmeyi bununla yapacaksınız. Bir öğrenci kitlesi kendilerine haksızlık yapıldığına inanacak. Her şeyden önce uygulanan sınav sisteminin adil olmadığını görüyoruz. Adil olmayan, toplum vicdanında karşılık bulmayan hiçbir sistem hukuken savunulamaz. Şimdi gelinen noktada bu sistemin bir şekilde değiştirilmesi gerekiyor."

YETKİ YÖK'ÜN

"YÖK, 82 Anayasası ile kurulduğu günden bugüne yetkileri çerçevesinde zaman zaman çeşitli kararlar almış ve bu kararları uygulamış. Bu kararlara zaman zaman haksızlık, eşitsizlik olduğu iddiasıyla davalar açılmış. Özellikle 1999'da alınan katsayı kararlarından sonra. Danıştay da şimdiye kadar 'Bu size haksızlık sayılmaz, YÖK'ün böyle bir karar alma yetkisi var' demiştir."

İLK DÜZENLEME DAHA DOĞRU

"Milli Eğitim Bakanlığı'ndan gelen veriler doğrultusunda, ülkenin ara eleman ihtiyacını karşılanamaması, meslek liselerinin geliştirilememesi, talebin arttırılamaması konularını görüşmüşler. Eğitimle ilgili ciddi bir sorunun nerdeyse anahtarı katsayı olmuş. Dolayısıyla YÖK, 1.5 yıl üzerinde çalışmalar yaparak, çeşitli formüller geliştirerek, bunun daha doğru olacağına genel kurulda karar vermiş. Ben YÖK'ün almış olduğu 1. kararın doğru olduğuna inanıyorum. Yani onu savunuyorum."

Öğrencilerden binlerce email alıyorum

Çubukçu, sınav sisteminin sadece meslek liselerine yönelik bir değişiklik sistemi olmadığına vurgu yaparak şunları söyledi: "Eğitimin odaklandığı konular çözümsüzlüğe doğru gider. Binlerce mail alıyorum. Sınavdaki değişiklik sadece meslek liselerine yönelik değildi. 5 ayrı sınav yapılacak, öğrenci istediği sınava girebilecek. Hangisinde başarılı olursa oraya yerleşecek. Ortaöğretimde zorunlu tercih yapma ortadan kalktı. Bu sınava girecek 1.5 milyon öğrenciyi ilgilendiriyor. YÖK bizden öğrenci anketi istedi. Sınav hangi aralıklarla yapılsın, saat kaçta başlasın gibi. Biz lise son sınıflara sorduk. Bir günde yaklaşık 120 bin öğrenci cevapladı. Bu demokratik bir yönetim aslında. Gençlere sorduk nasıl bir sınav istiyorsunuz diye."

Sözleşmeli öğretmelerin kadroya geçirilmesi

Sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirilmesi konusunda çalışmaların devam ettiğini belirten Çubukçu, konu netleştiği zaman açıklama yapacaklarını söyledi. Çubukçu, Ortaöğretim Genel Müdürlüğü'nün lisede ders saatlerinin 45 dakikadan 40 dakikaya indirilmesi önerisiyle ilgili de kapsamlı bir şekilde değerlendirme yaptıklarını dile getirdi. Türkiye'de eğitim açısından çok büyük engellerin aşıldığını belirten Çubukçu katsayının Türkiye'ye efor kaybettirdiğini söyledi: "Çok büyük bir zaman ve enerji kaybediyoruz. Siyasi felsefe olarak benimsemediğiniz bir parti var diye onun yaptığı her şeyin hukuken yanlışlığına kanaat getirmek Türkiye'ye ciddi zaman kaybettirir."

KAYNAK : Yeni Şafak