Açıklamalar peş peşe! 'Türkiye' hüsranı

Türkiye, 15 Temmuz sonrası başaramadıklarını ekonomi üzerinden gerçekleştirmeye çalışanları bir kez daha hüsrana uğrattı.

ABONE OL
GİRİŞ 01.02.2017 15:13 GÜNCELLEME 01.02.2017 15:44 EKONOMİ
Açıklamalar peş peşe! 'Türkiye' hüsranı

Fuat Öner'in haberi

Türkiye'ye karşı başlatılan kirli savaşın son halkası olan 15 Temmuz darbe girişiminin püskürtülmesi, devlete sızmış FETÖ'cülerin temizlenmesi ve PKK'yı bitirme noktasına gelen terörle mücadeleyle beraber paniğe kapılanlar yeni Anayasa çalışmalarının hız kazanmasıyla beraber adeta çılgına döndü. 

Halkın oylarıyla ilk seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olan Erdoğan'ı ve hükümeti devirmek için, 17-25 Aralık'ta kirli kumpaslar, bombalı saldırılar, terör örgütleri, suikastlar ve son olarak da FETÖ terör örgütü ile darbe girişimini kullanan üst aklın elindeki son kozu olan ekonomi bombası da elinde patladı.

15 Temmuz sonrası ilk olarak devreye kredi derecelendirme kuruluşları girdi ve Eylül ayında Mood'y's skandal bir karara imza atarak Türkiye'nin notunu düşürme kararı aldı ve Türkiye'nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin altına indirdi.

Arından Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz, Türkiye ekonomisini açık açık tehdit ederek “Türkiye’deki bu durumun böyle devam etmesi halinde Avrupa, ekonomik yaptırımlar dahil bazı önlemleri düşünmek zorunda kalacaktır. Türkiye’nin yıl sonuna kadar Gümrük Birliği konusunda reformları yerine getirmesi gerekiyor. Muhalif vekillerin ve gazetecilerin tutuklanmasının devam etmesi halinde Gümrük Birliği’nin genişletilmesi hayal olacaktır” dedi. Bununla da yetinmeyen Batı skandal bir karara imza atarak AP tarafından "Türkiye ile yürütülen müzakerelerin geçici dondurulması tavsiyesi” kararı kabul edildi.

YİNE SAHNEYE ÇIKTILAR

Kurdaki yükselişin sürmesi için düzenlenen bir dizi operasyon sonrası Merkez Bankası'nın ve hükümetin aldığı tedbirlerle istediğini başaramayan üst akıl yine son hamlelerini kredi derecelendirme kuruluşları üzerinden yaptı.

HEDEFLERİNDE CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ VARDI

Yaptıkları hamlelerle başarısız olunca Türkiye ekonomisi hakkında zamansız olarak olumsuz açıklamalar yaptı. Derecelendirme kuruluşları son olarak verdikleri derecelendirme taahhüdüne aykırı davrandılar. İlk önce Fitch, Türkiye'nin kredi notunu "BBB-" ile "yatırım yapılabilir" olarak teyit etti. "Durağan"  olan not görünümünü ise negatife çevirdi. Ardından ise S&P, Türkiye'nin kredi notunu korurken, not görünümünü skandal bir şekilde 'durağan'dan 'negatif'e düşürdü. Cuma akşamı Türkiye’nin notunu düşüren kredi derecelendirme kuruluşlarının hedeflerinde Cumhurbaşkanlığı sistemi ve referandum olması dikkat çekmişti.

KREDİ KURULUŞLARINI TAKAN OLMADI

Reyting şirketlerinin not açıklamasını kimse tarafından ciddiye alınmadı. Karar sonrası Yabancılar başta olmak üzere yatırımcıların, TL’nin değer kaybedeceği yönündeki açtıkları pozisyonları da toplu olarak kapattıkları görüldü. Ayrıca TL yüzde 2 değer kazandı. Fitch ve S&P'nin Türkiye aleyhindeki notlarının ardından piyasalarda olumlu bir hava esti. Borsa son 2 yılın rekorunu kırarak 86.237.54 puanın üzerine çıktı. Bu tarihten sonra ise borsa 86 binin üzerine çıkamamıştı.

AÇIKLAMALAR PEŞ PEŞE GELDİ

Türkiye ekonomisine karşı başlatılan bu açık operasyon sürerken dünya devlerinden ise açıklamalar peş peşe geldi.

Birleşik Arap Emirlikleri merkezli Abu Dhabi Investment Grup Başkanı Zayed Bin  Aweidha, Türkiye ile körfez ülkelerinin politik ve ekonomik işbirliğinin hızla devam ettiğine vurgu yaptı, önümüzdeki süreçte Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar'dan Türkiye'ye 100 milyar dolardan fazla yatırım yapılacağının müjdesini verdi.

Banvit'in yüzde 79.5'i 915 milyon liraya Brezilya merkezli BRF S.A. tarafından satın alındı.

National Standard Finance, radarına Türkiye'yi aldığını açıkladı. 2 trilyon dolar fon büyüklüğüne sahip şirket, gelecek 4 yılda Türkiye'ye 20 milyar dolar yatırım yapmaya hazırlandığını duyurdu.

İzmir Kalkınma Ajansınca (İZKA) özel bir yatırım ve tanıtım stratejisi yürütülen Japonya'dan çok sayıda firmanın Avrupa'ya açılan kapı olarak İzmir'i seçtiği belirtildi.

Buna göre, Japon gıda devi Nippon Ham, İzmirli beyaz et üreticisi Ege-Tav firmasının yüzde 60 hissesini,

Otomotiv yan sanayi firması Denso Corporation İzmir'de üretim yapan DJ Cool'un yüzde 50 hissesini

Toyo Ink Group ise Yaşar Grubu markası olan DYO Matbaa Mürekkepleri firmasının yüzde 75 hissesini satın aldı.

Pigeon Corporation iştiraki Lansinoh Ege Serbest Bölgesi'nde, Japon DIC Grup şirketi Sun Chemical ise 30 milyon dolarlık yatırımla Aliağa'da fabrika kurarak ambalaj mürekkepleri ihracatına başladı.

İngiliz savunma devi BAE Systems Üst Yöneticisi (CEO) Ian Graham King, Türk ekonomisine güvenlerinin devam ettiğini belirterek, "Türk hükümetinin ekonomiyi güçlendirmeye ve uluslararası yatırımları çekmeye yönelik atacağı adımlar ülkede yeni fırsatlar oluşturabilir." dedi. (Firma Milli Savaş uçağı geliştirilmesi için işbirliği anlaşması imzalandı)

Vodafone Türkiye’de CEO’su Colman Deegan, “Türkiye’ye 10 yılda 20 milyar TL yatırım yaptık. Uzun vadeli pazarımız. Kendimi her geçen gün daha Türk hissediyorum” dedi.

Aydın'da üretim yapan Jantsa, İtalyan ortaklarının Türkiye'de 20 milyonluk yatırım yapmayı planladıklarını açıkladı.

Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Markus C.Slevogt, darbe girişimi (15 Temmuz'daki darbe girişimi) olmasına rağmen Alman firmalarının Türkiye'de kalacağını bildirdi.

İHRACATTA 4 YILIN REKORU KIRILDI

Son olarak bugün açıklanan ihracat rakamları da Türkiye ekonomisinin istikrarlı duruşunu bir kez daha gözler önüne serdi. Ocak 2017 ihracatı yüzde 15 yükselişle 10 milyar 528 milyon 47 bin dolar oldu  İhracat yıla son 49 ayın artış rekorunu kırarak başladı.

Haber7.com/ Özel Haber