Yerli üründe dikkat çeken öneri: Bire 10 koyalım
Çağrı Marketler grubunun sahiplerinden Mustafa Kara'dan yerli ürünlerin satışına yönelik dikkat çeken bir öneri geldi.
ABONE OLÜrünlerin üzerinde hangi ülkenin malı olduğuna yönelik bilginin Türkiye'de de olduğunu ancak yerli ürünlerin daha fazla ön plana çıkarılması için raflara 1 yabancı ürüne karşı 10 yerli ürün konulması gerektiğini belirten Kara, bakanlığın zincir marketlerin bu yönde önünü açacak bir düzenlemeye gitmesi gerektiğini de ifade etti.
Döviz kurları üzerinden Türkiye yönelik başlatılan ekonomik savaş sonrası özellikle sosyal medya üzerinden Litvanya örneği ile dile getirilen yerli ürünlerin üzerine ayırt edici renk ya da logo konulması yönündeki kampanyaya Çağrı Marketler grubundan da destek geldi.
Gerçek Hayat dergisinden Sevda Dursun'a konuşan Çağrı Marketler grubunun sahiplerinden Mustafa Kara, tüketici derneklerinin de geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama ile destek verdiği uygulama için bakanlığı işaret etti.
1 yabancı ürüne 10 yerli ürün
Çağrı grubu olarak yerli markayı öne çıkartıp yerli üreticiye destek olmaya özen gösterdiklerini belirten Kara şöyle konuştu;
''Yerli ürünlerin artması öncelikle tüketicinin isteğine bağlı, tüketici talep edecek, girişimci mağaza buna karar vermiş olacak ve o ürünü satmaya başlayacak. Mağazacılıkta bir ürünü nereye koyduğunuz çok önemli. Arka taraflara atarsanız, müşteri onu arayarak bulmak zorunda kalır. Yerli yatırımcılar olarak bize düşen, yabancı markalardan çok yerli markayı öne çıkartmak, bir tane yabancı ürün koyuyorsak, 10 tane yerli ürün koymak, onunla ilgili kampanyalar yapabilmek. Biz Çağrı grubu olarak yerli markayı öne çıkartıp yerli üreticiye destek olmaya özen gösteriyoruz. Böylelikle markayı çoğaltarak, bu kısa vadede yapılan dolar hareketlerine karşı daha da güçlü durmuş oluruz.
Litvanya örneği oldukça güzel bir uygulama. Aslında bizde de her barkodun üzerinde hangi ülkenin menşei olduğu yazılı. Ama bunun için tüketicinin çok bilinçli olması, arayıp bulması gerekiyor. Bunların çoğaltılması bakanlığın bize vermiş olduğu yetkilere bağlı. Belki bir düzenleme gelirse, bu tarz kullanım gittikçe çoğalmış olur.''
Yabancı gıdada kimyasal fazla
Yerli ile yabancı ürünleri kıyasladıklarında yabancı ürünlerin daha endüstriyel olduğuna dikkat çeken Kara sözlerini şöyle sürdürdü;
Müşteri öncelikle aldığı ürünün ne kadar sağlıklı olduğuna, besin değeriyle beraber, onun GDO’lu olup olmadığına, içerisinde kimyasallardan ne kadar arındırıldığına bakıyor. Bu oranda da endüstrileşme olarak bakıldığında, ürün ne kadar yabancıysa, o kadar endüstriyel oluyor. İthal ürünler son kullanma tarihlerini de uzun tutuyorlar. Bu durum da ürünün ne kadar tehlikeli ve sağlıksız olduğunu ortaya koyuyor. Yerlide de buna geçen firmalar var ama daha azınlıkta. Yerli ürünü tercih ettiğinizde son kullanma tarihleri daha kısa olacaktır. Daha kısa olması demek, daha az kimyasal olduğu ve daha sağlıklı ürünler olduğu anlamına gelir.
Garanti verilirse yerli üretim çoğalır
İthalle yerli ürün arasında kalite yönünden fark olup olmadığına da değinen Kara, ''Global firmaların AR-GE’leri çok güçlü. Bir ürünü geliştirirken, on yıl sonunda onu ürüne dönüştürüyorlar. Bu sebepten çoğunluk endüstriyel ithal ürünlerin kaliteli olduğu bir gerçek. Ama gıda ürünlerine baktığımızda, bu tersine dönüyor. Dünyada çok moda olan tatlandırıcılar, gıda boyaları, iştah artırıcı dediğimiz Çin tuzu gibi insan sağlığını bozan şeyler ithal gıdalarda çok kullanılıyor.
Ama bizim gerçek tatlarımız, içinde tuzu, şekeri olsa bile, doğal. İşte burada da sunum devreye giriyor. İthal ürünlerin o albenisiyle mücadele edebilmek için hem yerli üreticilere, hem organize perakendeyi yapan kişilere bunları öne çıkartmak için çok büyük görev düşüyor.
Bu bir kazan kazandır. Siz kazanırsınız, yerli üretici de kazanır. Artık şartlı üretimler çoğalmaya başladı. Üreticiye satın alma garantisi verdiğinizde, o kişi üretim fiyatlarını da ayarlıyor. Bu da yerli markaların çoğalmasına yarar.
Ama ithal ürüne geldiğimizde, yabancılar küçük bir dolar hareketinde veya dünyadaki başka cazip bir ülkeye yatırım söz konusu olduğunda çok rahatlıkla çıkıp gidebiliyorlar.'' dedi.