İletişim Başkanı Altun, kampanya ile toplanan rakamı açıkladı

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Türkiye'nin Pekin, Seul ve Roma büyükelçilerinin de video konferansla katıldığı "Kovid-19 Tecrübeleri ve Salgına Karşı Mücadelede Uluslararası İş Birliği Konferansı"nda konuştu. Önlemlerin erken alındığını ifade eden Altun, Milli Dayanışma Kampanyası'nda toplanan rakamı açıkladı.

ABONE OL
GİRİŞ 08.04.2020 11:21 GÜNCELLEME 08.04.2020 15:29 EKONOMİ
İletişim Başkanı Altun, kampanya ile toplanan rakamı açıkladı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun video konferans ile 3 büyükelçi ile görüştü.

 

Altun'un açıklamalarından satır başları şu şekilde:

Türkiye bu hastalığın üstesinden gelecek ve güçlü bir şekilde bu süreçten çıkacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla başlattığımız "Biz Bize Yeteriz Türkiyem" kampanyasının milletimizden kısa sürede gördüğü teveccüh bu güvenimizin yersiz olmadığını açıkça ortaya koymuştur. 

 

Devletin maddi imkanı olan vatandaşlarla, ihtiyaç sahibi vatandaşlar arasında köprü görevi görmesinden rahatsız olanların olduğunu elbette biliyoruz. Ve bu rahatsız olanların çabalarına rağmen kampanya hesaplarına 7 Nisan itibariyle 1 milyar 415 milyon TL yatırılmış, ayrıca 46 milyon liralık SMS katkısı gerçekleştirilmiştir. Burada toplanan bağışlarla yaklaşık 2,3 milyon aileye destek olunacak, hiçbir vatandaşımızın mağdur olmaması için gereken adımlar kararlılıkla atılacaktır.

Kuşkusuz bu millet kumpasları, darbecileri, ihanet çetelerini nasıl dize getirdiyse bugün imtihan edildiği görünmez düşmanı da Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliği sayesinde bu mücadeleden de alnının akıyla çıkacaktır.

Elbette Türkiye Cumhuriyet olarak dünyada barışın, işbirliğinin olması için gayret sarf ediyoruz. Küresel salgın döneminde devletler arası ilişkiler kuralsızlaşma eğilimi gösterirken bile kendi vatandaşlarımızı korumaya gayret ederken, ihtiyaç sahibi ülkelere sırtımızı dönmememiz bu durumun en somut göstergesidir. Koronavirüs salgınını uluslararası düzlemde ilk gündeme getirenin Sayın Cumhurbaşkanımız olması tesadüf değildir. Ülkemiz bu süreçte üzerine düşen insani vazifeyi layıkıyla yapmaktadır.

Türkiye olarak Kovid-19 salgınını kontrol altına almak, etkilerini azaltmak için uğraşıyoruz. Tek bir vatandaşımızı dahi kaybetmemek için yoğun bir gayret sarf ediyoruz. Bu noktada sağlık çalışanlarımızın çok büyük emeği, inanılmaz fedakarlıkları var. Her birine şükran borçluyuz. Bütün kademedeki sağlık çalışanlarımız için bunu ifade etmemiz gerekiyor.

Sayın Cumhurbaşkanımız başından itibaren şu 4 hususun çok önemli olduğunu vurguladı:

Kamu düzeninin korunması, sağlık sisteminin etkin şekilde işletilmesi, gıda, sağlık ve temizlik tedarik zincirinin ayakta tutulması, sosyal izolasyon ve sosyal mesafenin sağlanması. Bu dört hususun tesisi noktasında devlet çok ciddi bir gayret gösterdi, göstermeye devam ediyor. Çünkü bu salgınla mücadele edilmesi, salgının etkilerinin kontrol altına alınması noktasında bu hususlar çok önemli. Bir taraftan da siyasi birliğimizin, ekonomimizin, toplumsal yapımızın, sağlık sistemimizin ayakta tutulması ve yarına yine güçlü bir şekilde bırakılması açısından bu hususla çok önemli. Bütün bu yaşadıklarımız güçlü devletin, güçlü sosyal devletin önemini ortaya koydu.

Biz politikalarımızı hayata geçirirken bir taraftan güçlü sosyal devlet ilkesini, bir taraftan da bireysel özgürlükler anlayışını bir arada götürerek, herhangi bir şekilde bireysel özgürlük anlayışını da zedelemeden tedbirlerimizi almayı esasa aldık. Bu noktada Sayın Cumhurbaşkanımızın çok titiz bir yönetim anlayışı olduğunu da açık ve net bir şekilde ifade etmemiz gerekir. Bütün bunlar niye güçlü bir devlet ve niye güçlü bir Türkiye'ye ihtiyacımı olduğunu çok net ortaya koymuştur.

Bütün bu yaşananlar aynı zamanda Türkiye'nin şehir hastanelerinin de içinde olduğu sağlık devrimiyle neyi başardığını ortaya koymuştur. Bütün bu süreçte Türkiye bu mücadeleyi verirken vatandaşının tek bir kuruş talep etmeden çok ciddi bir mücadele verdi, vermeye devam ediyor.

Tabi ki bu süreç Sayın Cumhurbaşkanımızın "Dünya 5'ten büyüktür" söyleminin ne kadar gerçekçi bir söylem olduğunu da ortaya koydu.

Şu anda dönüp baktığımızda neden dünyanın 5'ten büyük olduğunu anlıyoruz. Şu an itibarıyla neden tek tarafı bir düzenin olmayacağını, olmaması gerektiğini anlıyoruz. Çünkü ne olursa olsun tek taraflı ve korumacı bir anlayışın olduğu bir dünya böylesi bir sorunla mücadele edemez. Bu sorunla mücadele etmek ve insanlığın bir arada kalmasını, barış içinde olmasını temin etmek farklı aktörlerin iş birliği ile mümkün. Bunu çok net bir şekilde gördük. Sayın Cumhurbaşkanımız süreci başından itibaren yönetti, yönetmeye de devam devam ediyor.

Bütün kurum ve kuruluşlarımızla etkin bir koordinasyonla süreç yürütülüyor. Özellikle bu hususun vatandaşlarımızın açısından ne denli önemli olduğunu bildiğim için bir kez daha vurgulamak istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız süreci etkinlikle ve güçlü bir şekilde yönetiyor. Bütün dünyanın bu salgından bu tehditten bir an önce kurtulmasını temenni ediyorum. Umuyorum daha güzel günler bütün dünyayı, insanlığı bekliyor.