Dün 'Derin ABD'den yeni hamle geldi! Erdoğan süreci iyi okudu Türkiye sabırla o tarihi bekliyor

Haber7/ Fuat Öner

ABD Senatosu Silahlı Hizmetler Komisyonu, 95 adet F-35 savaş uçağı üretimi için 9,1 milyar dolarlık ek bütçeyi onayladı. Komisyon, Türkiye’ye satılan ancak S-400 anlaşmazlığı sebebiyle teslim edilmeyen 6 adet F-35 uçağında gerekli değişikliklerin yapılmasına da onay verdi. ABD'nin F-35'ler hakkında atığı bu yeni adımı Haber7'ye yorumlayan Terör ve güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ ve Savunma Strateji ve Güvenlik Uzmanı Yusuf Alabarda 'Derin Amerika'ya dikkat çekti.

Alabarda Türkiye'nin alternatifsiz olmadığını vurgularken Coşkun Başbuğ da F-35'ler için kritik bir tarihe dikkat çekerek 'F-35'ler anında Türkiye'ye gelir' dedi.

DERİN AMERİKA YİNE DEVREDE

Bu kararı alınması iki ABD’yi net olarak ortaya koyuyor diyen Terör ve güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ  "Çünkü Trump’ın Türkiye’ye yaklaşımı farklı o Siyonist kanadın yanı Pentagon dediğimiz derin Amerika’nın yaklaşımı farklı. Trump bütün o F-35 sürecinde Türkiye’ye hep hak veren konuşmalar yaptı ve F-35’lerin teslim edilmemesinin yanlış olduğunu, Türkiye ile ilişkilerin gelişmesi gerektiğini sıkça ifade etti." dedi.

"ERDOĞAN SÜRECİ ÇOK İYİ OKUDU, TÜRKİYE SABIRLA ABD'DEKİ SEÇİMLERİ BELİYOR"

Sürecin başından beri Kasım'daki seçimlere dikkat çektiğini belirten Başbuğ "ABD’de kasımda yapılacak seçim çok kritik. O seçim sadece ABD’nin değil dünyanın da kaderini etkileyecek. Dolayısıyla Türkiye o süreci çok iyi okuduğu için özellikle de Cumhurbaşkanı Erdoğan. Türkiye havluyu atmadı, bu süreçte masayı yıkan taraf olmadı. Şuan Türkiye ABD’deki seçim tablosunun netleşmesini bekliyor. ABD zaten vermiyordu F-35’leri, bunları tutup da modifiyeye almasının bir anlamı yok. Türkiye burada çok rahat şunu yapabilir; “ver kardeşim paramı ben projeden çekiliyorum”. Türkiye bunu da demiyor neden; zaten bizi projeden çıkaramayacakları kadar iç içe geçmiş durumdayız. 100’den fazla çok kritik parçanın üretimi Türkiye’de yapılıyor. F-35 projesinde olan Hollandalı bir şirket Türkiye’ye ciddi yatırım yaptı. Kısacası böylesine büyük bir bütçede Türkiye’yi devre dışı bırakmak o projenin çökmesi demek. Onlarda bunu bildiği için sürekli olarak bizim sabrımızı sınayan yoklamalarla geçiştiriyorlar süreci. Bu karar da onlardan biri.

"F-35'LER ANINDA TÜRKİYE'YE GELİR"

Ben eminin kasımda seçimi Trump kazanırsa F-35’ler anında Türkiye’ye gelir ve o projelere kaldığımız yerden büyük bir hızla devam ederiz. Ben senatoda alınan modifiye kararını siyasi buluyorum ve maksatlı olarak yapıldığını düşünüyorum. İlişkileri çok fazla etkilemez ama kasımdaki seçimde ters bir durum çıkarsa Türkiye o zaman yeniden bir değerlendirme yapar." dedi.

"ABD-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNİN ÖNÜNE KESME MAKSATLI"

Erdoğan ve Trump arasındaki gelişen pozitif ilişkiler ve Libya konusunda ortak hareket etmenin konuşulduğu bu dönemde böyle bir kararın senatodan çıkmasını maksatlı bir adım olarak yorumlayan Savunma Strateji ve Güvenlik Uzmanı Yusuf Alabarda "Bu uçakların mülkiyet hakları Türkiye’deydi ancak bunların ihraç lisansını iptal ettiler. Uzun bir süredir parası ödenmesine rağmen verilmiyordu. Şimdi tam Trump ile Erdoğan arasında daha yüksek düzeyli ekonomik anlamda bir stratejik ilişki kurulmasına yönelik telefon görüşmesi ve Libya ile ilgili hususlarda da birlikte hareket etme konuşulduğu dönemde senatodan bu kararın çıkması; Türkiye reaksiyonunu celp edecek ve dolasıyla da bu başlamış olan karşılıklı iyi ilişkilerin önünü kesme maksatlı olabileceğini düşünüyorum." dedi.

"ABD İÇERİSİNDEKİ YAPI DEVREDE"

F-35 projesi ile ilgili söylenmesi gerekenlerin tamamını Türkiye'nin ABD’ye zamanında söyledi ve o söylemlerin arkasında olduğunu belirten Alabarda "Nedir bunlar; Parası ödenmiş uçakların ya parasını iade edeceksiniz ya da Türkiye’nin üretici ortağı olduğu bu projedeki hak ettiği uçakları vereceksiniz. Türkiye bu projeye o vakitten bu yana aktarılması gereken kaynakların tamamını aktarmasına rağmen bu karar alındığından beri de ekstra bir para göndermiyor uçakları alamadığı için. Şimdi dolayısıyla tam bu vakitte ABD senatosunun almış olduğu bu kararı birazda ilişkileri provoke etmeye yönelik olarak ABD’nin içerisindeki bir yapının ortaya koyduğunu düşünüyorum. Bu parası ödenmiş uçakların Türkiye tarafından arkasının aranmaması anlamına gelmemeli." ifadelerini kullandı. 

TÜRKİYE F-35 ALMALI MI?

F-35'lerin Türkiye tarafından alınıp alınmaması ile ilgili soruya ise Alabarda "ABD’nin aldığımız her bir silah sistemi için ilişkiler gerginleştiğinde yedek parça ve bakım gibi hizmetlerden ambargoya uğrayacaksak o zaman uçakları hangarda tutmanın dışında çok da fazla bir anlam ifade etmiyor. Dolayısıyla ABD ile oturup şunları konuşmamız gerekiyor. ABD’den aldığımız silah sistemleri Türkiye ile ilişkiler gerginleştiğinde sürekli olarak ambargoya tabi tutulmamalı. İkincisi eğer bu durum bu şekilde devam edecekse ABD’den F-35 uçakları alınmayabilir, Türkiye bu konuda alternatifsiz değildir. Hem F-35’lerin yerini ve ihtiyaçlarını ikame edecek hava muharip tayyare sistemi ile ilgili dünyanın farklı noktalarından acil ihtiyaç kapsamında alım yapılabilir hem de Türkiye’nin kendisinin Milli Muharebe Uçağı projesine hız verilebilir. Çünkü bu uçaklara yönelik olarak 10 milyar dolar gibi bir para ABD’ye aktarılacak. Bu para Milli Muharebe Uçağı sistemine aktarılıp, Türkiye’nin ihtiyaçlarını giderecek bir sistem yapılabilir.

GELECEĞİN SİSTEMİ İHA'LAR

İkinci olarak geleceğin en önemli silah sistemlerinden olan insansız sistemler noktasında jet motorlu taarruzi insansız hava aracı… Biliyorsunuz Baykar tarafından ilk üretim yapıldı ve test edildi ve bunlar havadan havaya Türkiye’nin geliştirmiş olduğu mühimmat tiplerini kullanabiliyor. Bunların daha da geliştirilerek şuan için bölgesindeki acil ihtiyaçlarını insansız olarak karşılayabilecek adımlara paralar aktarılabilir. Bunu söylerken hali hazırda ortay koyulacak taarruzi insansız hava araçlarının F-35’lerin yerini tutacağını söylemiyorum. Türkiye’nin hali hazırda insanlı hava muharip tayyare sistemlerine ihtiyacı devam ediyor. ABD bu konularda tavrını netleştirmeli daha sonra olay S-400-Patriot olayında olduğunu gibi belli bir noktaya gelmeden bir çözüm bulunmalı diye düşünüyorum." dedi.