Türk-İş Genel Başkanı Atalay'dan "iş kazaları" tepkisi:

Atalay, yazılı açıklamasında, Sakarya'nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamada 6 işçinin hayatını kaybettiğini anımsatarak, yaşamını yitiren işçilere Allah'tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diledi.

Kazanın yaşandığı gün Sakarya'da olduğunu ve olayı duyar duymaz bölgeye hareket ettiğini belirten Atalay, yürekleri sızlatan bir tabloyla karşılaştığını vurguladı.

"Bu son olsun diyoruz olmuyor"

İş kazalarının kader olmadığına ve bu nedenle her yıl 1500'den fazla işçinin yaşamını yitirdiğine işaret eden Ergün Atalay, binlerce kişinin de sakat kaldığına değindi.

Denetimsizlik, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin yetersizliği nedeniyle her gün yüzlerce iş kazası yaşandığını aktaran Atalay, "Bu kazalarda her gün 4 işçi hayatını kaybediyor. Kaza yaşanan iş yerlerinin yüzde 90'ında maalesef sendika yok, birçoğu ise kayıt dışı. Sendikal örgütlülük sağlanır ve kayıt dışı da engellenirse iş kazalarının önüne büyük ölçüde geçirilir." değerlendirmesinde bulundu.

Her seferinde, "Bu son olsun" dediklerini ancak olmadığını ve insanların yaşamını yitirdiğini ifade eden Atalay, şöyle devam etti:

"Ülkemizde yakın dönemde Soma, Ermenek ve Siirt'te maden facialarını yaşadı. Traktör römorklarında tarlalara taşınan tarım işçileri kazalara kurban gitti. Canımızı yakan, yuvaları yıkan, çocuklar yetim bırakan bu kazalarından maalesef kimse yeterli dersi çıkartmadı. Bu olayların ardından ülkemizin dört bir yanında iş kazaları yaşanmaya devam etti. Artık yetkilileri uyarmak, sorumlulukları kınamak, ölenlere rahmet, geride kalanlara başsağlığı dilemek istemiyoruz."

"Kimi işverenler 15-20 liralık baretin hesabını yapıyor"

Birçok kazanın temel iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uyulması halinde yaşanmayacağına dikkati çeken Atalay, şunları kaydetti:

"İş sağlığı ve güvenliği konusunda belki mevzuatta eksiklik yok ama kanunları uygulama ve kanunsuzlukları denetleme noktasında eksikler ve hataların olduğu çok açık. Denetimler daha da artırılmalı. İşçilerin can güvenliği patronun insafına bırakılmamalı. Kimi işverenler 15-20 liralık baretin, 50-60 liralık koruyucu kemerin hesabını yapıyor. Kaza olunca da gözyaşı döküyor. İş kazalarının ardından genellikle şu sonuç çıkıyor, bir ihmal, iki işverenin daha çok kazanma hırsı. İş sağlığı ve güvenliği kurallarına uymak bir tercih değil, yasal bir zorunluluktur. Denetimler artırılmalı, kurallara uymayan işletmeler en ağır şekilde cezalandırılmalıdır."