Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan: Beklenti daha dengeli bir kredi büyümesi
Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, "Sektörün öncelikli beklentileri, aktif kalitesinin korunması, kredi büyümesinin daha dengeli ve seçici bir yapıda sürdürülmesi ile bilanço dayanıklılığının güçlendirilmesi yönünde şekillenmektedir" dedi.
ABONE OLHalkbank Genel Müdürü Osman Arslan, "Bankacılık Söyleşileri" 2025'te bankacılık sektörünün genel olarak risk yönetimi, aktif kalite ve bilanço dayanıklılığına odaklandığını belirterek, Halkbank olarak bu çerçevede kaynakları daha seçici alanlara yönlendirip kredi büyümesini dengeli bir şekilde yöneterek, likidite ve sermaye yapılarını güçlendirdiklerini söyledi.
Geçen yıl odak alanlarının başında "esnaf ve KOBİ'ler ile kadın ve genç girişimcilerin" yer aldığını vurgulayan Arslan, üretim, yatırım, istihdam ve ihracatı destekleyen selektif kredi politikalarıyla özellikle KOBİ'lerin ve reel sektörün finansmana erişimine öncelik verdiklerini anlattı.
Arslan, "Kadın ve genç girişimcilerin desteklenmesi ise yalnızca finansal değil, toplumsal fayda boyutuyla da stratejik yaklaşımımızın temel başlıklarından oldu. Bu kapsamda kadın girişimcilerin finansmana erişimini kolaylaştıran programlarımızı sürdürürken, gençlere yönelik girişimcilik, teknoloji ve inovasyon odaklı projelerle ekosistemi bütüncül biçimde destekledik." dedi.
Osman Arslan, geçen yıl finansal operasyonları Orta Vadeli Program (OVP) hedefleriyle tam uyum içinde, dengeli ve ihtiyatlı bir anlayışla yürüttüklerinin altını çizdi.
Kaynakları, reel ekonominin ihtiyaçlarına uygun şekilde tahsis ettiklerini ve operasyonel sürekliliği sağladıklarını kaydeden Arslan, "Bu yaklaşımın somut sonuçlarını finansal göstergelerimizde net biçimde görmekteyiz. 2025'in 9 ayında aktif büyüklüğümüz yüzde 34 artarak 4 trilyon lirayı aşarken, mevduatlarımız yüzde 33 yükseldi. Aynı dönemde net karımız yüzde 80 artışla 20,2 milyar lira seviyesine ulaştı." ifadelerini kullandı.
Arslan, uluslararası piyasalardan mevduat dışı yabancı para (YP) kaynak temininde çok aktif oldukları bir yılı geride bıraktıklarını ifade ederek, sermaye benzeri tahvil ihraçlarıyla sermaye yeterlilik rasyolarını (SYR) güçlendirdiklerini anlattı.
Geçen yıl uluslararası piyasalardan kaynak temin eğilimini sürdürdüklerini kaydeden Arslan, "Ortaya çıkan bu tablo, 2025 yılında hem büyümeyi hem de verimliliği birlikte gözeten bir operasyonel yönetim anlayışını izlediğimizi açıkça göstermektedir. OVP'nin öngördüğü dengelenme ve finansal disiplin çerçevesinde, bilanço dayanıklılığımızı koruyarak reel ekonomiye katkı sunmaya devam ettiğimiz bir yılı geride bıraktık." açıklamasını yaptı.
Halkbank Genel Müdürü Arslan, bu yılın 11 ayında 231 bin esnaf ve sanatkara 155 milyar lira Hazine faiz destekli kredi kullandırdıklarını belirterek, "Esnaf kredilerinin KOBİ kredileri içindeki payı yüzde 34 seviyesindedir. Toplam esnaf kredi bakiyesi ise 302 milyar liradır." dedi.
Öte yandan 2021'den bu yana 263 bin kadın girişimciye 118 milyar lira finansman sağladıklarını dile getiren Arslan, 226 bin girişimciye iş fikrini hayata geçirmesi için 38 milyar lira finansman desteği sağladıklarının altını çizdi.
Arslan, Gençİz Kredisi ile gençlere sundukları desteklere bir yenisini daha eklediklerinden bahsederek, 1 milyon lira üst limitli finansmanın Kredi Garanti Fonu kefaletiyle ve ek teminat talep edilmeksizin kullanılabileceğini, Girişimci Kredilerinin üst limitini de 1,5 milyon liraya yükselttiklerini anlattı.
"DİJİTAL DERİNLEŞME HIZ KAZANACAK"
Osman Arslan, bankacılık sektörünün, sınırlamalara rağmen kredilerini en az enflasyon seviyesinde büyütmeyi başardığını belirterek, 2026'yı sektör açısından temkinli büyüme döneminden verimlilik ve nitelik odaklı bir aşamaya geçiş yılı olarak değerlendirdiklerini vurguladı.
Arslan, "Bu dönemde sektörün öncelikli beklentileri, aktif kalitesinin korunması, kredi büyümesinin daha dengeli ve seçici bir yapıda sürdürülmesi ile bilanço dayanıklılığının güçlendirilmesi yönünde şekillenmektedir." şeklinde konuştu.
Finansman imkanlarına ilişkin beklentilere işaret eden Arslan, "Ekonomik göstergelerdeki iyileşmeyle birlikte kaynak maliyetlerinin düşmesi ve kredi sınırlamalarının kademeli olarak gevşemesi, kredi kullandırımlarını ve reel sektöre sunulan finansman imkanlarını artıracak." değerlendirmesinde bulundu.
Bu süreçte, nakdi ve ticari krediler içerisinde KOBİ kredilerinin payının artmaya devam etmesinin beklendiğine vurgu yapan Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
"Aynı zamanda 2026'yı, bankacılıkta dijital derinleşmenin hız kazanacağı bir yıl olarak değerlendirmekteyiz. Bu kapsamda yapay zeka, veri analitiği ve otomasyonun yalnızca müşteri kanallarında değil, kredi tahsisi ve operasyonel süreçlerin tamamında daha yaygın kullanılması, buna bağlı olarak verimliliğin ve karar alma hızının artması temel unsurlarımız arasında yer almaktadır. OVP ile uyumlu biçimde bankamız, verimliliği artıran, kaynak yönetimini etkinleştiren ve reel sektörü destekleyen kredi stratejilerini derinleştirmeye devam edecektir."
Arslan, bu çerçevede bilanço dayanıklılığını korurken sermayenin daha etkin ve dinamik biçimde yönetilmesine, aktif–pasif dengesinin regülasyonlarla uyumlu, dengeli ve sürdürülebilir bir yapı içinde stratejik olarak kurgulanmasına odaklandıklarını anlattı.
Müşteri deneyiminde sürdürülebilirliğin 2026 hedeflerinin önemli bir parçasını oluşturduğunu aktaran Arslan, "Dijital ve fiziksel tüm temas noktalarında deneyim, hız ve güven unsurlarının bütünleşik biçimde sunulması, müşteri memnuniyetinin yanı sıra uzun vadeli müşteri bağlılığının güçlendirilmesi amaçlanmaktadır." ifadesini kullandı.
"CARİ AÇIKTA NORMALLEŞME SÜRECİ GÖZLEMLENMEKTE"
Halkbank Genel Müdürü Arslan, Türkiye ekonomisine ilişkin 2026 öngörülerini paylaşarak, "2026, OVP kapsamında yürütülen yapısal dönüşüm adımlarının sonuçlarının daha görünür hale geleceği kritik bir yıl olarak değerlendirilmektedir." dedi.
Arslan, dezenflasyon sürecinin kararlılıkla sürdürülmesi, mali disiplin anlayışının korunması, öngörülebilirliğin yüksek seyretmesi ve yatırım ortamının iyileşmeye devam etmesinin temel beklentiler arasında yer aldığını vurguladı.
Bu çerçevede enflasyonla mücadele kapsamında atılan adımların 2026 yılında meyvesini daha çok vereceğini kaydeden Arslan, politika faizindeki düşüşlerin sanayi üretimiyle birlikte birçok sektörü yukarıya taşıyacağını söyledi.
OVP dönemi sonunda işsizlik oranının yüzde 8'in altına gerileyerek tek haneli seyrini güçlendirmesinin beklendiğini aktaran Arslan, "İstihdam piyasasındaki bu olumlu görünümle eş zamanlı olarak, ihracat performansındaki artışın sürmesi ve önümüzdeki yıl itibarıyla dış ticaret dengesinde kademeli bir iyileşme sağlanması öngörülmektedir." diye konuştu.
Sıkı para politikasının iç talebi dengelemesinin ardından, cari açıkta hızlı bir normalleşme sürecinin gözlemlendiğini dile getiren Arslan, sözlerini şöyle noktaladı:
"Bu çerçevede, 2026 yılında cari açığın daha sürdürülebilir bir yapıya kavuşması ve Gayri Safi Yurt İçi Hasılaya (GSYH) oranının yüzde 1 seviyesinde istikrar kazanması beklenmektedir. Makroekonomik dengelerdeki bu iyileşmenin doğal bir sonucu olarak, ülke risk primimiz (CDS) son 7,5 yılın en düşük seviyelerine gerileyerek ekonomi politikalarına duyulan güvenin güçlendiğine işaret etmektedir."