27 Mayıs darbesinin bilinmeyen kurbanları...

Markar Esayan bugünkü köşesinde 1960 darbesinin işkenceden 11 kişiyi nasıl öldürüldüğünü yazdı.

ABONE OL
GİRİŞ 30.05.2016 10:19 GÜNCELLEME 30.05.2016 11:11 Gazeteler
27 Mayıs darbesinin bilinmeyen kurbanları...

Markar Esayan bugünkü köşe yazısında 1960 darbesinin sadece 3 kişiyi öldürmediğini 11 kişinin de işkencelerde öldüğünü yazdı. Esayan azınlıkların da CHP'den nefret etme sebebinin de CHP'nin bu zihniyeti olduğunu yazı.

VAHŞET DEMOKRASİ BAYRAMI OLARAK KUTLANDI

Ülkemizin yakın tarihindeki en karanlık, en vahşi hadiselerinden birisiydi Yassıada “Mahkemeleri”. Mahkeme görüntüsü verilmiş ağır çekim bir suikastlar dizisiydi gerçekte yaşanan. Üstelik bu vahşet 1960’tan 1983’lere kadar da demokrasi bayramı olarak okullarda kutlandı.

SADECE İDAMLAR MI?

27 Mayıs darbesi deyince akla ilk olarak Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan geliyor. Sadece idamları değil; uğradıkları işkence ve aşağılamaların haddi sınırı yok.

Ancak 27 Mayıs darbesi ve Yassıada suikast düzeneğinin kurbanı sadece bu üç değerli politik kimlik değildi. Bu süreçte 10 milletvekili ile bazı bürokratlar da işkence sonucu öldürüldüler...

KİMLER İŞKENCEDEN ÖLDÜRÜLDÜ?

27 Mayıs’ın sene-i devriyelerinde neden bu isimleri layıkıyla anmaz, neden onlara borcumuzu ödemeyiz, hiç anlamam. 

Peki kimler öldürülmüştü darbeciler tarafından?

“Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Lütfi Kırdar, duruşma sırasında kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Yusuf Salman, Lütfi Şaylan, Gazi Yiğitbaşı, Emekli Genelkurmay Başkanı Nuri Yamut, Yümnü Üresin ve Kenan Yılmaz, Anayasa davasında yargılanırken, Yassıada’da ‘vefat’ ettiler. İçişleri Bakanı Namık Gedik, Ankara’da Harp Okulu’nda hayatını kaybetti, ölüm nedeni ‘intihar’ olarak açıklandı. Herkesin ortasında askerlerden dayak yemeyi gururuna yediremeyen Cemil Keleşoğlu bileklerini keserek intihar etti. İstanbul Emniyet Müdürü Faruk Oktay da 30 Eylül 1960’ta, işkence sonucu hayatını kaybetti.”*

Öncellikle ifade edelim ki, bu şahsiyetlerin ister intihar süsü verilmiş, ister işkence edilip raporlara kalp krizi şeklinde üstü kapatılarak geçirilmiş olsun, ölümleri cinayettir, infazdır. 
Bu infazlarda hayatını kaybedenlerden birisi de Ermeni’ydi.

ZAKAR ZAKARYAN DÖVÜLEREK ÖLDÜRÜLDÜ

Kendisi Demokrat Parti İstanbul milletvekiliydi. Yassıada’ya camları gazeteyle örtülmüş vapurla dövülerek gitti, 19 Eylül’de adadan cenazesi çıktı. Ağır şekilde dövülerek öldürülmüştü. 

1894 Eğin doğumlu Zakar Tarver’in asıl adı Rupen Zakar Zakaryan. Soyadı kanununda isimlere CHP’ce yasak getirildiği için adını Zakar Tarver olarak değiştirmişti.

Fransa’da radyoloji ihtisası yapmış; Marie Curie’nin asistanı olmuş. İstanbul’a ilk röntgen cihazını getiren kişi. 

İsmet İnönü ve CHP 2. Dünya Savaşı’nda Nazilere özenince “erkeksizleştirme” stratejisi uyarınca 16-65 yaş arasındaki tüm gayrimüslimler ikinci kez askere alınmıştı. Tarver de 48 yaşında ikinci kez askere alınanlardan olmuştu. 

CHP’nin ırkçı uygulamalarından bezdiği için DP’yi sevinçle karşılayan gayrimüslimlerden Tarver. Gayrimüslimler CHP’yi zinhar sevmez.

1954’te ricayla vekil adayı olmuş ve Demokrat Parti’den seçilmiş. 

İşte bu acılı tarihin karanlık sayfalarında böyle bir gerçeklik de var. 

Onları unutmak ise darbecilerin amacına hizmet etmek demektir. 

Daha yapacak çok işimiz olduğu ortada.