İşte gün boyu Gezi Parkında yaşananlar

Taksim Yayalaştırma Projesi kapsamında, Gezi Parkı'nda yol genişletme inşaatı nedeniyle ağaçların kesilmesini protesto eden gruplara polis müdahalesi bugün de sürdü.

ABONE OL
GİRİŞ 31.05.2013 17:37 GÜNCELLEME 31.05.2013 17:37 GÜNCEL
İşte gün boyu Gezi Parkında yaşananlar

Polis, Taksim Gezi Parkı'nın çevresini demir bariyerler ile kapattı. Park'a girmek isteyenler ve çevresi ile Taksim Meydanı'nda toplananlara polis gaz bombası ve tazyikli su ile müdahale etti. Müdahale sırasında destek için gelen CHP milletvekilleri de gaz bombası ve sıkılan sudan etkilendi. BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Gazeteci Ahmet Işık ile bir kadın, polisin müdahalesi sırasında yaralandı. Yaralılar ile gaz etkilenenler hastanelere kaldırıldı. Polisin tüm müdahalelerine rağmen göstericiler Taksim'den ayrılmadı. Gün boyunca polisle göstericiler arasında çatışma yaşandı.

İLK MÜDAHALE SAAT 05.00'TE

Taksim Gezi Parkı'nda 4 gündür nöbet tutan gruba bugünkü ilk müdahale saat 05.00 sıralarında yapıldı. Polis, Taksim Gezi Parkı'nda nöbet tutan gruba dün sabah olduğu gibi bu sabah da müdahale etti. Aralarında milletvekili ve sanatçıların da bulunduğu binlerce kişiye gaz bombaları atıldı, tazyikli su sıkıldı. Müdahale sırasında kaçmak isteyenlerin üzerine çıktığı bir duvar yıkıldı ve bazı göstericiler yaralandı. Çeşitli yönlere kaçan kişiler ile peşlerindeki polis arasında Taksim, Dolmabahçe ve Harbiye'de çatışma çıktı. Eylemciler polise taşlarla karşılık verdi. Gazdan etkilenenler arasında CHP Milletvekili İlhan Cihaner, gözyaşları içerisinde konuştu. Cihaner, "Bunu ancak düşman yapar. 2-3 saattir, valiye, emniyet müdürüne ulaşmaya çalışıyoruz. Telefonlarımıza çıkmıyorlar" diye konuştu.

POLİS MÜDÜRÜ: VALİ BEYİN EMRİ VAR

Dağılmak istemeyen grupları polis ikinci müdahalede bulundu. Polisler direnenleri yaka-paça tutarak parktan çıkardı. Yoldan geçen vatandaşlar da atılan gaz etkilendi. Gruplar Harbiye yönüne kaçtı.

Gezi Parkı içindeki kafeyi boşaltmak isteyen polislerle CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile İlhan Cihaner tartıştı. Kafeden çıkmak isteyen CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, yapılan uygulamanın yasadışı olduğunu söyleyerek çevik kuvvet şube müdürüyle tartıştı.CHP Milletvekili Melda Onur da bir polis müdürüne "İnsanları içeriye sokmuyorsunuz, elinizde bir belge var mı?' diye sorunca polis müdürü, "Vali beyin emri var" diye cevap verdi.

Parkın girişinde oturmakta direnen bazı göstericiler de çevik kuvvetin müdahalesiyle kaldırıldı. Çevik kuvvet polisleri fotoğraf çeken basın mensuplarına da müdahale etti. İl müdahaleden sonra çevik kuvvet polislerinin yorgunlukları objektiflere yansıdı. Gezi parkının etrafı polis bariyerleriyle kapatıldı.

"BEN DE AK PARTİ'YE OY VERDİM AMA..."

Daha sonra bir grup, CHP milletvekilleri Melda Onur, Gürsel Tekin ve Sezgin Tanrıkulu ile birlikte basın açıklaması için Gezi Parkı'na yürüdü. Polis, milletvekilleri park alanına girdikten sonra arkadan gelen gruba gazlı ve coplu müdahalede bulundu. Gazeteci Ahmet Şık, çıkan arbedede başından yaralanarak Taksim Eğitim ve Araştıma Hastanesi'ne kaldırıldı. Bu arada yoldan geçerken polisin attığı gaz bombaları arabasının camını delerek içeriye giren işadamı Hayrullah Öztürk "Ben de AK Parti'ye oy verdim ama bu gidişat iyi değil. Bu kadar 'ben bilirimcilik' iyi değil. Bu kadar başına buyruk yönetim olmaz. İnsanların düşüncelerine önem verilmeli" dedi. İşadamı Öztürk aracının içinde patlayan gaz bombasından kaçarak kurtulduğunu söyledi.

Müdahalenin ardından dağılan gruptakiler polise taş attı. Gruplardan bir kısmı İstanbul Teknik Üniversitesi Taşkışla Kampusu önünden Dolmabahçe istikametine, bir kısmı da Divan Oteli'nin arkasına kaçtı. Dolmabahce yönüne kaçan grup ile polis arasında çıkan çatışmada ağaçlık alandaki otlar tutuştu. Alevler ağaçlara sıçradı. Olay yerine gelen TOMA araçları ile yangın kısa bir süre sonra söndürüldü.

İlk müdahale sırasında gazdan etkilenenler yakındaki bir otele sığındı. Astım hastası olduğu tahmin edilen bir kişi baygınlık geçirdi. Bu kişiye ilk müdahaleyi otel görevlileri yaptı. Ancak uzun uğraşlara rağmen kendisine getirilemeyen kişi yaklaşık yarım saat sonra gelen ambulans ile hastaneye kaldırıldı.

GÜRSEL TEKİN, GAZDAN AMELİYAT MASKESİ TAKARAK KORUNMAYA ÇALIŞTI

Gezi Parkına girmeye çalışan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, atılan biber gazından etkilenirken, Sezgin Tanrıkulu da biber gazı atan bir polisin üzerine yürüyerek tepki gösterdi. Tanrıkulu polise, "Atmayın atmayın. O gazı kime atıyorsun sen. Düşman mısın sen" şeklinde tepki gösterdi. Araya girenler Tanrıkulu'nu sakinleştirirken, CHP'li vekiller parktan uzaklaştılar. Gazdan milletvekillerinin de etkilendiği görüldü. Gürsel Tekin, ameliyat maskesi takarak gazdan korunmaya çalıştı Tekin, "Gazları, kurşunları, bombaları bizi yıldıramaz" dedi. Gürsel Tekin, "Böyle bir ülkede yaşadığım için utanıyorum" diye konuştu.

Öte yandan trafikteki bazı İETT otobüsleri olayların ortasında kalırken, otobüs içindeki yolcular gazdan etkilenerek inmek zorunda kaldılar. Otobüs şoförü biber gazından etkilenince tepki gösterdi. Astım hastası olduğunu söyleyen bir yolcu da otobüsün içine giren gazdan etkilenince, otobüsten indi, koşarak uzaklaştı. Olaylarda gazeteciler de biber gazından etkilendi.

BÖREK YİYEN GRUBA POLİS MÜDAHALESİ

Taksim Gezi Parkı yanında tepsilerle getirdikleri börekleri yiyen bir grup eylemciye polis tazyikli su ve gaz bombası ile müdahale etti. Polisin bariyerlerle çevirdiği alanın hemen yanındaki yeşillik alanda oturan bir grup, tepsilerle getirdikleri börekleri yedi. Eylemciler, böreklerden polislere de ikram etti. Ancak polis, ikramı geri çevirdi. Eylemciler yeşillik alanda böreklerini yemeye devam ederken bir anda ortalık karıştı. Polis eylemcilere tazyikli su ve gaz bombası ile müdahale etti. Börek yerken müdahale edilen eylemciler zor anlar yaşadı. Atılan gazlardan yoldan geçen vatandaşlar da etkilendi. Vatandaşlar, polise tepki gösterdi.

Aralarında gazeteci Ahmet Şık'ın da olduğu Gezi Parkı eyleminde yaralananları CHP'li vekiller ve sanatçılar ziyaret etti. Gezi Parkı eyleminde başına isabet eden gaz kapsülü nedeniyle yaralanarak, Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan gazeteci Ahmet Şık'ın tedavisi altına alındı. Şık'ın, kafasına iki dikiş atıldığı ve tedbiren bir gece hastanede kalacağı öğrenildi. Yaralananları hastanede ziyaret eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, olay sırasında Ahmet Şık'la yan yana olduklarını anlatarak, "Barikatı aşmıştık zaten ama polis pervasızca, milletvekili, yurttaş, gazeteci dinlemeden, başka bir tabir kullanmıyorum, pervasızca gaz sıktı ve herkese isabet edebilirdi, Ahmet'e isabet etti. Kafasından kan fışkırdı, kafasını tuttu ve yere düştü. Sağlık durumu iyi, tomografisi çekildi, başına dikiş atıldı, müşahede altında tutuluyor" diye konuştu. Tanrıkulu, Gezi Parkı'ndaki bekleyişlerine devam edeceklerini belirterek, "Bütün milletvekillerimizle orada olacağız" dedi.

TARİHİ İHYA ETMEK İSTİYORSA, ORADAKİ O ÇİRKİN BİNALARI YIKAR

CHP Denizli Miletvekili İlhan Cihaner de İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve emniyet müdürlerine ulaşmaya çalıştıklarını belirterek şunları söyledi:

"Telefonlara çıkmadılar. Bu gösteriyor ki, saldırmaya baştan karar vermişler. Oysa biz, ulaşabilseydik, belki bu yaralamaların önüne geçecektik. Yaralanan arkadaşların çoğu, yukarıdan bastıkrdıkları için yıkılan bir duvarın altında kaldılar. Dünyanın hiç bir yerinde böyle bir uygulama olmaz. Kenti bu kadar yakından ilgilendiren, 10 binlerce kişinin görüş belirttiği durumda buna bigane (ilgisiz) kalınma söz konusu olamaz. Beldiyeyi ilgilendiren bir olay, ortada belediye yok. Kültür Bakanlığı'nı ilgilendiren, ortada Kültür Bakanı yok. Her şey tek adamın sözüyle, bu artık despotizmi de, faşizmi de aşan bir şey. Bugün de 'Yayalaştıracağız' dedikleri Gezi Parkı'nı insansızlaştırdılar, etrafını çelik bariyerlerle kapattılar. Bu, niyetlerinin ne olduğunu gösteriyor. 'Tarihin ihyası' diyor. Tarihin ihyası falan yok, orada bir tarihi eserin izi bile yok. Tarihi ihya etmek istiyorsa, oradaki o çirkin binaları yıkar herşeyden önce. Bir de şu saptırmayı yaptırmaya çalışıyor; yayalaştırma projesinin bir parçası olduğunu söylüyorlar, ilgisi yok, bu tamamen ondan bağımsız, onunla entegre edilmek istenen bir proje. Ama inanıyorum ki, İstanbul halkı buna izin vermeyecek."

KUCAĞIMIZA GAZ DOLDURUYORLAR

Olaylar sırasında yaralananları ziyaret etmek için Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gelenlerden oyuncu Rıza Kocaoğlu da dün geceden beri Gezi Parkı'nda olduğunu belirterek, "Çok şaşırdım. En son temizlik yapmak için bir duyuru yaptık ve parkı temizliyorduk. Bize hiç 'Dağılın' gibi bir şey denmeden, durup dururken gaz sıkılmaya başlandı. Orada çok kozmopolit bir yapı vardı, çocuklar, kadınlar. Ciddi bir hengame yaşandı ve çok insan zarar gördü, onları ziyarete geldik şimdi. Bir barış sürecine giriliyor ve bu beni çok umutlandırıyor, çok da destekliyorum. Ama böyle bir dönemde bize kucak açtığını söyleyen insanlar bizim kucağımıza gaz dolduruyorlar. Çok üzülüyorum. Biraz vicdan ve merhamete ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum" dedi.

ÇOCUKLARIN PARKA İHTİYACI VAR

Gezi Parkı'na yine çıkacağını ifade eden Kocaoğlu, "Burası bizim memleketimiz, o ağaçlar bizim ağacımız. Çocuklarımız o ağaçların gölgesinde büyüsün istiyoruz. Şeye de şaşırıyorum; polis memuru arkadaşlar orada yapılacak AVM'de alışveriş yapacak kadar para kazanmıyorlar. Onların çocuklarının parka ihtiyacı var, AVM'ye değil. Onlar da bizimle birlikte oturmalı, birlikte halay çekmeli diye düşünüyorum" diye konuştu.

Oyunca Mehmet Ali Alabora ise "Bütün Türkiye'ye geçmiş olsun" diyerek, "Türkiye herhalde böyle bir gün görmedi hiç. Türkiye, bir grup barışçı, ağaç kurtarmak isteyen, kent duyarlılığı olan, kentle ilgili şeyler söyleyen ya da başka şeyleri protesto eden ama bunu çok barışçıl bir ortamda şarkı, türkü söyleyerek yapan insanların üzerine bir vahşetle saldırılmasını hiç görmedi" dedi.

BDP'Lİ ÖNDER İLE BİR KADIN YARALANDI

Taksim Meydanı'nda polisin eylemcilere yaptığı müdahale sırasında attığı gaz bombalarının kapsülleri isabet eden BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile Filistin asıllı Türk vatandaşı Lobna Allani isimli kadının yaralandığı öğrenildi. Önder ve Allani, Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Gaz bombası kapsülü göğsüne isabet eden Önder'in durumunun iyi olduğu belirtildi. Eyleme destek için meydanda bulunan 34 yaşındaki Lobna Allani ise atılan kapsülle başından yaralandığı ve kafatasının çatladığı kaydedildi. Lobna Allani'nin sağlık durumu kritikliğini koruyor. Doktorlar ağır yaralı Allani'nin yoğun bakımda 2 gün süreyle uyutulacağını belirtti. Lobna Allani'nin kısa bir süre önce Almanya'da çalışmaya başladığı öğrenildi.

CHP'Lİ TANRIKULU, YÜRÜYEREK GELDİ AMBULANSLA GİTTİ

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, sabah saatlerinde Taksim Gezi Parkı'ndaki müdahalenin ardından aralarında Gazeteci Ahmet Şık'ın da bulunduğu yaralıları ziyaret etti. Ziyaretinin ardından açıklama yaptıktan sonra hastaneden ayrılan Tanrıkulu öğleden sonra da Taksim Meydanı'ndaki müdahalede atılan gazdan etkilenerek yürüyerek aynı hastaneye geldi. Tanrıkulu burada yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla yakındaki özel bir hastaneye sevk edildi. Tanrıkulu basın mensuplarının 'geçmiş olsun' dileklerine teşekkür etti. Tanrıkulu basın mensuplarına anjiyo olacağını söyledi.

Bu arada yönetmen Sinan Çetin, Sırrı Süreyya Önder'i ziyaret etmek için hastaneye geldi. Sinan Çetin, hastane önünde bekleyenler tarafından "Ağaoğlu'na git" diyerek, protesto edildi ve hastaneye girmesi engellendi. Kafasından yaralanan bir polis memuru da hastaneye getirildi.

OTELE SIĞINANLARA DA MÜDAHALE EDİLDİ

Atılan yoğun gazlardan korunmak için bir kısım gösterici parkın karşısında bulunan Divan Otel'e sığındı. Buraya gelen çevik kuvvet ekipleri TOMA'larla gruba yeniden müdahale etti. Tazyikli su ve gaz bombaları atan polis, grubu Cumhuriyet Caddesi'ne doğru püskürttü. Bu sırada bir gösterici başına isabet eden bir cisimle yaralandı. Bir kadın da atılan yoğun gazlardan dolayı nefes almakta güçlük çekerek fenalık geçirdi. Yaralılar otelin lobisinde bekletildi. Olay yerine ambulans çağrıldı ancak ambulans gelemeyince yaralılar yoldan çevrilen taksilerle hastanelere kaldırıldı.

METRODA GAZ ÇİLESİ

Protestoculara yapılan müdahale sırasında Taksim Metro İstasyonu da gaz altında kaldı. Metro yolcuları gazdan etkilendi . Gazdan etkilenen yolcular arasında küçük çocuklar da yer aldı. Bir ara Taksim Metro İstasyonu'na girişler kapatıldı. Polisin göstericileri gözaltına almaya başladığı da görüldü.

CHP'LİLERDEN TAKSİM'DE AÇIKLAMA

CHP Genel Başkan Yardımcıları Bihlun Tamaylıgil, Gürsel Tekin, Erdoğan Toprak, Gökhan Günaydın, milletvekilleri İlhan Cihaner, Melda Onur, belediye başkanları İsmail Ünal, Selami Öztürk, Ateş Ünal Erzen ve CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Taksim'de polisin eylemcilere sıktığı biber gazından etkilendi.

CHP'li milletvekilleri ve belediye başkanları ellerindeki havlulara limon sıkarak yüzlerini sildiler. CHP'li grup adına açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın şunları söyledi:

"Bugün günlerden 31 Mayıs 2013 saat 15.00. Bugün bu an tarihe utanç anı olarak geçiyor. Çünkü AKP faşizmi son derece somut bir şekilde insanların Taksim'de oturmalarına yürümelerine sohbet etmelerine karşı panzerleriyle su sıkıyor, gaz bombası atıyor biber gazı sıkıyor. Burada sürekli rüzgar var insanlar, yaşlılar çocuklar biber gazına muhatap oluyorlar. Peki Taksim'de bulunan insanların suçu nedir? İstanbul'un en önemli toplanma merkezinde Taksim Gezi Parkı'nda AVM yapılmasını insanlar istemiyorlar. Bu suç mudur? İstanbullulara Gezi parkında AVM istiyor musunuz diye sormuşlar mı? CHP olarak Taksim Gezi Parkı'nda bir tek ağacın kesilmesine onayımız yoktur. Taksim Meydanı'nda AVM yapılmasın onayımız yoktur. Bugün bir polis devletinde görülebilecek her türlü faşizmi uyguluyan AKP, yaygın medya aracılığıyla göstericiler polise saldırıyor gibi bir iftirayı atmaktadır. Burada polise saldıran bir tek gösterici yoktur. Sürekli gaz bombası ve biber gazı atarak insanları tahrik ediyorlar. Yetkililerle görüşmeye çalıştık kimse cevap vermedi. Ama biliyoruzki Taksim'de insanları yürütmeyin, İnsanların toplanmasına izin vermeyin biber gazı sıkın diyen talimat doğrudan başbakandan gitmektedir."

YARALI POLİSLER GETİRİLİNCE ...

Yaralı ve yaralı yakınlarıyla arkadaşlarının yoğun olduğu hastaneye bir polis aracıyla da olayda yaralanan polisler getirildi. Bu sırada hastane bahçesinde bekleyen yaralılar ve yakınları tepkiyle polis aracına doğru yöneldi.

POLİSLERİ TAŞIYAN ARAÇ HASTANEDEN AYRILDI

Kalabalığın kendilerine doğru geldiğini gören polisler yeniden araca bindi. Bu sırada gerginlik yaşandı, polis aracının manevrası yaralı yakınlarının tepkisini çekti. Bu gruptan araca pet şişe fırlatıldı. "Faşistler dışarı" sloganları yükseldi. Gerginliğin tırmandığı anda Polis aracı hastaneden ayrıldı.

GÜRSEL TEKİN'E GAZ BOMBASI

Taksim Meydanı'nda aralarında CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve CHP İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı başta olmak üzere partililerin bulunduğu gruba polis biber gazıyla ve tazyikli suyla müdahale etti. Gürsel Tekin dakikalarca kendisinin olduğu yere sıkılan tazyikli suya ve atılan gaz bombalarına rağmen oturduğu yerden kalkmadı. Daha sonra yerinden kalkan Tekin su sıkan TOMA aracına doğru yürüyerek tepki gösterdi. Tekin kendisini telefonla arayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile konuştu. Tekin konuşmasında Kılıçdaroğlu'na "Sayın genel başkanım her 15 dakikada bir inanılmaz şekilde biber gazıyla tazyikli suyla müdahale ediyorlar. Burada bir zulüm yaşanıyor. Adeta düşman askerleri gibiler. Ben sizden yardım istiyorum. Efendim bu şehrin valisi de yok, emniyet müdürü de yok. Muhatabımız yok. Saygılar sunuyorum efendim" dedi. Tekin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, "Sayın genel başkanımız gelecek. Sayın genel başkanımıza da gaz sıksınlar. Şimdi bunu yayınlayın önlem alsınlar. Bomba mı getiriyorlar ne getiriyorlarsa getirsinler. Buradan ancak cesedimizi çıkarırlar" dedi. Gürsel Tekin, gazetecilerin "Genel başkan bu akşam mı gelecek?" şeklindeki sorusuna "Tabiki bu akşam gelecek" diye yanıt verdi.

KADIN: BEN TURİST, BEN GEZİYOR

POLİS:TURİSTSEN ELİNDE LİMON NİYE VAR?

Gözaltına alınanların arasında turistlerin de olduğu görüldü. İki turist polise dertlerini İngilizce anlatmaya çalıştı ancak başarılı olmadı. Bunun üzerine kadın turist, bildiği kadar Türkçe ile "Ben turist", "Ben geziyor" demekle yetindi. Polis de bu sözlere "Turistsin elinde limon niye var? Turist polise taş mı atar?" şeklinde cevap verdi. İki turist, polis aracına binmemekte çok direndi. Ancak tüm çabalarına rağmen iki turist, diğer şüphelilerin de içinde olduğu Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü gözaltı aracına bindirildi. İki turist bu durum karşısında gülmekle yetindi.

KAYNAK : DHA