Başbakan'ın danışmanı Akdoğan konuştu

Habertürk TV'de yayınlanan Basın Kulübü'ne konuk olan Başbakan Erdoğan'ın Siyasi Danışmanı Yalçın Akdoğan, gündemdeki konularla ilgili Erhan Çelik'in sorularını cevapladı.

Akdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
-Başbakan Erdoğan'ın teslim olmayan sorgulayan bir tavrı var. Bu da bir takım yerleri rahatsız ediyor. Biz kurumsal ve bireysel olarak özeleştiri yapıyoruz. Vatandaşın ortaya koyduğu iradeyi anlamaya çalışıyoruz. Bu süreç doğru işlemese AK Parti bu noktaya gelemez. Tabiki yanlışlar olabilir. Ama siyasi tarihte kurumları en fazla çalıştıran parti AK Parti'dir. Tamamen cahilce hareket eden yazar takımı var. Yazdıklarımı, anlattıklarımı dinlemediği belli. 30-40 yıldır köşelerde yazıyorlar ama derinlemesine incelemiyorlar. Eleştirilerin gerçekçi bir seviyede yapılması gerekir. 

AF VE SEÇİM 

Bugün başbakanın söylediği ortada. Af ve seçim konusunda spoekülasyon yapmak doğru değil. Araştırmacı-gazeteci bunlar. Başbakan sürekli dayatma içinde olduğunu yazıyorlar. Ama kendileri dayatma içine giriyorlar. Başbakan aday olmayacağını açıklasın yoksa ülke kaosa girer. Başbakan neden aday olmadığını açıklasın ki. Bu bir dayatmadır. Biz bunlara eyvallah edecek halimiz yok. 

FAİZ LOBİSİ KİMLER

Bazı güç odakları vardır sadece ekonomiyle değil siyasi sahaya da girerler. Son günlerde baktığımızda reklamlara, borsaya müdahale... Yani bir tanzim içerisine girenler var. Geçmişte bunu çok gördük. Bunu bir konsorsiyum olarak görüyorum. Gezi Parkı olaylarında buna şahit olduk. Ortada bir işbirliği olduğu belli. Türkiye'nin bugün geldiği noktadan rahatsız olan çevreler var. Ortadoğu'da oyun kurucu vaziyete geliyor. Bu da birilerinde rahatsız ediyor. Mesela nükleer santrali kimin aldığından rahatsızlık duyanlar vardır, havalimanı ihalesini alanlardan rahatsız duyanlar vardır, gibi... Türkiye devasa adımlar atarken kendi menfaatini gözeterek yaptığı için birileri rahatsız oluyor. 

GEZİ PARKI OLAYLARI

Gezi Parkı'nda şöyle bir durum var. İlk başta duyarlı bir kaç insan eylem yaptı. Sıradan insanlardan oluşan, muhafazakar, sosyalist vs. insanlar vardı içerisinde. Burada farklı safhalarda farklı grupların eylemleri oluştu. Bunları ayrıştırmak lazım. Aynı kefeye koymamalı. Başbakan ilk günden ordaki eylemcileri ciddiye aldığı için açıklamalar yaptı. Ama işin başka aşamaları var. Çevre boyutuyla ilgilenlerin dışında CHP'nin başını çektiği küçük bazı marjinal gruplar gösteriyi hükümeti devirmeye yönelik bir tertibin içine girdiğini görüyoruz. İllegal örgütlerin farklı uzantılarının ortalığı savaş alanına soktuğu bir takım eylemlerin için girdğini görüyoruz. Bir de hükümetin eylem ve uslubuna eleştiri getiren kategori var. Bunların hepsini ayrı ayrı değerlendirmek lazım. Sadece Gezi Parkı eylemi diye bakmayalım olaya. Türkiye'nin çoğu yerinde eylemler yapıldı. Bazıları Meclis'e yürüdüler. Buna karşı polisin müdahalesi olmasaydı bugün çok farklı şeyler konuşurduk. Bunu birileri ısrarla görmek istemiyor. Polisin uygulamalarında aşırı kullanımı varsa, gerekli incelemeyi başbakanımız başlatıldığını söyledi. Burada eylemcilerin yaptıkları da var. Bunu hükümete yüklemek yanlış olur. Talimat verildi en son çaresi kalındığında gazla müdahale edilmeli diye. Polisin linç edilme görüntüleri var medya vermiyor. Dolmabahçe'de polis çekilmiyor diye arayıp söyledi. Sonra aradık öğrendikki eylemciler izin vermiyor bize, gaz kullanmak zorunda kaldık dediler. Bunları birbirine karıştırmamak lazım. Neticede bunların hepsini masaya yatırıp değerlendirmek gerekiyor. Bu yüzden içişleri bakanına talimat verdi, çalışma yapılıyor şu an. Bunların da kınanması gerekiyor. Sapla saman birbirine karıştı, ayrı ayrı değerlendirilmedi. Sağa sola küfreden, araçları tekmeleyen bir genç kesim var. Bunlar kim? Bütün gençleri doğru anlamak elbette iktidarların görevidir. 80'li yılların gençliği apolitik bir gençlikti. Bunun ağır sonuçlarını 90'lı yıllarda yaşadık. Biz bu kitleyi anlamıyor değiliz. Bir dayatma var deniyor. AK Parti bugüne kadar kimin hayat tarzına müdahalede bulundu? Kendi kitlesine yönelik bir takım düzenlemeler yapılınca hemen bir dayatma yapılıyor. 

ALKOL DÜZENLEMESİ

Fransa, İngiltere gibi yerlerde alkol yasakları çok daha küçük yaşlarda. Ekonomide iyi şeyler yap ama değer yargıları üzerinden herhangi bir adım atamazsınız. Burada uslub eleştirilebilir ama zemininden saptırılan bir konu var.

YAVUZ SULTAN SELİM

İç politika malzemesi getiriliyor. Böyle bir kasıt yok. Bu isim tartışıldı neticede bu isim karar verildi. Koskoca Osmanlı padişahı senin zihninde kötü ama başkası için öyle mi? Sırf başkalarının hassasiyetine göre politika üretmek gibi kendi hassasiyetini gerçekleştirmek üzerine de bir politika yapmak doğru değil.

'BAHÇELİ'Yİ TAKDİR EDİYORUM'

Sayın Bahçeli, zamanla siyasetçilerin arasında olmayacak ağır ifadeler kullansa da, Gezi Parkı eylemleri hakkında görüşleri ve tutumunu takdir ediyorum.

ÇÖZÜM SÜRECİ

Çözüm süreci gayet başaırlı gidiyor. Bu süreç sadece Ak Parti ve bizim iktidarımızın insiyatifiyle alınmış bir süreçtir. 30 yıldır akan kanın durnması elimizden geleni yapıyoruz. Meclis'te oturup müzakere edeceğiz. Demokrasinin imkan ve kabiliyeti içerisinde nereye gelinirse o adımlar atılacak. BDP'nin de fikirleri var ama biz BDP'nin taleplerini kabul etme makamı değiliz.  Türkiye eski Türkiye değil. Türkiye bu gibi sorunları çözecek bir ülke.