Çetin Doğan: Kendimi yakarım!

İzleyicilerin arasında bulunan Kerim Sümer, "Namaz kıldığım için 6 gün hapse girdim. Yalan söylüyorsunuz" diye bağırınca duruşma düzenini bozduğu gerekçesiyle salondan dışarı çıkarıldı. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmada Doğan, müşteki avukatları ile savcının sorularını yanıtladı. Bazı Refah Partililer'in avukatı İsmail Aydos'un "Mütedeyyin insanlara değil, siyasal İslama karşı olduğunuzu söylüyorsunuz. Bu ikisini ayırma yetkisi kimdedir?" sorusuna Doğan, "Buna anayasal kuruluşlar karar verir. Türban o dönemde üniversitelerde ve resmi kurumlarda yasak edilmiştir. Bunun dışında bir yasağı öngörmedik. O dönemde ellerinde sopalarla kendilerini bir tarikattan sayanlar, bize göre irticanın tam kaynağıdır. Hiç kimsenin namazına, niyazına, camiye gitmesine karışmadık" şeklinde yanıt verdik.

BÖYLE BİR MEVZUAT YOK

Avukat Aydos ise Doğan'a, o dönemde yaşanan mağduriyetlerin sebebinin Batı Çalışma Grubu (BÇG) olduğunu, garnizon dışında sosyal hayata, okullara, camilere, şirketlere katıldıklarını söyledi. Bir askerin mevzuatta olmayan bir şey yapmayacağını söyleyen Aydos'a Doğan, böyle bir mevzuat olmadığını savunarak "Böyle olaylara müdahale ettiğimizi gösteren bir belge bulursanız, kendimi Kızılay Meydanı'nda yakarım" yanıtını verdi. Doğan ayrıca, Şevket Kazan'ın avukatı Yılmaz Bölükbaşı'nın sorusu üzerine BÇG'de mahkeme, basın ve STK'ları yönlendiren bir birim olmadığını söyledi ve "Başbakan, ‘Çevik Paşa'yı çok seviyorum' diye birkaç kez mesaj gönderdi. Bunu ayrıca ifade edeyim" dedi.

O açıklamaların provasını yapardık

28 Şubat davasının tutuklu sanıklarından emekli Tümgeneral Erol Özkasnak da dün savunma yaptı. Özkasnak, "Aradan 16 yıl geçtikten sonra, bugün 28 Şubat sürecinde kimin ne yaptığını bir yere bırakarak, yaşları 60-80 arasında olan askerler burada sanık sandalyesine oturtulmuşlardır. Bu tablo, Cumhuriyet tarihinin en haksız ve hazin tablosu" dedi. Özkasnak şöyle devam etti:

KARADAYI ÇOK TİTİZDİ

"Yaptığım açıklamaların hiçbiri şahsi görüşlerim değildi. Bir defa dahi kendi görüşümü açıklasaydım, görevden alınırdım. İsmail Hakkı Karadayı çok titizdi, açıklamaların provalarını dahi yaptırırdı. BÇG'de bana görev verilmedi. Hiçbir toplantısına katılmadım. Görev verilseydi çalışırdım. Beraatımı talep ediyorum." İfadenin ardından Savcı Kemal Çetin, soru sormak istedi. Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal, Çetin'e, "Soramazsınız" dedi. Savcı ise "Sorma hakkım var" deyince Köksal, "Benim de kimin ne zaman soru soracağını belirleme hakkım var. Susun. Bu mahkemenin amiri benim" diyerek sert tepki gösterdi.