2 soruda Avrupa'nın geleceği, nereye evriliyor?

Avrupa'da dalga gibi yayılan aşırı milliyetçilik ve ırkçı söylemlerin Avrupa'yı nereye sürükleyeceğini 2 soruda 4 uzmana sorduk. Acaba Avrupa faşist bir kıtaya doğru mu evriliyor?

ABONE OL
GİRİŞ 30.03.2017 10:40 GÜNCELLEME 30.03.2017 20:31 GÜNCEL
2 soruda Avrupa'nın geleceği, nereye evriliyor?

Ezgi Aşık/Haber7

AK Parti Ankara Mv. Prof. Dr. Vedat Bilgin, UETD Başkan Yrd. Filiz İşler, Haber7.com yazarı Taha Dağlı, SETA İstanbul Koordinatörü Doç. Dr. Fahrettin Altun ile Avrupa'nın Türk-İslam düşmanlığının kaynağı hakkında çarpıcı cevaplar aldık.

*Avrupa’da aşırı milliyetçilik dalga gibi yayıldı. Irkçı söylemler başını aldı gidiyor. Avrupa faşist bir kıtaya doğru mu evriliyor? Ve artan Türk-İslam düşmanlığı bu yüzden mi?

"BATI'NIN KRİZİ ANLAM ÜRETEMEME KRİZİDİR"

Prof. Dr. Vedat Bilgin/AK Parti Mv: Batı uygarlığı insan özgürlüğünü reddeden bir siyasal çözülme içerisindedir. Bunun altında yatan asıl sebep Batı’nın İkinci Dünya Savaşından sonra yaşadığı derin insanlık krizidir. Batı’nın krizi manevi bir krizdir, anlam üretememe krizidir. Bütün bu krizin Türk düşmanlığına yönelmesi Batı’nın tarihsel bilinçaltının ortaya çıkışının eseridir. Batı’nın buradan varacağı bir yer yoktur. Demokrasi ve insan haklarından uzaklaşan Batı’nın daha derin bir krizde sarsılması ciddi bir insanlık sorununa yol açabilir.

"AVRUPA TÜRKİYE İLE KAVGA EDEREK VARLIK MÜCADELESİ VERİYOR"

UETD Başkan Yrd. Filiz İşler: Almanya'da aşırı milliyetçilik hiçbir zaman tamamıyla gitmedi. NSU olayları ve yargı süreci bunun kanıtıdır. Sarrazin gibi ırkçıların kitap ve tezlerinin medya desteği ile yayılması, Friedrich Ebert Vakfı‘nın ve Leipzig Üniversitesi‘nin ortaklaşa "Mitte Studien" de (her iki yıl) orta kesimin sağa kaydığını ve Bertelsmann Vakfı‘nın raporlarında çıkan veriler Müslümanların tehdit olarak görüldüğünü ve komşu olarak istenmediğini ortaya koyuyor.  Avrupa‘da kimi zaman bitti gibi görünen ama asla bitmeyen aksine çok hızlı büyüyen bir Türk-Müslüman düşmanlığı var. Yakılan evler, kapısına domuz kafası bırakılan mescitler, demokratik hak gaspları ve son günlerin trendi ‘ERDOĞAN’A‘ hakaret modasıyla yürütülen siyaset. Avrupa Türkiye‘yle kavga ederek varlık mücadelesi veriyor.

"IRKÇILIK YAPARAK AB'Yİ BİR ARADA TUTMAYI HEDEFLİYORLAR"

Haber7.com yazarı Taha Dağlı: 11 Eylül sonrası ABD’de patlak veren İslamifobia 2004 sonrası Avrupa’da El Kaide eylemleriyle belirli bir seviyeye çıktı. El Kaide’nin yarım bıraktığı İslam düşmanlığı 2012 sonrası DAEŞ terör örgütüyle iyice şekillendi. Almanya merkezli PEGİDA oluşumu ve onun siyasi temsilcisi olan parti, Hollanda’da Wilders, Fransa’da Le Pen gibi liderler DAEŞ’in ortaya çıkardığı durumdan istifade ettiler. İslam karşıtlığı, Türk düşmanlığı gibi kavramlar şu an AB üyesi ülkelerin tamamında sağcı, solcu ayrımı olmadan tüm siyasi partilerin bir numaralı seçim malzemesi haline geldi. Irkçılık yaparak iktidar olup, AB’yi bir arada tutmayı hedefliyorlar. AB’nin 2016’da yürürlüğe soktuğu ve şu an 14 üye ülkesinde uygulanan yeni terörle mücadele yasası sadece Müslümanları göz altına alıp, sınır dışı etmeye yarayan, camilerin kapatılmasını kolaylaştıran maddelerle dolu.

"AVRUPA YAŞADIĞI KRİZLERİ ÇÖZMEK İÇİN İSLAM KARŞITLIĞINI KULLANIYOR"

Doç. Dr. Fahrettin Altun /SETA: Avrupa’daki Türkiye düşmanlığının kaynağında Batı’nın kendi birliğini sağlama kaygısı var. Avrupa’da çok ciddi bir parçalanma yaşanıyor. Bu siyasal ve ideolojik parçalanmadan bir ötekisiyle kurtarabileceğini düşünüyorlar. Avrupa yaşadığı krizleri çözmek için İslam karşıtlığını kullanıyor. Bu karşıtlığın Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinden yürütülüyor olmasının en temel nedeni hem Müslüman hem Türk figürün bir doğulu lider figürü olarak resmedilmesidir. Öte taraftan da tarihsel olarak sürdürdükleri arayış misyonu çerçevesinde de yine bu ötekileştirme sürecinde özellikle Türkiye’ye dönük bir müdahale ile Türkiye’nin yönünü belirlemek, Türkiye’nin siyasetine kılıf yaratmaya güzergâh yaratma gibi bir kaygı söz konusudur.

*Yoksa Avrupa Türkiye’nin hızlı ilerleyişi ve Erdoğan’ın yükselişinden mi korkuyor?

"BATILILARIN ESAS ENDİŞESİ, TÜRKİYE'NİN BATI VESAYETİNDEN ÇIKMASIDIR"

Prof. Dr .Vedat Bilgin/AK Parti Mv: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliği Türkiye açısından demokrasi ve ilerlemeyi temsil ettiği gibi bölgemiz ve dünya açısından da iş birliğini ve barışı simgelemektedir. Batılıların esas endişesi, Türkiye’nin bu değerlerle yükselirken Batı’nın vesayetinden çıkması, Batı-bağımlı ilişkilerin yerini karşılıklılık esasında eşitlik temelinde yeniden kurulmasını talep etmesidir. Türkiye demokrasi içinde bağımsızlığını savunurken aynı zamanda milletler arasındaki eşitliği esas alan bir yeni dünya anlayışını dile getirmektedir. Batı’nın Erdoğan ve Türkiye düşmanlığının arkasında bu sebepler vardır.

"AB'NİN IRKÇI TUTUMU AVRUPA'DA YAŞAYAN TÜRKLERİN KİMLİK OLUŞUMUNU GÜÇLENDİRMEKTEDİR"

UETD Başkan Yrd. Filiz İşler: Türkiye 3. Havalimanı gibi projelerle artık bir oyuncu olmaya başladı. Diplomatik yönden örneğin; Afrika’da Büyükelçiliklerinin sayısını hissedilir şekilde arttırdı. Artık her yere ulaşan bir Türkiye var. Doğal olarak bu durum rakiplerini rahatsız ediyor. Avrupa’da hızla büyüyen bir damar var. Bu damarın şiştiğini gözlemliyorum. Türkiye’ye karşı ırkçı düşüncelerini, kendilerinin boşalttığı kavramlar üzerinden operasyon yapıyorlar. Fakat AB ülkelerine ne kadar teşekkür etsek azdır. Dışlayıcı ve düşmancı tavırlarıyla, ırkçı yaklaşımları Avrupalı Türklerin kimlik oluşumunu ve kimlik muhafazasını güçlendirmektedir. ‘Evet‘ oylarının da, sandığa gitmenin oranı da ciddi sekilde arttıracaktır. Avrupa’da sandıktan güçlü bir ‘evet‘ cıkacağı aşikardır. 

"AVRUPA'NIN İKİ DÜŞMANI VAR, BİRİ İSLAM DİĞERİ TÜRKİYE"

Taha Dağlı/Haber7.com yazarı: Avrupa’nın iki düşmanı var, biri İslam diğeri Türkiye. Suriye sürecinde Türkiye’nin etkisi Avrupa’nın gözünde hep bir tehdit unsuru olarak algılandı. Avrupa’nın bir sermayesi niteliğindeki PKK terör örgütüne yönelik yapılan mücadele, havalimanları projesi, yeni ipek yolu projesinin önemli bir ayağı olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü, savunma sistemleri konusunda NATO’dan bağımsız hareket etme hamlesi, Türkiye’nin enerji transferleri konusundaki etkin rolleri gibi çok sayıda faktör var. AB, ufak bir tehditle Türkiye’ye dilediğini yaptırırken şimdi daha ağır tehditlere rağmen geri adım atmayan bir Türkiye ile karşı karşıya. Bunun son raundu 16 Nisan. Referandumdan evet çıkması halinde bir daha Türkiye’de darbe yaptıramayacaklar ya da istedikleri gibi boyun eğen birilerinin iktidar olma şansı iyice azalmış olacak. Avrupa bu durumun farkında olarak, açık bir “Hayır” propagandası yürütüyor.

"BATI'NIN ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI ARKASINDA ERDOĞAN'IN TEMSİL ETTİĞİ SİYASİ VİZYON VARDIR"

Doç. Dr. Fahrettin Altun/ SETA: Batı’daki Erdoğan düşmanlığının kaynağında Erdoğan’ın temsil ettiği siyasi vizyon vardır. Erdoğan’ın temsil ettiği siyasi vizyon Türkiye’yi Avrupalı ülkelerle gerçek anlamda sahada rekabet edebilir hale getirmiş durumdadır. Bugün itibaren baktığınızda Türkiye, Ortadoğu’da Avrupalı ülkelerin hemen hepsinden daha fazla aktör konumundadır. Bu durum Avrupalıları müthiş derece de rahatsız ediyor.

KAYNAK : HABER7