İlahiyatçılar: Cemaatle namaz sünnet, insan sağlığını korumak ise farz
Diyanet’in milyonlarca insanın sağlığını tehlikeye atmamak adına cuma namazlarına ara verme ve vakit namazlarını evlerde kılma kararının çok yerinde olduğunu vurgulayan ilâhiyatçılar, önemli bir fıkıh kuralına dikkat çektiler: Cemaatle namaz sünnet, insan sağlığını korumak ise farzdır.
ABONE OLYeni tip koronavirüs ile mücadele kapsamında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın cami ve mescitlerde cemaatle namaz kılınmasına ara verilmesi kararına kanaat önderleri ve ilahiyatçılar tam destek verdi.
NAMAZLARINIZI EVLERİNİZDE KILINIZ
Vanlıoğlu, cuma namazının terk edilmesine yönelik diğer bir hadiseyi de şu şekilde aktardı:
“Bu hadisenin bir benzerini büyük İslam bilginlerinden Abdullah bin Abbas’ın amelinde buluyoruz. Şiddetli yağmur yağdığı bir cuma günü, İbni Abbas, müezzine ‘Eşhedü enne Muhammeden rasülüllah’ dedikten sonra ‘Hayya ale’s-Salah’ demeyip ‘Sallû fi büyûtiküm’ yani ‘Namazı evlerinizde kılınız’ demesini emretti. İnsanlar bu hadiseyi biraz garipsediler. İbni Abbas onlara ‘Bu yaptığımı benden daha hayırlı olan Peygamber Efendimiz de yaptı. Cuma farzdır. Bu sebeple ezanı duyar duymaz camiye gelecektiniz. Bu yağmurda, bu çamurda perişan olmanızı istemedim buyurdu.”
ÜNLÜ ALİM 40 MAZERETİ SIRALADI
Cemaati terk etmek için ünlü alimin 40 mazeretini de hatırlatan Vanlıoğlu, “Alim İbni Nüceym, el-Eşbah ve’n-Nezair isimli eserinde, cemaati terk etmeye ruhsat tanıyan 40 civarında mazeretten söz eder. Bu sebepler arasında açlık, susuzluk, hastalık, bulaşıcı alaca hastalığı, cüzam hastalığı, yürümekte zorlanacak derecede aşırı şişmanlık, sefere hazırlık yapan kişinin kafileyi kaçırmaktan korkması, izalesi elde olmayan, kötü kokulu bir şey yemiş olmak, şiddetli ağız kokusu, hastalık seviyesindeki ter kokusu, balıkçılık gibi rahatsız edici kokuya sebep olan meslek erbabından olmak, itham altında olmak, yolda kendisine fiili veya sözlü eziyet verecek birisinin bulunması yer alıyor” diye konuştu.
KENDİNİZİ TEHLİKEYE ATMAYIN
DİNİN 'CANI KORUMA' EMRİNE İTAAT
PEYGAMBERİMİZDEN DAHA İYİ Mİ BİLİYORLAR?
Cemaatin bir kişiyle dahi olabileceğini belirten İnançer, “Bir kişi imam olur onun yarım boy sağ gerisinde bir kişi ona uyar. Bir imam iki kişi varsa cemaat, 3 kişi olursa saf olur. İlla cemaat yapacaklarsa evinde de yapabilir. O camiler esnaf, memur, yolda kalanlar için yapıldı. Bu şekilde ısrar edilirse camiler de kapatılır. Hazreti Peygamber’in karantina yaptığını kimler biliyor? Dolayısıyla ülul emre itaat farzdır. İtaat edeceksin, Elhamdülillah ki namazımıza karışan eden yok” ifadelerini kullandı.
VELİYYÜL'EM'İN İZNİ
“Cemaatle namaz, cuma namazı bunlar toplu kılınması faziletli hatta cuma farz-ı ayındır. Ancak istisnai hallerde mesela seferilikte, esarette, hastalıkta ve zaruret hallerinde bu namazları cemaatle kılmayı Allah üzerimizden kaldırıyor. Veliyyül’emr’in izni şartı mesela cuma namazında fıkıh kitaplarında vardır. Yani cuma namazı en üst yetkilinin izniyle kılınır. Yani diyanet işleri başkanı bu konuda yetkilidir. Onun verdiği fetvaya uyduğumuz zaman biz dinimizi daha doğru yaşamış oluruz. Başkasına zarar vermek ibadetimizin bütün sevabını götürdüğü gibi bizi günaha sokar. Burada Diyanet İşleri Başkanlığımızın açıkladığı evlerde kılınması kuralına uymamız lazım bu dinimizin de emridir.”
Döngeloğlu, bu süreçte ev halkına büyük görevler düştüğüne dikkat çekerek, “Cuma namazını camide kılacağım demek kurallara uymamaktır. Bu salgını atlatana, bilim adamları bu konuda ilaçların tedavisini bulanan kadar biz kuralara uyup namazlarımızı evlerde kılmalıyız ben de öyle yapıyorum” dedi.
BÜYÜK VEBAL VE KUL HAKKI İHLALİ
BİZE DÜŞEN BU TAVSİYEYE UYMAK
“Sağlığım yerinde olursa oruç tutarım ve bu ibadetten mutluluk duyarım. Eğer sağlığım iyi değilse, fidye veririm ve tıpkı oruç tutuyor gibi ondan da mutluluk duyarım. Cuma namazı elbette farzı olan ibadettir. Fakat sağlığım müsait değilse, beni tehdit eden bir durum bulaşıcı hastalık söz konusu ise veya ben başkasına zarar verecek durumdaysam o yüzden cemaate gitmem. Cuma namazını kılmamayı mubah kılan hallerden birisi de budur. Hastalığın söz konusu olduğu zaman cuma namazını kılmamak öğle namazını kılmak gerekir. Başkanlığımız da bunu dedi ve doğrudur. Bize düşen bu tavsiyeye uymaktır.”
SAĞLIK OLMADAN İBADET OLMAZ
“Özellikle cuma namazında maksat insanların birbirinin derdiyle dertlenmesi, toplumun önemli gördüğü konularda mesaj verilmesi ve Allah’a hamd edilmesidir. Cuma hutbesi de bu anlamda hazırlanır. Fakat canı kurtarmak her şeyin önünde gelir.” Bugünlerde camilerde yangın varmış gibi kabul etmek gerektiğini ifade eden Karataş, “Yangın anında bir mabedin içinde siz namaz kılacağım açın burayı demeniz doğru değil. Önce o yangını söndürmek lazım bunun gibi bu virüsle mücadele etmemiz lazım. Topluma yayılacak ve başkasının hastalığına neden olacaksa günaha girmiş olursunuz. Testler şunu gösteriyor ki insanlardan insanlara fark etmeden de bulaşabiliyor. Bir Müslüman başkasının hastalığına bir başkasının ölümüne sebebiyet verebilecek bir olayın içerisine girmez” dedi. Karataş, Peygamberimiz’i örnek gösterdi ve ekledi: “Resulullah Efendimiz çok yağmurlu ve aşırı sıcak günlerde camilere gelmeyin, namaz evlerinizdedir diye ilan etti. Hatta bir olay daha var. Kendisine gelen bir kişiyi bulaşıcı bir hastalıktan dolayı geri göndermiştir. Burada esas olan insanın ve toplumun sağlığının korunmasıdır.”
NAMAZLA MİRACIN BÜTÜNLEŞTİĞİ GECE
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, “Miraç, bize Allah’ın katından birtakım hediye ve atiyelerin getirildiği ve hayatımızda önemli değişikliklere vesile olan mühim bir gecedir” dedi. Yılmaz, bu akşam idrak edilecek Miraç Kandili’nin Müslümanlar için önemli olduğunu söyledi. Recep ayının 27. gününün Miraç Kandili’ne denk geldiğini belirten Yılmaz, miracın Kur’an-ı Kerim’de adı anılan ve işaret edilen bir gece olduğunu vurguladı.
Yılmaz, İsra suresinin ilk ayetlerinde miraç olayının geçtiğini dile getirerek, “Önceleri Efendimiz gece namazları kılardı ama namazın bütün ümmete 5 vakit farz kılınması bu gecenin bereketidir. Bu gecede namazla miraç bütünleşmiştir. Miraç hadisesi bize birtakım hediye ve atiyelerin Allah’ın katından getirildiği ve bizim hayatımızda önemli değişikliklere vesile olan mühim bir gecedir” dedi. Yılmaz, Miraç Kandili gecesinde Müslümanların kaza namazları varsa onları kılmalarını gerektiğinin altını çizerek, “Kandil gecesinde nafile ve teheccüd namazı kılınmalı. İnsanlar bu gecede bol bol dua edip günahlarına af dilesinler. Kandil gününü de oruçlu geçirsinler” değerlendirmesinde bulundu.