Güç savaşını kim kazanacak? Öcalan’ı canlı canlı gömdüler!
Yeni Şafak yazarı Hasan Öztürk, HDP ve PKK içindeki güç mücadelesini anlatarak, "İmralı’daki ele başına kafa tutan Edirne’deki eski eş başkanın, girdiği angajman, yeni gelişmelere gebe." açıklamasında bulundu.
ABONE OLYeni Şafak yazarı Hasan Öztürk bugünkü, "Öcalan’ı İmralı’ya diri diri kaç kez gömdüler" başlıklı yazısında, HDP ve PKK içindeki güç mücadelesini anlatarak, "İmralı’daki ele başına kafa tutan Edirne’deki eski eş başkanın, girdiği angajman, yeni gelişmelere gebe." açıklamasında bulundu.
Hasan Öztürk'ün köşe yazısı şöyle:
Bu köşede defalarca dile getirdiğimiz bir gerçek, bugün bir kez daha gündemimizde. Hatırlayanlar olacaktır muhakkak, “Çözüm süreci” masasının PKK tarafından tekmelendiği günlerde dillendirdiğimiz ve defalarca bu köşeye taşıdığımız iddiamız şuydu:
“Kandil ve HDP, PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ı İmralı’ya diri diri gömdü!”
İddiamızın birçok ispatı var. Ama önce bugünkü durumu özetleyelim.
HDP’ye yönelik kapatma davası parti içinde ve PKK’da tartışma konusu.
Geçtiğimiz günlerde Ayhan Bilgen’in partiden ayrılırken yaptığı eleştiriler sadece ona ait değil, parti içinde epeyce destekçisi var.
Öte yandan HDP milletvekili Semra Güzel’in terörist sözlüsüyle PKK kampındaki görüntüsü ortaya çıktı. HDP’nin kapatma davası yeniden hatırlandı. Ve HDP’lilere yönelik dokunulmazlık dosyaları Semra Güzel başta olmak üzere Meclis gündemine yeniden geldi.
Tam da böyle bir ortamda Cumhurbaşkanı Erdoğan son grup toplantısında terör örgütü elebaşı ile eski eş başkan arasındaki güç mücadelesine atıf yaptı.
O zaman size kısaca HDP ve PKK’nın Öcalan’ı İmralı’ya diri diri gömdüğünün kısa tarihçesini hatırlatayım.
İMRALI İLE EDİRNE ARASINDAKİ GÜÇ MÜCADELESİNİN KISA TARİHÇESİ
1 Aralık 2015’te PKK terör örgütünün İran’a yakınlığıyla bilinen elebaşlarından Cemil Bayık konuştu ve HDP’nin 1 Kasım 2015’te Meclis’e girmesinin arkasındaki gücün PKK olduğunu söyledi.
O gün Bayık, başka bir şey daha söyledi. Ne HDP’nin ne de İmralı’daki PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın “çekilin” kararı veremeyeceğini de...
Bayık’ın 2015’teki bu açıklaması “Önder” dedikleri Abdullah Öcalan’ı İmralı’ya canlı canlı gömdüklerinin deliliydi.
17 Mayıs 2019’da yazdığımız, “Kandil Öcalan’ı bir kez daha İmralı’ya gömmek istedi” başlıklı yazının sonunda “Önümüzdeki günlerde Kandil, İmralı, HDP arasındaki mücadelenin şiddetleneceğini tahmin ediyoruz” tespitinde bulunmuştuk.
Yanılmadığımız 2019 Haziran’ında “mektup krizi” ile ortaya çıktı. İmralı’da Öcalan ile görüşen bir akademisyen kamuoyu ile bir mektup paylaştı. Mektuba cevap, Edirne’den geldi! Edirne’de tutuklu eski eş başkan Demirtaş’ın iradesi, HDP seçmeninde PKK elebaşı Öcalan’ın önüne geçmiş oldu. Bir kez daha ama bu kez HDP tarafından Öcalan, İmralı’ya diri diri gömüldü.
“ONURSAL BAŞKAN” DEYİP KENARA ATTILAR
Her defasında, terör örgütü üzerindeki otoritesini göstermek için “muhatap alınmak isteyen” Öcalan’ı, “Onursal Başkan”, “İradesi elinden alınmış, özgür düşünemeyen tutsak” gibi ifadelerle boşa çıkarmak için hem Kandil hem HDP sözcüleri büyük çaba sarf etti.
Yine bu köşeyi takip edenler şu anda tutuklu yargılanan Osman Kavala’nın, Öcalan’a selam gönderip “görev tanımı yaptığını” da hatırlayacaktır.
31.03.2016’da yazdığımız yazıdan şu kadarını nakledelim yetsin:
“28 Şubat 2013 tarihli Milliyet gazetesinin İmralı Zabıtları başlıklı manşet haberinden bir alıntı yapalım:
‘Sırrı (HDP’li Sırrı Süreyya Önder): Başkanım (Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan) her şeyi konuştuk. Bir de başkanlık meselesi var. Kamuoyu bu konuda çok hassas. Osman Kavala’nın size selamları var. Totaliter bir yapıya dönüşmesinden endişe ediyorlar.
Öcalan: Başkanlık sistemi düşünülebilir.(…)”
İmralı Zabıtlarının Milliyet gazetesi üzerinden sızdırılması daha sonraki süreçte “Çözüm süreci”nin akıbetini belirledi. Dahası, Demirtaş’ın dilinde, “Seni başkan yaptırmayacağız” sloganına dönüştü.
Kavala gibi isimler Öcalan’ı, Demirtaş eliyle bir kez daha İmralı’ya diri diri gömdüler.
PKK TERÖR ÖRGÜTÜ, ELEBAŞI ÖCALAN’I SANSÜRLEMİŞTİ
PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın bazı konularda HDP yönetimi ve Kandil’den ayrıldığını biliyoruz. Mesela 2019 Mayıs’ında kamuoyu ile paylaşılan mektupta “Suriye’nin kuzeyine ilişkin” perspektifte HDP ve HDP’ye nüfuz edenlerle, İmralı arasında çok büyük farklılık olduğu görüldü.
Öcalan’ın fikirlerinin bize göre yanlış pek çok yönü var. Hele ki Öcalan’ın bir bebek katili olduğu gerçeğini hiçbir zaman ıskalamıyoruz.
Bir başka gerçeği de ıskalamıyoruz. O da Öcalan ile HDP ve Kandil arasındaki güç mücadelesinin artık ayyuka çıkmış olması.
Aslında bu rekabetin bir jenerasyon savaşı olduğunu da söylemek gerekir.
Zira, 45 yaş altı terör örgütü üyesi ya da sempatizanın meseleye bakışı ile, 45 yaş üzeri olanların bakışı da farklı.
Yine 17 Mayıs 2019’taki yazıdan bir alıntı yapalım;
“Nizamettin Taş (PKK’dan ayrılmış eski üst düzey yönetici), Kürtçe yayın yapan bir televizyon kanalına konuştu. O konuşmada, Öcalan’ın avukatlarıyla görüşmesinin ayrıntılarının Kandil tarafından açıklanmamasının istendiğini öne sürdü. Taş, ‘PKK tarihinde ilk kez Kandil, Öcalan’ın İmralı’dan gönderdiği mesajlarının yayınlanmasını istemedi’ dedi.
Nizamettin Taş’ın “ilk kez” dediği olay bize göre birçok kez yaşandı. Hatta “Çözüm süreci” sabote edilirken de Kandil ve HDP, Öcalan’ı sürekli taca attı, boşa düşürdü.
EDİRNE’NİN ANGAJMANLARI, HDP VE PKK İÇİNDEKİ YENİ GELİŞMELERE GEBE
2019 İstanbul’da yenilenen seçimlerin hemen öncesinde, Öcalan’ın bir akademisyen eliyle gönderdiği mektup ortaya çıktı. Mektuptan daha önce haberdar olan HDP’nin eski eş başkanı Edirne’deki cezaevinden alelacele peş peşe tivitler atarak pozisyon aldı.
O gün yaşanan tablo, yine İmralı, Kandil ve Edirne arasındaki savaşın göstergesiydi!
Kendi aralarındaki güç savaşını kim kazanacak merak ediyoruz.
Çünkü, İmralı’daki ele başına kafa tutan Edirne’deki eski eş başkanın, girdiği angajman, yeni gelişmelere gebe.
Takipteyiz.