İBB'nin fonladığı fenomen hesaplara ne oldu? Balıkçı buluşmasında patladılar...

Medyaradar'ın 'derin' yazarı Keskin Kalem daha önce İBB'nin fonladığı fenomen hesapları yazmıştı. Keskin Kalem, Ekrem İmamoğlu yönetiminin trol fenomenleri fonlamasına tepki göstererek balıkçı restoranındaki buluşmayı değerlendirdi.

ABONE OL
GİRİŞ 29.01.2022 11:11 GÜNCELLEME 29.01.2022 11:11 GÜNCEL
İBB'nin fonladığı fenomen hesaplara ne oldu? Balıkçı buluşmasında patladılar...

Fonlanan hesapların balıkçı restoranındaki İmamoğlu ve büyükleçi buluşmasına ilişkin kamuoyunu yanılttığını ve bu hesapların yalanına çoğu muhalif gazetecinin de ortak olduğunu söyledi.

İşte Keskin Kalem'in yazısı: 

Şimdiiiii…

Gelin İmamoğlu’nun İstanbul karla boğuşurken İngiliz elçiyle Balıkçı Kahraman’da yemek yediğinin ortaya çıkmasının ardından oluşan tabloya bakalım.

O gün ne oldu?

Yemek yeme iddiaları dolaşıma girmiş…
Murat Ongun belli ki İsviçre’de tatilde…
İmamoğlu ağzını bile açmıyor.
Bu bir iftira diyen yok, evet doğrudur diyen de…

Fakat o da nesi?
İmamoğlu’dan çok İmamoğlu’cu pek çok hesap bir anda savunmaya geçiyor.
Aykırı.com isimli internet sitesi 'fotoğraf eski' diyor.
Bu hesaplar da başlıyorlar bilgiyi yaymaya…

İmamoğlu daha kendini savunmadan körü körüne savunan binlerce hesap ortalıkta…
Önceki yazımda belirttiğim gibi kimi gazeteci, kimi mekan işletmecisi, kimi sosyal medya fenomeni.
Artık kim olduklarını az çok anlamışsınızdır.

Ongun’un medya bütçesinden fonladığı bu ekip, Ongun tatildeyken, İmamoğlu adına tüm kamuoyunu yanılttılar.
Aklı başında olan bir sürü samimi muhalif gazeteci de bunların peşine takıldı.
Sonuç:
HÜSRAN.

Rezil Kabataş yalanıyla kıyaslanan bu vakanın yalan olduğuna öyle bir inandırılmıştı ki herkes…
‘Yahu bi durun’ diyen çıkmadı.

Yemeğe gidilir mi?
Gidilmez mi?
Bu etik midir?
Kendi fikirlerim var ama yeri değil şimdi söylemeyeceğim.
Fakat ezeli ve ebedi bir gazeteci olarak diyeceğim şey şu: Bu bir iletişim hezimetidir.

Büyük bir sırrı saklarmış gibi susmak,
insanları karanlıkta bırakmak,
trol hesapları devreye sokmak,
herkesi yanlış yönlendirmek…

Kusura bakmayın o çok eleştirdiğiniz hükümetin sosyal medya etki taktikleri bunlar.
İmamoğlu, Ongun ve iletişim ekipleri, bu skandalın daha küçüklerini daha önce yaşadı.
Ancak muhalif kesim kendilerine öyle bir kredi açmıştı ki, hepsini başlarından savuşturdular.

O skandalların üzerine yatılmasının özgüveni İmamoğlu-Ongun ekibini bu günlere getirdi.
Bu ülkede milyonlarca insan umudunu muhalefete bağlamış durumda…
Ben hep burada çuvaldızı kendimize batırıyorum, en sert eleştirileri kendi mahallemize yapıyorum.
Neden?
Bu gidişatla ne ülkeyi ne de medyayı yönetmeye talip olunamayacağını görüyorum da ondan!

Abuk subuk hesapları fonlayarak, saçma sapan algılar oluşturularak çıkılan yolda, İmamoğlu hem kendine hem de CHP’ye büyük darbe vurdu.
Geçmiş olsun.

Ayrıca bir danışmanın, belediye başkanından daha ön planda olduğu bir vakayı da ilk kez görüyorum.

İmamoğlu ortada yokken Ongun kanal kanal geziyor, açıklamalar yapıyor.
Bu yol, yol değildir.

Murat Ağırel’e çağrı…

Yoldaşlar, İmamoğlu meselesinde gazeteci sevgili Murat Ağırel’e ayrı bir başlık açmak istedim.
Malum, İmamoğlu’nun gerçekten o yemeği yediğini ortaya çıkaran ve bilgi kirliliğine son veren Ağırel’di.
Fakat her koşulda gazetecilik yapmasının bedeli ne oldu?
Eleştirildi.
Özellikle de İBB’nin fonladığı yerler tarafından.
Bunun başında da OdaTV geliyor.

Yok zamanı mı, yok yeri mi…
Tabii ki zamanı ve yeri.
Ağırel gazetecilik yaparak milyonlarca insanın amiyane tabirle keriz yerine koyulmasına mani olmuştur.
İyi de etmiştir.
Her türlü yalanla iktidar yoluna çıkmak, dipsiz bir kuyudur.

Ağırel’le ilgili daha önce de yazdım.
SBK konusunda.
Kendisi tutuklu işadamı Sezgin Baran Korkmaz’dan para alan gazetecilerin listesine ulaştığını söylemiş, hepsini açıklayacağım demişti.
Olmadı…
Eminim bir nedeni vardır.
Araya belki birileri girmiştir.
Ammaa ben çağrımı yineleyeyim:
LÜTFEN O LİSTEYİ AÇIKLAYIN DA HERKES KİMİN NE OLDUĞUNU GÖRSÜN.