Düşündüren görüntüler: Savaşta sıra, bizde yağma!
Ölümün kıyısında açlıkla boğuşan Ukraynalılar yemek ve market için sıra bekliyor. Türkiye'deki marketlerde ise vatandaşlar yeterli stok olduğu açıklanmasına rağmen teneke yağ için birbirini eziyor.
ABONE OLGünlerdir bütün Türkiye, Ukrayna-Rusya savaşını yakından takip ediyor. Oradaki zor şartlara, hayatta kalma mücadelesine ve ülkemizdeki duruma bakınca ortaya birbirine tamamen zıt iki farklı tablonun çıktığını görüyoruz.
Ukrayna’da savaş oluyor, hiçbir haberde milletin marketleri yağmalayıp un, yağ, şeker almak için birbirini ezdiği görünmüyor. Bir süre sonra tekrar açılan marketlere ikişer ikişer giriyor ve sadece ihtiyaçları kadar ürünü alıp çıkıyorlar. Üstelik marketlerin çoğu bombalanmasına rağmen...
Metrelerce uzayan kuyruklara var ama kimse diğerinin önüne geçmek için bin bir yola başvurmuyor. Yardım kuruluşlarının bedava hizmetlerine rağmen stokçuluk yapmak için ihtiyaç fazlasını alıp yedekleyen de yok. Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık’ın “Günlerce aç kalmış insanlar görüyoruz” sözlerine rağmen... ‘Açız açız’ sözleri yerine içinde bulundukları durumun farkındalar ve hepsi aynı acıyı çektiği için muazzam duruş sergiliyorlar. Savaştan kaçıp şehri terk etmelerine rağmen çift şeritli yolun kendilerine ayrılan dışında bir yolu kullanmıyorlar. Türkiye’de ise savaş yok ama bazı manzaralar utandıracak cinsten... Tarım Bakanlığı “Yeterli stok var” demesine rağmen Türkiye’nin farklı yerlerinden ilginç görüntüler geliyor. Üstelik sadece yağ değil birçok konuda da böyleyiz.
“DAĞLAR KADAR FARK VAR”
Savaşın içinden günlerdir haber yapan TGRT Dış Haberler Müdürü Tuna Öztunç bütün mesele ‘medeniyet’ diyerek özetliyor. Çatışmaların sürdüğü bir ortamda sorularımızı cevaplayan Öztunç “Günlerdir buradayım ve burada gördüğüm manzaralar ile Türkiye’den gelenler arasında dağlar kadar fark var. Bütün mesele medeniyet. Günlerdir tek bir market yağması görmedim. Burası önemli ihtiyaç fazlası tek bir şey alan yok. Market rafları çoğu yerde boş olmasına rağmen sabırla o kuyrukta bekliyorlar abartısız ifade ediyorum, iki üç saat olsa bile... Tek bir ürün, sonra da çıkıyorlar. Aynı manzarayı Türkiye’de düşünmek bile istemiyorum. Tren garında kadın ve çocuklar var ve müthiş dayanışma örneği sergiliyorlar. O tren gelir sırası gelen biner ve gider” dedi.