Bakan Soylu canlı yayında soruları yanıtladı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TVNET canlı yayınında gündeme dair merak edilen soruları yanıtladı.

ABONE OL
GİRİŞ 21.03.2022 23:39 GÜNCELLEME 22.03.2022 02:04 GÜNCEL
Bakan Soylu canlı yayında soruları yanıtladı

TVNET ekranlarında canlı yayınlanan Net Bakış Özel programının bu haftaki konuğu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu oldu. Bakan Soylu; Serhat İbrahimoğlu moderatörlüğünde Nedim Şener ve Mete Yarar'ın sorularını yanıtladı.

Bakan Soylu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"(İstanbul'da görev yapan polis memurunun Hakkari'deki aracında patlayıcı bulunması) Akşam saatlerinde Hakkari Emniyet Müdürümüz aradı. Yapay zeka yoluyla şüpheli bir aracı tespit ettiklerini söylediler. Onlar uyuşturucu nakli olduğunu düşünmüşler. Zulada 52 buçuk kilo patlayıcı bulunca şaşırıyorlar, kimliğe bakınca polis memuru olduğunu görüyorlar. Aktarım Kuzey Irak tarafından gelmiş, herhalde Şemdinli civarında arabayı bırakıyorlar. Polis memuru arabayı alıyor. Bu memuru biz 2019 yılında ihraç etmişiz, mahkeme kararıyla geri dönüyor. Sonra başka bir yere vermişiz, İstanbul'da bir yere geçmiş. Hedef İstanbul. 52 buçuk kilo patlayıcı büyük bir patlayıcı. Birçok aktarımla ilgili çeşitli tedbirlerimiz var ancak yeni yeni yöntemler görüyoruz.

"TÜRKİYE'NİN İÇ HUZURUNU SENDELETMEK İÇİN BİRÇOK SALDIRI BİÇİMİ KULLANILIYOR"

Neresi olduğunu sormayın ama PYD'nin bir karargâhında iki DEAŞ'lı kadına PYD'li komutan 'patlayıcıları Türkiye'ye getireceksiniz, getirirseniz elimizde tuttuğumuz kocanızı, çocuğunuzu serbest bırakırız' diyor. Yani Türkiye'nin iç huzurunu sendeletmek için birçok saldırı biçimi kullanılıyor.

"ARAÇTAKİ POLİS MEMURU OLDUĞU İÇİN ATLAYACAĞIMIZI SANDILAR"

(Polis memuru operasyon esnasında araçta mıydı?) Araçtaydı. Aracı birkaç gün önce kendisine tesvil ettirmiş. Aracın parasını kendisi vermemiş. Parayı patlayıcıyı araca yerleştiren adam vermiş. Aslında tezgah iyi kurulmuş. Polis memuru olduğu için bir vesileyle onu atlayabileceğimizi düşünmüşler ama arkadaşlarımız nitelikli bir çalışmayla bunu yakaladılar.

Yazılımcılarımız çok başarılı, ekibimiz çok tecrübeli. Bazen bizi hayretler içerisinde bırakıyorlar.

"BU YIL HAKKARİ'DEKİNE BENZER 15 EYLEM ENGELLEDİK"

('PKK Türkiye'de eylem yapmaktan vazgeçti' söylemi doğru mu yoksa artık potansiyelleri mi yok?) Bu yıl başından itibaren buna benzer 15 eylemi engelledik.

"SADECE PKK DEĞİL TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BASKILIYORUZ, TOPARLANAMIYORLAR"

PKK'yı takip ettiğimiz gibi DEAŞ'ı da adım adım takip ediyoruz. MİT'in bölge dışında da ciddi bir istihbarat ağı var. Türkiye için tehdit olan bütün terör örgütlerini izliyoruz. Onlara ciddi bir baskı oluştu ve toparlanamıyorlar. Bir kere sığınağını yok ettin mi toparlanmaları en az bir yıl. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımızın iradesi ve geliştirdiğimiz savunma sanayii ile sadece bu yıl içerisinde 15 eylemi engellemiş olduk."

"KUYTULCULAR DİNİ BİR GRUPTAN ÇOK SİYASİ KİMLİĞİ OLAN BİR GRUP"

(Furkan Vakfı destekçilerine polisin uyguladığı müdahale Alparslan Kuytul'un provokatif açıklamaları) Son 4-4 buçuk aydır bu grup sadece Adana'da 50'nin üzerinde eylem gerçekleştirmeye çalıştı. Neden? Şunun için, eylül-ekim gibi bunların içinde bulunan bir kişinin maddi kaynağı aktardığı öğreniyor, Kuytulcu 7 kişi bu kişiye işkence ediyor, olay yargıya taşınıyor sonrasında. 7 kişi tutuklanıyor. Başka bir yerde de bir doktoru mülk konusunda tehdit ediyorlar, emniyet tehdidi gerçekleştireni yakalıyor, bu kişi de tutuklanıyor. Bunlar da meselenin kime nasıl sirayet edeceğini bildiklerinden olayı terörize etmeye çalışıyorlar. Bunlar bir dini bir grup olmaktan ziyade siyasi kimliklerini öne çıkararak, bunun önüne daha farklı kimlikler inşa ederek bir motivasyon üzerinden yürüyorlar.

Ne zamanki 15 Temmuz sonrası terörle iltisaklı bir süreç başlatıldı. Yargı bunlar hakkında karar verdi ve terör dosyası olarak kabul etmedi. Biz yargının kararını başımızın üstüne koyduk. Ancak bu kimseye, bu ve başka irtibatlara devam etme hakkını vermiyor. Siz bir sokak yürüyüşü yapacaksanız, 2911'e göre bunun kanunu var. Gereğini yerine getirmezseniz polisin tedbir alma hakkı var. Sadece Adana'da son dört ayda 50'den fazla eylem yapmışlar biz buna 'eyvallah' demeyiz.

Bunlar sokağa çıkarlar ellerinde kamerayla, çocukları öne çıkarırlar, kadınları öne çıkarırlar, tükürürler, tahrik ederler, her türlü şeyi yaparlar. 'Polis bir eksiklik yapsa da çeksem' diye.

"POLİS MÜDAHALESİNİN SİLSİLESİ VARDIR"

Biz bu eylemleri engellemek için elimizden geleni yapıyoruz ancak bir silsile vardır. Nedir, önce fiziki durursunuz, sonra kalkanları kaldırırsınız, sonra TOMA'dan su sıkarsınız, jop en sondur. Bunu arkadaşlarımız daha önce oldukça hassas davrandılar ve silsileyi sağladılar.

"KARŞIMIZDA DIŞARIDAN TALİMAT ALAN BİR ŞAKLABAN VAR"

Alparslan Kuytul kökü dışarıda bir adamdır. Bir suç işletmiş bir suç daha işletmiş. 'Üzerime geliyorlar' demek için çabalıyor. Karşımızda hakikaten bir şaklaban ve başka yerlerden talimat alan biri var. Kendisine 'hoca' dedirtiyor. Siyasete giriyor, darbeyi meşru kılmaya çalışıyor, ByLock meselesine karışıyor, Cumhurbaşkanının kaleminin kırıldığını söylüyor ve 'yakında şerefini izzetini alacaklar' diyor. Bu kadar haysiyetsiz, bu kadar alçak bir değerlendirmeyle insan karşı karşıya bırakılır mı?

"ADANA'DAKİ OLAYI 28 ŞUBAT'A BENZETMEK 28 ŞUBAT'IN ASALETİNE HALEL GETİRİR"

Sosyal medyada bu son olayı 28 Şubat'a benzetenler var. Beni bağışlayın, bu doğru bir yaklaşım değil. 28 Şubat'taki yaklaşımın asaletine, insanların hakkını savunmasına halel getirir bu. Bu yaklaşıma izin vermeyiz."

"TAYYİP ERDOĞAN OLMASAYDI BU ÜLKE FETÖ'YE TESLİM OLURDU"

(FETÖ'nün güncel yapılanması sürüyor, bu mücadele ne zaman biter?) Eğer Türkiye FETÖ'yle bu mücadeleyi başlatmamış olsaydı Türkiye FETÖ'ye teslimdi. Bu ülke Tayyip Erdoğan'a hizmetlerinden dolayı, vizyonundan dolayı, liderliğinden dolayı, devrimciliğinden dolayı veya kimsenin anlamayıp onun bir vesileyle ısrar edip gerçekleştirdiği meselelerden dolayı şükran duyabilir. Ama bana göre en öndeki mesele bu. Tayyip Erdoğan Erdoğan olmasaydı adımın Süleyman olduğu gibi yazıyorum bu ülke FETÖ'ye teslim olurdu. Çünkü her yere girmiş ve sızmışlar.

Ben Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın FETÖ ile mücadele konusunda iradesinden bir milim saptığını görmedim, görmüyorum. Biz bu meseleyi hukukun içerisinde çözmeye çalışıyoruz. Türkiye'deki birçok bağını çökerttik.

"YURTDIŞINDA VAR OLDUKÇA FETÖ AYAĞA KALKABİLİR"

FETÖ tekrar ayağa kalkamaz mı? Almanya'da durdukça, ABD'de durdukça, Balkanlar'da okulları durdukça ve kollandıkça beni bağışlayın ama elbette ayağa kalkabilir. Çünkü onu kollayanlar yarın öbür gün bunu, ölüm halinde bile 'nasıl kullanırız' derdindeler.

Yurtdışında FETÖ'yü terör örgütü olarak görmek istemiyorlar. Biz FETÖ'ye sahip çıkan hiçbir ülkenin canını yakan bir unsuru ülkemizde barındırmadık. Onlar yapıyor. İngiltere, ülkesinde PKK'ya ofis kurdurdu.

"ADNAN OKTAR DAVASINDA HAKKIN YERİNİ BULACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"

Adnan Oktar operasyonu Türkiye'deki en kıymetli operasyonlarından biriydi. Ben bu konuda hakkın yerini bulacağını düşünüyorum. Dosya kapanmış değil.

"BİR DAHA HERHANGİ KALKIŞMA OLURSA DÜNYANIN UNUTAMAYACAĞI BİR SONUCU OLUR"

Ahdimiz var, Türkiye'de bir daha darbe kalkışması gibi bir şeyi gerçekleştirme şansına sahip olurlarsa dünyanın da şaşıp kalacağı, unutamayacağı bir sonuçla karşı karşıya kalırlar. Bu kapasitemiz ve inancımız var.

Batı bizden haz etmiyor. Renklerimiz uysa da haz etmiyor, değerlerimiz, inancımız farklı. Milletimiz de her şeyin farkında. Geçen bir anket olmuş yüzde 91 olası bir saldırıda NATO'nun bize destek olmayacağını düşünüyor.

"BİN TANE AMERİKA GELSE BURAYA TERÖR DEVLETİ KURAMAZ"

Biz başka bir milletiz. Amerika buraya terör devleti falan kuramaz. Bin tane Amerika gelse kuramaz. Bu millet kurdurmaz. Bunun bedelini kimse göze alamaz. Halep oradaysa arşın burada.

"BİZ SURİYE MESELESİNE NASIL BAKTIYSAK UKRAYNA'YA DA ÖYLE BAKTIK"

Ukrayna'da savaş başladığı günden bu yana Türkiye'ye 58 bin Ukraynalı geldi. Biz; Suriye, Arakan, Filistin, Yemen meselesine nasıl bakıyorsak Ukrayna'ya da aynı yaklaşımla baktık. Avrupa'nın nasıl bir yaklaşım ortaya koyduğu da bir vesile ile ortaya çıkmış oldu. Nasıl bir süreç yönettiklerini hep birlikte gördük. Akıllanırlar mı? Bu Batı hayatta akıllanmaz.

SURİYELİ MÜLTECİLER

Ülkemizde yaşayan Suriyelileri geri gönderme konusu konuşuluyor. Halep'teki, İdlib'deki durumu biliyorsunuz. Nasıl gönderelim geri? Geçen sene 6 kez İdlib'e gittim. Bazen gitmeden patlama oluyordu. Güvenli bir ortam oluşmadan kimseyi geri gönderemeyiz.

Güvenlik ve asayiş konusunda üç yıldır TÜİK verilerine göre halkın memnuniyeti konusunda birinci sırada. Bu kadar insan polis olmak isterken. Ne kadar çok disiplin sağlarsak o kadar başarılı olacağımızı düşünüyorum ve bundan da kolay kolay fedakarlık yapmıyorum. Benim korumalarım var mesela hepsi şark hizmetine gider.

Doğu ve Güneydoğu böyle rahatlamışken şark sürelerini düşürelim dedik. Şarka giden var gitmeyen var dengesizlik oluyor ve bu huzursuzluğu doğuruyor. Bu huzursuzluğu minimize edebilmek için düzenleme yaptık. Şehit ve gazi yakınlarıyla ilgili muğlaklık vardı, onu ortadan kaldırdık. Lehte olan tüm kararlar hemen yürürlüğe girecek. Bir tek bu bölge konusu tartışılıyor o da zaten 2024'te yürürlüğe girecek, daha çok zaman var, yeni bir formül olursa düzenleme olabilir.

3600 EK GÖSTERGE VE BEKÇİ ALIMI

3600 ek gösterge mayıs ayında netleşecek. 3-5 ay içerisinde biteceğini düşünüyorum. Bekçilerle ilgili 3 bin kadromuz çıktı. 250 de boş kadromuz var. 3 bin 250 kadroya önümüzdeki günlerde çıkacağız."